Son Dakika :
türkiye ekonomisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
türkiye ekonomisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Standard & Poor's'tan Korkutan Uyarı

Gönderen: Unknown on 1 Mart 2012 Perşembe | 03:42



Kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's, yeni oluşturduğu gelişmekte olan Avrupa ülkelerinin Euro Bölgesi kaynaklı şoklara kırılganlık (EESI) endeksine göre Türkiye'nin 2.94 puan ile en kırılgan ülke olduğunu belirtti.

Yapılan açıklamada endeksin ülke kredi notuyla doğrudan bir bağlantısı olmadığını ancak ülkelerin dış şoklara kırılganlığı konusunda fikir verdiğini belirten S&P, Türkiye'nin en kırılgan olduğu konuların ani finansman çıkışları ve dış finansman riskleri olduğuna dikkat çekti.

Türkiye'den sonra Euro Bölgesi kaynaklı risklere karşı en kırılgan ikinci ülke ise 2.09 puan ile Macaristan oldu.

68 il açık verdi

Gönderen: Maykıl on 19 Şubat 2012 Pazar | 01:31

Bütçenin 1.7 milyar TL fazla verdiği 2012 yılı Ocak ayında, 13 ilin bütçesi fazla, 68 ilin bütçesi açık verdi. Bütçe açığı sıralamasında ardı ardına depremlerin vurduğu Van 230.2 milyon TL açık ile ilk sırada yer aldı.

Maliye Bakanlığı, Ocak ayında tahakkuk eden 76.9 milyar TL’lik verginin 23.5 milyar TL’sini tahsil etti. İstanbul 10.3 milyar TL vergi tahsilatıyla ilk sırada yer alırken, İstanbul’u 2.7 milyar TL ile Kocaeli, 2.5 milyar TL ile İzmir, 2.4 milyar TL ile Ankara izledi.

ANKA’nın Maliye Bakanlığı verilerinden yaptığı hesaplamalara göre, 2012 yılı Ocak ayında vergi gelirleri tahakkuku bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20.6 artışla 76 milyar 911.6 milyon TL olurken, vergi geliri tahsilatı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 18.7 artışla 23 milyar 460 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde tahakkuk eden vergi gelirlerinin yüzde 30.5’i tahsil edildi. Tahsil edilemeyen vergi tutarı 53 milyar 451.8 milyon TL oldu. 2010 yılı Ocak ayında ise tahakkuk eden 63 milyar 749.2 milyon TL’lik verginin, 19 milyar 765 milyon TL’si tahsil edilmişti. 2010’da vergi tahsilatı oranı yüzde 31 düzeyinde gerçekleşmişti.


HER 100 TL’LİK VERGİNİN 76 TL’Sİ 4 BÜYÜK İLDEN

2012 yılı Ocak ayında en çok verginin tahsil edildiği il İstanbul, vergi tahsilatı oranının en yüksek olduğu il ise Kocaeli oldu. 2012 yılı Ocak ayında İstanbul’da 29 milyar 695 milyon TL’lik vergi tahakkuk ederken, vergi tahsilatı 10 milyar 346.6 milyon TL düzeyinde gerçekleşti.

Tahsilat oranı yüzde 34.8 oldu. 5 milyar 148.8 milyon TL verginin tahakkuk ettiği Kocaeli’nin vergi gelirleri tahsilatı 2 milyar 474.1 milyon TL’ye ulaştı. Tahsilat oranı ise yüzde 51.7 düzeyine ulaştı. İzmir’de tahakkuk eden 6 milyar 412.3 milyon TL’lik verginin 2 milyar 474.1 milyon TL’lik kısmı tahsil edildi.

Ankara’nın vergi tahakkuku 10 milyar 741 milyon TL düzeyinde gerçekleşirken, tahsilat 2 milyar 419.4 milyon TL oldu. İstanbul, Kocaeli, Ankara ve İzmir’in vergi gelirleri tahsilatı toplamı 17 milyar 899.6 milyon TL’ye ulaştı. Türkiye genelinde tahsil edilen her 100 TL’lik verginin 44 TL’si tek başına İstanbul’dan, 76 TL’si ise İstanbul, Kocaeli, İzmir ve Ankara’dan toplanmış oldu.

İSTANBUL’UN BÜTÇESİ 9.8 MİLYAR TL FAZLA VERDİ

Merkezi Yönetim bütçesinin 1.7 milyar TL fazla verdiği 2012 yılı Ocak ayında tahsil edilen bütçe geliri bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 19.5 oranında artarak 28 milyar 87.5 milyon TL oldu. İstanbul 11 milyar 24.5 milyon TL gelirle toplam bütçe gelirlerinin yüzde 39.3’ünü tek başına karşıladı. 2012 yılı Ocak ayında İstanbul’un bütçe harcamaları 1 milyar 245.8 milyon TL olarak gerçekleşirken, İstanbul’un bütçesi 9 milyar 779 milyon TL fