Son Dakika :
Deniz Baykal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Deniz Baykal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kılıçdaroğlu: Güçlü Bir Lider Çıkarsa Koltuğu Bırakırım

Gönderen: Unknown on 28 Şubat 2012 Salı | 17:58



Kemal Kılıçdaroğlu kurultay sonrası Habertürk'ün sorularını yanıtladı...

GALİP:


Tek galip vardır o da parti içi demokrasidir. Bu başarı bana ait değil, örgüte aittir. Örgüt son derece tutarlı, kararlı bir politika izlemiştir. Partiye demokrasiyi getiren örgütün kendisidir.

EKSEN:


CHP’nin ekse ni, kökleri, tarihi bellidir. CHP, halkın partisi olmak, halkın değererine saygı göstermek zorundadır. Sağa kayması diye bir sorun söz konusu değil.

YENİ YOL:

Biz “Her kes için CHP” diyorsak, o zaman geniş kitlelere ulaşmak, onları kucaklamak zorundayız. İnsanları tasnif ederek, ayırarak değil, herkesi kucaklayarak CHP’nin iktidar olmasının yolunu açmalıyız, ana hedefimiz budur. Geçmişteki dar siyasi kalıplardan da partiyi kurtarmak zorundayız.

YARIN YOK:

(Önder Sav “CHP’de ev sahibi biziz” dedi) CHP’nin ev sahi bi halktır. Yöneticileri, gelip geçicidir. Kurumsal yapı CHP’dir, hepimiz gelip geçiciyiz. Önemli olan kendi ideolojisini sürekli yenileyerek, geliştirerek, dünyaya bakışını sürekli yenileyerek yola devam etmektir. Yarın daha güçlü bir genel başkan adayı çıkacaktır; ben koltuğu ona terk edeceğim. Başka gün başkası çıkacak, o da ona terk ede cek.

TEK ADAM:


“Kurultaylarla tek adam olduğunuzu ilan mı ettiniz?”

Hayır, ben tek adam değilim. Biz bir siyasal partiyiz, o siyasal parti içerisinde oturacağız, birlikte karar vereceğiz. Yeni tüzükle, daha katılımcı ve özgür bir yapılanmaya geçiyoruz. Kendi aramızda tartışacağız ama hiç bir zaman kendi için de tartışmalı olan bir parti görüntüsü vermeyeceğiz.

DİSİPLİN UYARISI:

Artık kendi içimizdeki tartışmaları bir tarafa bırakacağız. Türkiye’nin ciddi sorunları var, o sorunlara kilitleneceğiz. CHP’nin kendi içinde disiplini olacaktır.

‘Baykal kurultaylara gelse mutlu olurdum’

(Baykal’ın kurultaya gelmemesi) Baykal’ın iki kurultaya katılmasını çok arzu ederdim, ama gelmedi. Gelmesi beni mutlu ederdi.
Nisanda Arap Baharı’nın Ortadoğu ve Afrika’ya neler getirip götürdüğünü Türkiye’de tartışacağız. O ülkelerdeki sosyal demokrat ve sosyalist partilerin katılımıyla yapacağız bunu. Bu CHP’nin sağa kaydığını mı, yoksa CHP’nin evrensel sosyal demokrasinin kurallarını sadece Türkiye’ye değil, dünyaya yaymakta olduğunu mu gösterir? Bu toplantıya Nobel Barış Ödülü alanlar da katılacak. Bunu iktidar gerçekleştiremiyor, çünkü o kendi statükosunu düşünüyor. Ama biz Türkiye’yi, Ortadoğu’yu, dünyayı düşünüyoruz.

Baykal'dan Kılıçdaroğlu'na Sert Sözler



Baykal, CHP'nin 16 ve 17. olağanüstü kurultaylarına ilişkin TBMM'de gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Her iki kurultayın da hayırlı olmasını temenni eden Kılıçdaroğlu, yönetimdeki arkadaşlarına başarılar diledi.

Şimdi artık kurultayların arkada kaldığını ifade eden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Önümüzde yeni bir dönem var. Herkesin kurultayı artık kafasından çıkarması gerektiğine inanıyorum. Kurultayda yaşanan gerginlikleri, buna üzülen arkadaşlarımız unutsunlar. Kurultaydan yapay sevinç çıkarmaya çalışanlar, bunu fazla mıncıklamasınlar.

Önümüzde ciddi görevler var, bu görevlere hazırlanmalıyız. Herkesin, hepimizin görevi CHP'yi önümüzdeki dönemde daha başarılı noktaya taşımaktır. Bu konuda üzerimize düşen her görevi, sorumluluğu yerine getirmektir. Bu doğrultuda bir anlayışın, tüm partimizine egemen olacağını umut ediyorum. Ben elimden geldiğince bu anlayışın oturması için üzerime düşeni yapmaya çalışacağım. Bu kurultayları öyle düzenleyen, bu sonuçtan mutlu olan arkadaşlara, bunun hayırlı olmasını ifade ediyorum. Partimizin, önümüzdeki dönemde başarılı olması için herkesin artık geçmişi bırakıp, geleceğe yönelmesi gerektiğini düşünüyorum.''


Baykal'ın kurultaylardan sonraki sözleri



Eski CHP Genel Başkanı, Antalya Milletvekili Deniz Baykal, artık herkesin kurultayı kafasından çıkarması gerektiğini ifade ederek, ''Partimizin, önümüzdeki dönemde başarılı olması için herkesin artık geçmişi bırakıp, geleceğe yönelmesi gerekir'' dedi.Baykal, CHP'nin 16 ve 17. olağanüstü kurultaylarına ilişkin TBMM'de gazetecilerin sorularını yanıtladı.Her iki kurultayın da hayırlı olmasını temenni eden Baykal, yönetimdeki arkadaşlarına başarılar diledi. Şimdi artık kurultayların arkada kaldığını ifade eden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:''Önümüzde yeni bir dönem var. Herkesin kurultayı artık kafasından çıkarması gerektiğine inanıyorum. Kurultayda yaşanan gerginlikleri, buna üzülen arkadaşlarımız unutsunlar. Kurultaydan yapay sevinç çıkarmaya çalışanlar, bunu fazla mıncıklamasınlar. Önümüzde ciddi görevler var, bu görevlere hazırlanmalıyız. Herkesin, hepimizin görevi CHP'yi önümüzdeki dönemde daha başarılı noktaya taşımaktır. Bu konuda üzerimize düşen her görevi, sorumluluğu yerine getirmektir. Bu doğrultuda bir anlayışın, tüm partimizine egemen olacağını umut ediyorum. Ben elimden geldiğince bu anlayışın oturması için üzerime düşeni yapmaya çalışacağım. Bu kurultayları öyle düzenleyen, bu sonuçtan mutlu olan arkadaşlara, bunun hayırlı olmasını ifade ediyorum. Partimizin, önümüzdeki dönemde başarılı olması için herkesin artık geçmişi bırakıp, geleceğe yönelmesi gerektiğini düşünüyorum.''AA

Yalçın Bayer: Legalleştiler



CHP kurultayı için bazı muhaliflerin söylediği gibi çok şey söylenebilir.

“Genel Merkez, görevini güçlü şekilde ortaya koyamıyor.”

“Kılıçdaroğlu, Aziz Yıldırım kadar diklenemiyor; CHP’liler de FB taraftarları kadar olamıyor.”

“Kurultay partisi olmaktan kurtulamıyoruz.”

“Kılıçdaroğlu ve yönetimi, partiyi büyütemiyor; gidişat iyi değil.”

Heyecanı zayıftı

Tüzükteki ‘padişah yetkileri’ kalktı mı?”

En ağır eleştiriyi eski milletvekili Sabri Ergül yaptı. Ergül, 2008’de Baykal’ın yaptığı tüzük değişikliğine karşı çıkmış; 17 ay süreyle değişen tüzük devreye sokulamamıştı. Bu kurultayda da söz alarak, tüzüğün, muhalefetin isteğine karşın bazı maddelerinin değiştirildiğini, ama Genel Başkan ve MYK’nın, eski ‘ağırlığının’ araya serpiştirildiğini ve aynı yetkilerin süreceği görüşünde olduğunu söyleyen Ergül, “Bir tek genel merkezden örgütlere gönderilecek para oranı değişti. ‘Demokrasi Şöleni’ yaftası ile bu ayıp örtülemez” dedi. Son seçimde ‘merkez yoklaması’ ile 3. sıraya konularak yeniden Meclis’e giren İsa Gök’ün, gerekli çoğunluğun olması yolundaki ısrarı ve buna karşılık kendisinin yaka paça salondan dışarı çıkartılması hiç ‘demokratik’ değildi.

Kurultayla ilgili ‘nitelikli çoğunluk’ konusu ve hazirun cetvelindeki imzaların ‘atılış’ biçimi CHP’nin başını ciddi şekilde ağrıtacak gibi gözüküyor.Önder Sav’ın yönlendirdiği bazı imzacıların yaptıkları hukuki girişimler, kurultayı iptal ettirebilir mi? Henüz erken ama hafta içinde yapılabilecek itirazlar bunu gösterecek. Nihayette Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kararını verecek.

Kurultaydan bazı satır başları verirsek...

Kılıçdaroğlu’nun konuşması içerikliydi ama son iki Meclis grup konuşmasının ise gerisindeydi. Genel Başkan’ın heyecanı yoktu. Konuşmasında ‘demokrasi’ sözcüğünü ağırlıklı olarak kullandı. Parti içi sorunlara girmedi. ‘Postmodern diktatörlük’ vurgusu iktidara karşı en ağır eleştiriydi.

Muhalifler daha önce duyurmalarına karşın Anıtkabir’e gitmediler. Baykal, Sav gibi kurultaya gitmeyerek iddiasını bir anlamda sonlandırdı yorumları yapıldı. Demek ki, istenen tavizler yeterince verilmediği için ‘pazarlıklar’dan bir sonuç alınamadı. Unutulmaması gereken bir gerçek de antidemokratik olduğu için değiştirilen tüzüğün, Baykal ve Sav’ın eseri olduğudur. O gün antidemoktarik tüzüğe evet diyenlerin, dün de değiştirilmesi için oy kullanması siyasetin bir cilvesi olsa gerek.

Revizyon olabilir

Sonuçta Kılıçdaroğlu’nu güçlendiren bir kurultay yaşandı denilebilir. Değişim ve dönüşüm ile ‘yeni CHP’ legalleşti. Evet tüzük sorunu bir şekilde sona erdirildi. Bunun da siyasi sonuçları olması gerekir; bu da çeşitli organlarda ‘revizyonu’ gündeme getirebilir.

Mustafa Mutlu: Kılıçdaroğlu Kazandı Baykal Kaybetti



CHP’nin dünkü kurultayı, Kemal Kılıçdaroğlu’nun gücünü ve partideki egemenliğini biraz daha artırdı.

Bunda en çok payda; hiç kuşkusuz, üç kez özel olarak davet edilmesine karşın kurultaya gelmeyen önceki Genel Başkan ve bugünün Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ındı...

***

Ne yalan söyleyeyim; ben muhalif milletvekili İsa Gök’ün fazla bireysel görünen ve biraz da şov kokan itirazlarına, Önder Sav ekibinin kurultaya gelmeyerek Anıtkabir’e gitmesine, sonra da bir otelde basının karşısına çıkmasına çok da fazla takılmadım.

Bu “muhalif hareket”in CHP’yi böleceğine ise; özellikle dünkü kurultayı izledikten sonra kesinlikle ihtimal bile vermiyorum.

Çünkü Önder Sav’ın da dün bizzat açıkladığı gibi, bu ekibin, bir kapıdan kovulsalar bile öbür kapıdan tekrar CHP’ye gireceklerini biliyorum...

Benim en çok dikkatimi çeken şey, CHP’nin yıllarca Genel Başkanı olan Deniz Baykal’ın vefasızlığı ve sorumsuzluğu oldu.

Zaten kurultayın başından sonuna kadar salonda en çok konuşulan konu da, Baykal’ın gelip gelmeyeceğiydi.

Bu konu; yapılan tüzük değişikliğiyle getirilen yeni düzenlemelerin bile önüne geçti.

***

Baykal bana göre, sırf Kemal Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarının yanında görünmemek için salona gelmeyerek, CHP kurultayına saygısızlık etti...

Başına kaset felaketi geldiğinde bile son dakikaya kadar ağzının içine bakan, hatta evinin önünde çadır kurup direnen delegeleri üzdü.

Ondan beklenen, kesinlikle bu kurultaya katılması ve eğer gerek duyuyorsa kürsüye çıkıp parti yönetiminin hatalarını tek tek sıralamasıydı.

Çünkü onun gibi deneyimli bir eski Genel Başkan’a bu yakışırdı.

***

Hava almak için dışarı çıktığımda kendimi bir delege grubunun içinde buldum... İçlerinden birinin, Deniz Baykal’ın gıyabında ve ona hitaben söylediği sözleri aktarmayı görev biliyorum:

“Kardeşim madem kurultaya bile gelmeyecek kadar nefret ediyorsun bu yönetimden, madem bu kadar kin dolusun; o zaman daha sekiz ay önce neden milletvekili olmayı kabul ettin? Aynı insanlar vekillik teklif edince havada atlayacaksın, iş kurultaya gelmeye ve partiye katkıda bulunmaya gelince sıvışacaksın... Olmadı Sayın Genel Başkanım, olmadı! Biz sizi büyük hedeflerin adamı olarak tanımıştık ama siz küçük oyunların adamı çıktınız...”

***

Kısacası, dünün “görünmez kahramanı” Deniz Baykal’dı...

Kurultaya katılmayarak, kendisine gönül veren ve hâlâ “Acaba döner mi” umuduyla bekleyen delegelerin gözünden bile düştü...

*****

Günün Sorusu

Kemal Kılıçdaroğlu, kurultayda yaptığı konuşmada, “Gelin özel yetkili mahkemeleri kaldıralım. Gelin infaza dönüşen tutukluluk sürelerini kısaltalım. Gelin faili meçhul cinayetlerde zaman aşımını kaldıralım. Gelin 12 Eylül yasalarındaki tüm antidemokratik düzenlemeleri ve YÖK Yasası’nı değiştirelim. Gelin seçim barajlarını kaldıralım. Gelin Toplantı ve Gösteri Yasası’ndaki antidemokratik hükümleri düzeltelim. Gelin militanlaşan yargıya son verelim ve vicdanı olan bir yargı yaratalım. Gelin özel yaşamı koruyalım” diyerek iktidar ve muhalefet partilerine çağrıda bulundu... Sorum size:

Size göre Başbakan Erdoğan bu çağrıya nasıl bir yanıt verir?

Kurultaylar bitti atışma bitmedi



CHP tüzük değişikliği gündem maddesiyle yaptığı iki olağanüstü kurultayı geride bıraktı. Ancak kurultaylar sona ermiş olmasına rağmen parti içi muhalefet ve genel merkez çevresi karşılıklı açıklamalarına devam ediyor.

Parti içi muhalefetin önemli isimlerinden ve kurultayların öne çıkan ismi olan İsa Gök, değiştirilmesini teklif ettikleri tüzük maddeleri üzerinde söz hakkı verilmemesini eleştirerek, ''Bu, kınanacak bir durumdur. Bu, yeni CHP mantığının, hukukun bittiğinin ispatıdır'' dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ise partinin asıl sahiplerinin delegeler olduğunu belirtti ve sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu iki gündür arkadaşlarımızın vermiş olduğu karara hepimiz saygılı olacağız'' 

DENİZ BAYKAL: "HAYIRLI OLSUN DİYORUM"

CHP'nin eski Genel Başkanı Deniz Baykal, dün ve bugün gerçekleştirilen iki olağanüstü kurultay hakkında gazetecilere kısa bir açıklamada bulundu. İki kurultaya da katılmayan Baykal, "Değerlendirmede bulunmak istemiyorum, sadece hayırlı olsun diyorum" dedi.

İSA GÖK: "YENİ CHP MANTIĞININ HUKUKUN BİTTİĞİNİN GÖSTERGESİ

"Muhalif kanattan Mersin milletvekili İsa Gök, kurultay çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, değiştirilmesi öngörülen tüzük maddeleri üzerinde görüşme yapılmasının kabul edilmediğini belirterek, ''Çok basit bir soru Mecliste hükümet kanun tasarısı getirirken veya birileri kanun teklifi verirken her maddede kimlerin nasıl konuşacağı yazılır mı, bu nerede görülmüştür?'' diye sordu.''Yönetim maddeler üzerinde konuşulmaktan o denli korkuyor ki yerel seçimlerde ön seçim isteyen maddemizi konuşmuyor'' diyen Gök, şöyle devam etti: ''Çünkü Genel Merkez, yerel seçimlerde ön seçim istemiyor. Maddelerde demokrasi beyanında bulunacağız, demokrasiyi getiren maddeler bu maddeler, 'o maddeleri biz değiştirdik, demokrasiyi biz getiriyoruz' dediklerinin yalanını ortaya çıkaracağız. Olağanüstü Tüzük Kurultayı'nın gündemini isteyenler belirler. Diğer kurultayda genel merkez belirledi. Gündem böyle yazılır, her madde için şu kadar kişi konuşacağı, onun için her madde için de şu kadar kişi konuşacak, yeterlilik önergesi bundan önce verilemez, bunlar yönetmelikte yazıyor. Konuşmaların serbest olacağını yönetmelik beliriyor ama Genel Merkez ve Adnan Keskin başkanlığındaki Divan, o maddelerde konuşulmasından ürktüler. 'Maddelerde gerçek sorun, gerçek demokrasinin ne olduğunu gösteririz' diye maddelerde dahi konuşturmadılar. Bu kınanacak bir durumdur. Bu, yeni CHP mantığının, hukukun bittiğinin ispatıdır.

''GÜRSEL TEKİN: "ÖZ CHP BİZİZ ÖZ CHP DELEGEDİR"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, 17. Olağanüstü Kurultayı'nın yapıldığı salondan ayrılışında gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı. Tekin, dün ve bugün gerçekleştirilen olağanüstü kurultaylara ilişkin değerlendirmesinde, ''Sadece bize değil, aynı zamanda CHP camiasına ve Türkiye'ye hayırlı olsun. Bu tüzük kurultayı, sadece CHP için yapılmış değil aynı zamanda bütün siyasi partilerin örnek alıp, parti içi demokrasiyi işletmesi gerekiyor'' dedi. Yeni anayasa çalışmalarını hatırlatan Tekin, şöyle devam etti: ''Yeni bir anayasa hazırlayacağız. Yeni anayasa ne demektir? Daha demokratik, daha özgürlükçü bir ortam olacaktır. O zaman haklı olarak seçmen der ki: Kardeşim bana devasa bir anayasa diyorsunuz, kendi ufacık anayasanızı önce bir yapın. Şu anda dünyada parlamentolarda millet kendi vekilini kendisi seçer, ne yazık ki Türkiye'de parlamentoda milletvekillerinin neredeyse tamamı tayinli geliyor. Yani milletin kendi iradesi ile seçilen vekiller değil. Bu nerden kaynaklanıyor, 12 Eylül'de yapılan Siyasi Partiler Yasası'ndan kaynaklanıyor. '12 Eylül'ü, Evren'i yargılayacağım' diyenlere, Evren'i yargılamayı bırak kardeşim, eğer Evren'i yargılamak istiyorsanız, Evren'in yapmış olduğu bütün anti demokratik yasaları değiştirirsiniz. Başta Siyasi Partiler Yasası, yüzde 10 barajı... Bütün bunları kaldırdığınızda Evren'i de 12 Eylül'ü de yargılamış olursunuz. Bugün ki yapılan tüzük kurultayının da daha demokratik olabilmesi için Siyasi Partiler Yasası'nın mutlaka değişmesi gerekiyor, halen eksiklerimiz var. Çünkü o yasayı aşamıyorsunuz.''''Bugün bazı gazetelerde CHP'de ayrılmaların olabileceğinin yazıldığının'' anımsatılması üzerine ise Tekin, ''Öz CHP'de biziz, öz CHP delegedir. Bin 200 delegenin bin 31 tanesi buradaysa öz CHP burada'' değerlendirmesini yaptı. ''CHP'de tartışmalar bitti mi?'' yönündeki soru üzerine de Tekin, ''Kesinlikle bitmiştir. Yani tartışmaların, ayrışmaların kararını verebilecek en önemli irade, partinin delegesidir. Kurultay delegesi önemli mekanizmalardan seçile seçile geliyor. Partinin asıl sahipleri delegeler. Bu iki gündür arkadaşlarımızın vermiş olduğu karara hepimiz saygılı olacağız'' ifadelerini kullandı. 

BERHAN ŞİMŞEK: "SEÇİMLİ KURULTAYDA KILIÇDAROĞLU SEÇİMİ KAYBEDER"

CHP eski İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek, seçimli kurultayda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçimi kaybedeceğini öne sürdü. Tv8'de Erkan Tan'ın konuğu olan CHP eski İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek, CHP'de gerçekleşen kurultayla ilgili açıklama yaptı. Seçimli kurultayda Kılıçdaroğlu'nun seçimi kaybedeceğini öne süren Şimşek, seçimli kurultayda herhangi bir CHP'linin Kılıçdaroğlu'nu 'silip götüreceğini' öne sürdü. Şimşek, "Sözünün arkasında dur, hemen seçimli kurultay yapalım. Karşısına kim çıkarsa siler götürür. Seçim, yarışma işi değil mi? Parti Meclisi'ni yenileyelim, eğer seçilirsen hep beraber gelelim, bizde adettir. Aile büyüklerinin eli öpülür. Ben de senin elini öpeyim." diye konuştu."Kılıçdaroğlu ile olmadı, tutmadı" diyen Şimşek, şöyle devam etti: "Olmadı, tutmadı. Lider olmak, taşıyıcı olmak, Tayyip Erdoğan'ın karşısında ezilmeden, büzülmeden, bu ülkenin insanını doğru temsil etmek lazım. Olmadı, yol yakınken dönelim. İl başkanlığım döneminde 2 arkadaş, Kemal-Berhan olarak parlamentoda çalıştık. Beyefendiyi ben tanıyorum ama ben inanın arkadaşım Kemal'i arıyorum ve bulamıyorum. Bu bölünmeden bir parti çıkmasına müsaade etmeyiz. Ama bu beyefendi bize hadi gidin deyip, kağıtların üzerinde gönderirse onu bilemem."

Baykal'dan Kurultay Yorumu

Gönderen: Maykıl on 27 Şubat 2012 Pazartesi | 17:36



CHP’deki çifte kurultayın ardından konuşan Antalya milletvekili Deniz Baykal “Değerlendirme yapmak istemiyorum. Sadece hayırlı olsun diyorum” şeklinde konuştu.

Baykal iki kurultaya da katılmamış, kendisine yakın isimlerle değerlendirme toplantısı yapmıştı.

'Salonda 850 Delege Var'



 Eski Genel Başkanlardan Altan Övmen ve Hikmet Çetinkaya Kurultay'da... Ancak  Deniz Baykal'ın kurultay salonuna bu saat itibariyle gelmediği ve evde olduğu belirlendi.

Sinan Aygün'den Önder Sav'a İmalı Cevap



CHP'nin Tüzük Kurultayı'nın ardından tartışmalar devam ediyor. CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün, Önder Sav'ın kendisine yönelik "Sinan Aygün devrimci biz statükocuyuz öyle mi" sözlerine kurultayda cevap verdi. Aygün, Önder Sav'ın sözlerini eleştirdi ve "Bana 2007 de teklif getireneler de onlardı" diye konuştu..

Önder Sav'ın tartışma yaratan o sözleri

Muhaliflerin tüzük kongresine katılmaması, muhalif kanattan İsa Gök'ün yaptığı itirazın uzun süre görmezden gelinmesi ve Gök'ün zorla salondan çıkartılmasından sonra muhalif kanattan sert tepki geldi.

Ankara'daki bir otelde toplanan Önder Sav ve muhalif kanat bir açıklama yaptı. Sav açıklamada, sert ifadeler kullanırken olası bir partiçi ayrışmanın da sinyallerini verdi.

Kendisinin ve Deniz Baykal'ın "arkaik, statükocu" olarak adlandırıldığını belirten Sav, "Daha dün gelenler; dün, geçmişte sağ partilerde yönetici olanlar devrimci olacak biz arkaik, statükocu olacağız. Sinan Aygün, Bülent Kuşoğlu devrimci Önder Sav statükocu öyle mi? Yağma yok. Sel gider kum kalır. Biz evsahibiyiz" dedi.

Açıklamasında 'direniş' mesajları da veren ve mücadeleye devam edeceklerini belirten Önder Sav, sözlerini şöyle sürdürdü: "362 imza toplayıp kurultay çağrısı yapan arkadaşlarımızı ben CHP'nin kahramanları olarak görüyorum. Bugünkü kurultay imza verenler olmasaydı, imzalar verilmesiydi bu kurultay toplanacak mıydı? Bugünkü kurultayın temelinde imza veren arkadaşlarımızın emeğiyle toplandı.

Bizler ne yaptığımızın farkındayız. Asla ve kat'a CHP'de bir ayrışmaya, ötekileştirmeye izin vermeyiz. CHP genlerindeki direnişçilik hepimizin genlerinde vardır. Devrimci Mustafa Kemal gibi, "Dönen dönsün ben dönmezem yolundan" diyen Pir Sultan gibi direneceğiz."

"Benim hâlâ umudum var"



Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, bugünkü olağanüstü kurultayda tüzükte yapılması gerektiğini savunduğu iki konuyu dile getirirken, ''Yerel seçimlerle ilgili ön seçim düzenlemesi ve 80 kişilik Parti Meclisi'nin 60 kişiye indirilmesine yönelik maddenin yürürlük tarihinin önümüzdeki olağan kurultaya değil, 1 Mart'a alınması sağlanabilirse o özlenen kaynaşmanın ortaya çıkacağını net bir şekilde gördüm ve bu anlayışımı da Sayın Genel Başkan'a anlattım'' dedi.81 ilden Kılıçdaroğlu'na destekEski CHP Parti Meclisi ve Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Savcı Sayan'ın Rixos Otel'deki nikah törenine katılan Baykal, yapılacak olağanüstü kurultaya katılmak için Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'ndan bazı taleplerde bulunduğuna dair haberler yayımlandığı anımsatılarak, kurultaya katılma kararının belli olup olmadığının sorulması üzerine, Kılıçdaroğlu ile dün ve bugün telefon görüşmeleri yaptığını söyledi.Kılıçdaroğlu ile yaptığı telefon görüşmeleriyle, CHP'nin iki kurultay dolayısıyla içine sürüklendiği dağınıklıktan, ayrışmadan, çatışmadan, gerginlikten kurtulmasını sağlayacak çıkış yolunun bulunmasını hedeflediğini ifade eden Baykal, kendisini sorumlu hissettiğini ve ulaştığı sonuçları Kılıçdaroğlu ile paylaştığını aktardı. Olağanüstü kurultay için imza veren 362 kişinin gündeminde yer alan konuların kurultayda ele alınmasını ve yerel seçimlerde de ön seçim yönteminin uygulanmasını sağlayacak düzenleme yapılmasını isteyen Baykal, bu durumda kurultayda birlik beraberlik görüntüsünün Türkiye'ye yaşatılabileceğini vurguladı. Baykal, tüzüğe yerel seçimlerde de ön seçim yönteminin konulması halinde, her yerel yönetim için bu yolun uygulanacağı zorunluluğu olmayacağını dile getirerek, ''Gerektiği zaman merkez yoklaması da olur ama ilke olarak bu tercihi ortaya koymanın hiçbir sakıncası yok'' dedi. Genel Merkezin hazırladığı tüzük tasarısında PM üye sayısının 80'den 60'a indirilmesinin öngörüldüğünü anımsatan Baykal, yeni PM'nin yürürlüğünün ilk seçimli kurultaya bırakıldığını belirtti. Tüzük önerisinin de diğer düzenlemeler gibi 1 Mart'ta yürürlüğe girmesinin sağlanması halinde, partide gözüken kargaşanın çok rahatlıkla aşılabileceğine, partideki kargaşanın bir bütünleşmeye dönüşebileceğine inandığını vurgulayan Baykal, ''Yerel seçimlerle ilgili ön seçim düzenlemesi ve 80 kişilik Parti Meclisi'nin 60 kişiye indirilmesine yönelik maddenin yürürlük tarihinin önümüzdeki olağan kurultaya değil, 1 Mart'a alınması sağlanabilirse o özlenen kaynaşmanın ortaya çıkacağını net bir şekilde gördüm ve bu anlayışımı da Sayın Genel Başkan'a anlattım'' diye konuştu. Kılıçdaroğlu ile ilk görüşmesini dün akşam saat 19.00 sıralarında yaptığını bildiren Baykal, Kılıçdaroğlu'nun, Parti Meclisi düzenlemesiyle ilgili önerisinin ''hukuken mümkün olmadığını'' düşündüğünü ifade etti. Kılıçdaroğlu'nun bunu, 60 kişilik Parti Meclisi'nin pazartesi günkü kurultayda seçilmesinin talep edildiği şeklinde algıladığını belirten Baykal, ''Böyle bir algılama için hiçbir neden yok. Hiçbirimizin aklından böyle bir şey geçmez'' dedi. Deniz Baykal, bu taleplerin kabul görmemesinin partideki bütünleşmenin önünde engel olduğunu savunarak, şöyle konuştu: ''Bunun olamaması çok acı bir olaydır. Kaçırılmış büyük bir fırsattır ve tarihi bir sorumluluktur. Böyle bir fırsatın değerlendirilmesinin reddedilmesi, kimsenin altından kolayca kalkamayacağı sorumluluktur. Söz konusu olan nedir; yerel seçimlerde ön seçim yapılması ve bugünkü PM'de görev yapan arkadaşlarımın tüzük maddesi gereğince önümüzdeki dönemde çarşaf liste yöntemiyle seçilmeyi kabul etmesidir. Bundan daha doğal ne olabilir? Bugün CHP'de parti üst yönetimiyle örgütün duyarlılıkları, anlayışı, değerleri, ilkeleri arasında maalesef uyumdan çok gerilim var. Partinin rahatlaması bu gerilimin kaldırılmasıyla mümkün. Bu, partimizin yöneticilerine yürekten bir çağrıdır. Buna partimizin ve Türkiye'nin büyük ihtiyacı var. 'PM'yi orada sürdürmekte ısrar edeceğim' diye bu şansı kullanmamak tarihi vebali üstlenmektir.'' Baykal, önerilerini değerlendirme şansının hala devam ettiğini dile getirerek, ''Telefonlarım açık. Böyle bir imkanın bulunduğunu gördüğümüz anda her türlü çalışmayı yaparız ve kurultaya bu kaynaşma, bütünleşme manzarasıyla girmek imkanı vardır'' dedi. Deniz Baykal, bir gazetecinin, ''Aksi halde kurultaya gitmeyeceksiniz o zaman'' demesi üzerine, ''Ben şu ana kadar herhangi bir açıklama yapmadım. Şu anda da yapmıyorum. Bir umudu diri tutmaya çalışıyorum. Partinin sorumluluğunu taşıyan insanların üzerlerine düşen görevi en doğru şekilde yerine getireceklerini düşünmeyi tercih ediyorum'' ifadesini kullandı.Baykal, daha sonra Savcı Sayan'ın nikah törenine katıldı ve çiftin şahitliğini yaptı. Törene ayrıca BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, CHP'nin eski yöneticileri, siyasetçiler ve iş adamlarından oluşan davetliler katıldı. Sayan ile Gülşah Koyuncu'nun nikahını Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek kıydı.AA

Önder Sav'dan 'direniş' mesajı



CHP'de kurultay gerginliği devam ediyor. Muhaliflerin bugün yapılmakta olan tüzük kongresine katılmaması, muhalif kanattan İsa Gök'ün yaptığı itirazın uzun süre görmezden gelinmesi ve Gök'ün zorla salondan çıkartılmasından sonra muhalif kanattan sert tepki geldi.

Ankara'daki bir otelde toplanan Önder Sav ve muhalif kanat bir açıklama yaptı. Sav açıklamada, sert ifadeler kullanırken olası bir partiçi ayrışmanın da sinyallerini verdi.

Kendisinin ve Deniz Baykal'ın "arkaik, statükocu" olarak adlandırıldığını belirten Sav, "Daha dün gelenler; dün, geçmişte sağ partilerde yönetici olanlar devrimci olacak biz arkaik, statükocu olacağız. Sinan Aygün, Bülent Kuşoğlu devrimci Önder Sav statükocu öyle mi? Yağma yok. Sel gider kum kalır. Biz evsahibiyiz" dedi.

Açıklamasında 'direniş' mesajları da veren ve mücadeleye devam edeceklerini belirten Önder Sav, sözlerini şöyle sürdürdü: "362 imza toplayıp kurultay çağrısı yapan arkadaşlarımızı ben CHP'nin kahramanları olarak görüyorum. Bugünkü kurultay imza verenler olmasaydı, imzalar verilmesiydi bu kurultay toplanacak mıydı? Bugünkü kurultayın temelinde imza veren arkadaşlarımızın emeğiyle toplandı. Bizler ne yaptığımızın farkındayız. Asla ve kat'a CHP'de bir ayrışmaya, ötekileştirmeye izin vermeyiz. CHP genlerindeki direnişçilik hepimizin genlerinde vardır. Devrimci Mustafa Kemal gibi, "Dönen dönsün ben dönmezem yolundan" diyen Pir Sultan gibi direneceğiz."

MUHALİFLER YARINKİ KURULTAYA KATILACAK

Muhalif kanat yarın yapılcak olan ikinci kurultaya katılacağını açıkladı.

HUKUKİ SÜREÇ YAŞANACAK MI?

Önder Sav, toplantıda yaptığı açıklama sonrasında bugünkü kurultayda yaşananlara ilişkin değerlendirmede bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.Kurultaya başlanması için gerekli imza toplanamaması halinde bundan sonraki sürece ilişkin soru üzerine Sav, ''Gerekli imza toplanmadığı halde toplanmış gibi yapanlar, CHP tarihi karşısında boyunları daima eğik gezeceklerdir. Yaptıklarının hukuksuz olduğunu bilerek çocuklarına ileride ne diyeceklerinin hesabını düşüneceklerdir'' dedi. ''Hukuki bir süreç olacak mı?'' sorusu üzerine de Sav, ''Olabilir'' yanıtını verdi. Yaşanan süreçte Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile temasının olup olmadığı yönündeki soruya Sav, ''Sayın Baykal ile ne yüzyüze konuştum ne de telefonla konuştum. Hem Sayın Baykal'a hem de bana yakın arkadaşlar, zaman içinde birbirleriyle görüştüler. Bu evrede kimin hangi düşüncede olduğunu hepimiz biliyoruz'' diye konuştu.

"SEÇİMLİ KURULTAY İSTİYORSANIZ ONU DA YAPARIZ"

Sav, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ''seçimli kurultay istiyorsanız, onu da yaparız'' sözlerine yönelik değerlendirmesinin sorulması üzerine ''Sayın Kılıçdaroğlu'nun şimdiye kadarki sözlerine ve davranışlarına baktığımızda, bunu biraz şaka olarak alıyorum. İmzalar toplanmadan önce bununla ilgili bilgiler basında yaygınlaştı. 'İmzalar toplansın, hemen kurultayı toplarım' diyen Sayın Kılıçdaroğlu idi. Bunu gerçekleştirmeyen bir anlayış, bugün söylediği sözü gerçekleştireceği konusunda ben de bir güvence yok'' değerlendirmesinde bulundu.

İSA GÖK: "YETERLİ İMZA YOK"

CHP Mersin Milletvekili İsa Gök de hukukun üstünlüğünü savunan, hukuk devletini savunan CHP'nin önce parti içinde kendi hukukunu kurmak zorunda olduğunu belirtti. Gök, ''Gelin görün ki ben Parti Meclisi üyesi milletvekili olarak kurultay açılışındaki kanun dışılığı, hatayı söylemeye çalışıyorum, Genel Başkan dinlemiyor. Genel Başkan 583 imzayla kurultay açtı. Oysa kaç imza olması gerektiği kanunla belirlenmiş. '630 imzayı bulduk kurultayı açtık' diyorlar. Peki bu 630 imzayı nasıl buldunuz? Üstelik de kanun, 'tüzük değiştirecekseniz üçte iki imza zorunluluğu var' diyor. Kendi beyanlarına itibar etsek dahi 630 imza var, yeterli imza yok. Özrü kabahatlerinden büyük. Çoğunluk sağlanamadı'' dile konuştu.Kurultayda dilekçe vermek isterken kendisine saldırıda bulunulduğunu ifade eden Gök, ''CHP bu değil, CHP nezakettir, hukuktur, barıştır'' dedi.Toplantıya, partinin Mersin Milletvekili İsa Gök, Hakkı Süha Okay, Şahin Mengü, Berhan Şimşek ile bazı muhalif delegeler katıldı. Açıklamaların ardından Sav, toplantıya katılan delegelerle basına kapalı görüştü. AJANSLAR

CHP'nin yeni anayasası belli oldu



Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP), 16. Olağanüstü Kurultayı Ankara Arena Spor Salonu'nda yapıldı. Kurultayda yeni tüzük maddeleri tek tek okunup, üzerinde konuşmaların yapılmasının ardından kabul edildi. Böylece CHP tüzüğünün 47 maddesi değiştirilmiş oldu. Oylamanın ardından teşekkür konuşması yapan CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'' Bu değişiklik Türk demokrasi tarihi açısından bir dönüm noktasıdır'' dedi.

YENİ TÜZÜKTE NELER VAR?

CHP'nin 16. Olağanüstü Kurultayı'nda kabul edilen yeni tüzükle, 80 olan Parti Meclisi (PM) üye sayısı 60'a indi. Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üye sayısı ise 17 olarak belirlendi.

CHP'nin 47 maddede değişiklik getiren yeni tüzüğü, PM ve MYK'nın oluşumunu düzenleyen maddeler hariç, 1 Mart 2012'de, bu iki madde ise 34. olağan kurultayın toplandığı gün yürürlüğe girecek.Değiştirilen tüzüğe göre, CHP'nin ilkeleri ve değerleri, programda yer alan biçimiyle sayılarak yeniden düzenlendi.

İnsan hakları, kadın-erkek eşitliği, çoğulcu ve katılımcı demokrasi ilkeleriyle geliştirilen tüzüğün ''Amaç'' başlıklı üçüncü maddesi, ''Demokratik ve laik hukuk devleti, bireylerin hak ve özgürlükleri, kadın ve çocukların korunması, engelli haklarının gözetilmesinin'' yanı sıra aralarında ''Çevre ve hayvan hakları, teknolojik gelişmeye, yeniliğe ve değişime açık özgür ve eleştirel düşünceye sahip toplum bireylerinin yetiştirilmesi'' gibi konuların da tanımlanmasıyla oluşturuldu. ''Emperyalizmin önlenmesi için mücadele etmek'' de amaçlar arasında sayıldı.Parti üyelerinin görev ve hakları bölümündeki düzenleme ile parti üyelerinin bağlı oldukları ilçe başkanlıklarına yılda 12–120 lira arasında aidat verecekler. İlçe başkanlıkları, bu ödentinin yüzde 15'ini il başkanlığına aktaracak. Bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen üyeleri, parti içi seçme ve seçilme haklarını kullanamayacak. Tüzüğün üyelik başlıklı maddelerinde de düzenlemeye ve sadeleştirilmeye gidildi. Üyelik başvurularının kolaylaştırılması için internet üzerinden ön başvuru olanağı getirildi.Tüzükte ''Aday üyelik'' başlıklı 9. madde, ''üyelik başvurusunun askıya çıkarılması'' başlığı ile yeniden düzenlendi. Aday üyelikle ilgili düzenleme kaldırılırken, üyelik için yapılan başvurulara 15 günlük askı süresi içerisinde itiraz edilmediğinde başvuru sahibinin üye yazılması benimsendi.

CHP'de ilk raund...

KILIÇDAROĞLU KÜRSÜDE

İsa Gök'ün kürsü önündeki itirazları devam ederken CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu kürsüye geldi. Kılıçdaroğlu kürsüye geldiğinde hemen yanında kendisine seslenen İsa Gök'e cevap vermedi. Kürsü önündeki İsa Gök, onu korumaya çalışan polisler, gazeteciler ve kurultaya katılan CHP'liler büyük bir yoğunluk yarattılar. Bu esnada gerginlikler yaşandı.

Bu esnada CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Başbakan Kemal" sloganları eşliğinde kürsüye geldi ve konuşmasına başladı; "Bu kurultayda hiç kimsenin kurultayın huzurunu bozmaya ne hakkı ne de yetkisi yoktur. Tüzük dediler işte tüzük, seçim diyorsanız onu da yapacağız. Tek bir şeye inanıyorum başarının temel koşulu gücünü halktan almaktır.

Devrimciler, Kuvvayi Milliyeciler, halkçılar, sevgili CHP'liler sizleri selamlıyorum."

Bu arada İsa Gök, zorla kongre salonunda çıkartıldı. Delegelerin ve partililerin Gök çıkartılırken tepkisi oldu.

Kılıçdaroğlu, Gök kongreden çıkartıldıktan sonra konuşmasına devam etti;

"CHP'NİN DİKİLİ AĞACI YOKTUR" SÖZÜNE CEVAP

"Diyorlar ki CHP'nin bu ülkeye bir dikili ağacı yoktur. Bu ülkede ilk uçağı kim yaptı? Sen şimdi yapabiliryor musun? İlk denizaltıyı kim yaptı bu ülkede? 1940'da Osmanlı'nın borçları son kuruşuna kadar ödendi. Kim ödedi? CHP ödedi.

CHP 2. Dünya Savaşı'na girmedi, birilerinin dolduruşuna gelmedi. Kimsenin çocuğunu babasız bırakmadı. 22 Eylül 1947, Merkez Bankası'nın açıklaması, '176 ton kasamızda altın var' diyor. İşte CHP budur. CHP yabancılara el açmayan bir partidir.

CHP yolsuzluklara bulaşmadı, yolsuzluk yapanları Yüce Divan'a gönderdi.

"ÜLKEMİZ İÇİN DEMOKRASİ İSTİYORSAK ÖNCE KENDİ PARTİMİZDE DEMOKRASİ DEVRİMİ YAPACAĞIZ"

CHP'li olmak kolay birşey değildir, CHP'li olmak devrimci olmak demektir. Çağ değiştirecek kudrete sahip olmak demektir. İşte bu yüzden CHP'li olmak kolay değildir. Yani özetle CHP'li olmak demek Mustafa Kemal olmak demektir.

Şimdi özgürlüğün ve demokrasinin devrimini yapmak zorundayız. Bunun için de ilk önce CHP'den başlayacağız. CHP'nin tüzüğünü demokratik, özgürlükçü bir tüzük yapacağız. Demokrasiyi kendi içimizde yapacağız ki ülkemiz için de isteyelim. İşte bu yüzden bugün, bizim partimiz için de ülkemiz için de önemli bir gündür. Bu tüzük gelmiş geçmiş en demokratik tüzüktür.

"KADINLARA SESLENİYORUM, TOPLUMUN KILCALDAMARLARINA İNECEKSİNİZ"

Türkiye'deki bütün kadınlara sesleniyorum, doğudan batıya kuzeyden güneye... Size seçme ve seçilme hakkını veren CHP sizlerin evinizdir. Kapımız onlara sonuna kadar açıktır. Şimdi onlara bir hak daha getiriyoruz. Onların kotasını yükseltiyoruz. Bu kadın siyasetinde ikinci büyük adımdır. İlki seçme seçilme hakkıydı, bu da ikincisi olacak. Yüzden 33 kota... Ben kadınlara güveniyorum. Biz sizin için mücadele ediyoruz, kadınlar da edecekler, ben inanıyorum. Bu yüzden parlamentoya gelen 4+4+4 kesintili eğitim tasarısına karşı çıkacağız.

Bizim de kadınlardan beklentilerimiz var. Toplumun kılcaldamarlarına ineceksiniz. Kimseyi ötekileştirmeden, kılığına kıyafetine bakmadan CHP çatısı altına getireceksiniz, onlar da haklarını CHP'de arayacaklar.

Yeni CHP ne demek? İşte yeni CHP bu demek. Kadınlara, gençlere inanmak demek.

"CHP İKTİDARINDA YÖK'Ü DARMADAĞAN EDECEĞİZ"

Yargı siyasi otoritenin elinde. Bir yargıç, bir savcı AKP'nin beğenmediği bir karar alırsa sadece beş dakikada görevden alıyorlar. Bu nasıl demokrasi, konuşun diyorlar ama sadece benim gibi konuş, düşün ama sadece benim gibi düşün diyorlar.

Türkiye gerçeklerin insafsızca karartıldığı bir ülkedir. Gençler akıl almaz suçlamalarla cezaevinde tutuluyor. Bu gençler neyle suçlanıyorlar biliyor musunuz? Çantasında yumurta taşımak, 1 Mayıs'a katılmak, 8 Mart Emekçi Kadınlar gününe katılmak, YÖK'ü protesto etmek...

Halkın iktidarında, CHP iktidarında o YÖK'ü yıkacağız, darmadağan edeceğiz. Deniz Gezmiş'i anan gençlere ceza veriliyor. AKP gençleri düşman olarak görüyor, bunlar gençlerimizin arasına kin tohumu ekiyor. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük bölücüsü Recep Tayyip Erdğan'dır.

"GELİN ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELERİ BERABER KALDIRALIM"


Buradan çağrı yapıyorum, gelin beraber özel yetkili mahkemeleri kaldıralım. Türkiye'yi bir demokrasi ayıbından kurtaralım. Gelin faili meçhul cinayetlerde zaman aşımını kaldıralım. Gelin 12 Eylül yasalarını kaldıralım. Gelin milli iradenin Meclis' tam anlamıyla yansıması için seçim barajını kaldıralım.

20 yıl önce bugün çoluk çocuk demeden yüzlerde Azeri kardeşimiz katledildi. Buradan CHP'liler olarak kalbimiz Azeri kardeşlerimizle beraberiz. Hocalı'yı unutmadık unutturmayacağız."

İSA GÖK: "KONGRE İÇİN DELEGE SAYISI YETERLİ DEĞİL"

Muhalif kanattan Mersin milletvekili İsa Gök'ün kurultayın resmi olarak açılması öncesindeki itirazlarıyla beraber kongrede ve gerginlik yaşandı. Muhalif kanat ayrıca salona noter getirerek delegelerin imzalarını tespit ettirmek istedi. Kürsüye gelerek konuşma yapmak isteyen İsa Gök, diğer partililer tarafından engellendi, bu sırada arbede yaşandı ve Gök salon dışına çıkartıldı. Ancak Gök daha sonra tekrar salona döndü.

Kongrenin divan başkanlığına ise tek aday olarak gösterilen Adnan Keskin seçildi. Keskin'in divan başkanı seçilmesi sonrasında elindeki dilekçe dosyasıyla kürsü önüne gelen İsa Gök, bu dilekçeleri divana ulaştırmak istedi. Anca divan başkanı Keskin ve divan üyeleri uzun süre Gök'ün bu isteğini görmezden geldi.

Tam bu esnda kurultayda ilginç görüntüler de oluştu. Gök sesini duyurmaya çalışırken divan üyeleri onu görmezden gelerek başlarını çevirdiler. İsa Gök bu esnada çevresini saran basın mensuplarına elindeki dilekçenin 'Yeter sayı yok' dilkeçesi olduğunu ve kurultayın resmen başlayamayacağını belirtti.

Bunlar yaşanırken Gök'ün çevresinde sivil polisler de koruma barikatı oluşturdu. Bu arada kongrede "İsa dışarı" sloganları atıldı. İsa Gök ise basın mensuplarına "En demokratik hakkımı kullanarak dilekçemi vermek istiyorum böyle demokrasi olmaz" dedi. Divan kurulu uzun bir süre sonunda İsa Gök'ün itiraz delekçisini kabul etti.

KILIÇDAROĞLU KURULTAYA KATILDI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile beraber kongrenin yapıldığı spor salonuna giriş yaptı. Kılıçdaroğlu, salonaok yoğun bir kalabalık eşliğinde giriş yaptı. CHP lideri yanındaki kalabalıkla beraber delegeleri ve izleyicileri selamladı. Korumaları Kılıçdaroğlu'nu yoğun ilgiden korumaya çalışırken CHP lideri de delegeler ve izleyicileri selamladı, onlara el salladı. Kılıçdaroğlu'nun salona girişi sırasında yanında Genel Başkan Yardımcıları Gürsel Tekin ve Nihat Matkap da bulundu.

SALONDA KAÇ DELEGE VAR?

Kurultayın en çok merak edilen sorusu olan delege sayısı konusunda çok sayıda iddia spor salonunda dile getirildi. Muhalif kanada göre şu anda spor salonunda 200 civarında delege bulunuyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ise bugün kurultaya 850-900 civarında delegenin katılacağını iddia etti.

Kongreye katılan delege sayısı hakkında kesin sayıyı CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak verdi. Toprak, "Salonda 850 delege var" dedi. Kurultayın yapılabilmesi için 1247 delegenin 625'inin kongreye katılması gerekiyor.

ESKİ GENEL BAŞKANLAR KURULTAYDA, BAYKAL YOK

CHP'nin eski genel başkanları Altan Öymen, Hikmet Çetin ve Murat Karayalçın da kurultay salonundaki yerlerini aldılar. Ancak Deniz Baykal kurultaya katılmadı.

SALON PANKART VE POSTERLERLE SÜSLENDİ

Ankara Spor Salonunda, ''Büyük Demokrasi Şöleni'' başlığıyla yapılan kurultayda, salon, mavi, kırmızı ve beyaz renklerle süslendi. Sahneye Mustafa Kemal Atatürk ile Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun posterleri ile Türk bayrağı ve CHP flamaları asıldı. Sahneye iki yanında da dev ekranlar yer aldı.

Yunus Emre'nin, ''Biz kimseye kin tutmayız, kamu alem birdir bize'' sözünün yanı sıra ''Bunun adı Kemal, halkın iktidarını kuracağız'', ''Haklarını bil, demokrasiye güven'', ''burada sadece demokrasinin sesi duyulur'', ''Mustafa Kemal'den Denizlere, Denizlerden bizlere'' yazılı pankartlar asıldı.Tribünlerin olduğu bölümde, mavi zemin üzerinde ışıklı panolarda, sürekli değişen sloganlar yer aldı. Salonun orta bölümü ise tüzük komisyonu üyeleri ve basın mensupları için ayrıldı.Tribünde yer alan delegeler ve partililer, çalan türkülerle ellerindeki bayrakları ve Kılıçdaroğlu resmini sallayarak eşlik etti. Salonda Atatürk'ün Gençliğe Hitabe'si, salondakiler tarafından ayakta okundu. Kurultaya katılmak üzere 35 bin kişinin ana kapıdaki turnikelerden giriş yaptığı anons edildi.

BOMBA ARAMASI YAPILDI

Cumhuriyet Halk Partisi'nin 16. Olağanüstü Kurultayı'nın yapılacağı Ankara Arena Kapalı Spor Salonu'nda polis didik didik şüpheli paket ve bomba araması yaptı. Alınan bilgiye göre aramalara yaklaşık 200 polis katıldı. Kapalı spor salonunun bahçesi ile tuvaletinden salondaki sandalye ve masaların altına kadar büyük titizlikle yapılan aramalara bomba uzmanı köpeklerde katıldı. Polis göze çarpan her türlü paket ve çantayı gözden geçirirken, gecenin ilk saatlerinden itibaren salona gelmeye başlayan partililer ise aramalar bitene kadar salona alınmadı. Bu arada sabahın ilk saatlerinden itibaren kurultay boyunca da geniş güvenlik önlemlerinin alınacağı, salonun çevresinde 2 bin kadar polisin görev yapacağı öğrenildi. Partililerin salona girişleri de bir çok kapıdan olmak üzere polis kontrolünde olacak.Habertürk

Telefonlarım şu anda hâlâ açıktır

Gönderen: Maykıl on 26 Şubat 2012 Pazar | 07:55



Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Telefonlarım şu anda hâlâ açıktır. Bu tarihi fırsatı umarım kaçırmazlar. Benim hala umudum var." dedi.

CHP'li Savcı Sayan'ın Ankara Rixos Otel'deki düğününe katılan Deniz Baykal, girişte gazetecilere yaptığı açıklamada, parti yönetimini kastederek, "Telefonlarım şu anda hâlâ açıktır. Bu tarihi fırsatı umarım kaçırmazlar. Benim hâlâ umudum var." dedi.

Deniz Baykal: Telefonlarım Açık



 CHP'li Savcı Sayan'ın Ankara Rixos Otel'deki düğününe katılan Deniz Baykal, girişte gazetecilere yaptığı açıklamada, parti yönetimini kastederek, "Telefonlarım şu anda hala açıktır. Bu tarihi fırsatı umarım kaçırmazlar. Benim hala umudum var." dedi.

CHP Seçmeni Kimi İstiyor?

Gönderen: Maykıl on 24 Şubat 2012 Cuma | 05:31



CHP seçmeni 'yeni partinin' başında kimi görmek istiyor? ANDY-AR Sosyal Araştırmalar Merkezi; 14 il’de Bu Pazar seçim olsa, oy’unu CHP’ye veren seçmenler üzerinde bir araştırma yaptı.

CHP seçmeni yeni bir sosyal demokrat parti ihtiyacına yüzde 71.4 oranında evet derken, bu partinin başında en çok görmek istedikleri isim ise yüzde 35.8 ile Mustafa Sarıgül oldu. Yine aynı listede CHP'li siyasetçilerin yanısıra ünlü televizyoncu Uğur Dündar'ın da ismi yer alıyor.

İşte ankete katılanların gündemdeki sorulara ilişkin yanıtları...

Peki CHP dışında size göre Türkiye’de yeni bir sosyal demokrat partiye ihtiyaç var mıdır?


Evet: %71,4

Hayır: %16,2

Fikrim Yok: %12,4 •

Yeni bir sosyal demokrat parti kurulsa, başında kimi görmek istersiniz?

Mustafa Sarıgül: %35,8

Kemal Kılıçdaroğlu: %24,1

Deniz Baykal: %17,6

Gürsel Tekin:3,5

Muharrem İnce:1,8

Zeki Sezer:1,6

Altan Öymen:1,2

Uğur Dündar:1,0

Diğer:3,1

Fikrim Yok:10,3

Genel olarak düşündüğünüzde, eski Genel Başkan Deniz Baykal’dan sonra bugüne kadar Kemal Kılıçdaroğlu’nun daha başarılı olduğunu düşünüyor musunuz?

Evet: %32,5

Hayır: %40,7

Fikrim Yok:%26,8

Size göre şu anda CHP’nin Genel Başkan değişikliğine ihtiyacı var mı?

Evet: %51,8

Hayır: %23,5

Fikrim Yok: %24,7

Bu iki kurultaydan sizce, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu güçlenerek mi çıkar, yoksa zayıflayacak mıdır?

Kemal Kılıçdaroğlu güçlenir: %22,7

Kemal Kılıçdaroğlu gücünü kaybeder: %31,4

Fikrim Yok: %45,9 •


Deniz Baykal tüzük toplantısına katılmadı

Gönderen: Maykıl on 19 Şubat 2012 Pazar | 00:49

CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun, tüzük kurultayı öncesinde parti genel merkezinde milletvekilleriyle yaptığı toplantıya katılmadı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti genel merkezinde tüzük kurultayı öncesinde milletvekilleriyle bir araya geldi. Baykal, genel merkezdeki toplantıya katılmazken hafta içinde Genel Başkan yardımcıları Nihat Matkap ve Atila Emek, TBMM'de Baykal'ı ziyaret ederek tüzük konusundaki görüşlerini almıştı.
(anka)

Olay Haberler

olayhaberler.com

Diğer Haberler

Spor

Copyright © 2012. Fiber Haber - All Rights Reserved. Blogger tarafından desteklenmektedir.
 
Copyright © 2012. Fiber Haber - Tüm Hakları Saklıdır
Powered by Blogger | Sitemap | Ping | Olay Haber | Spor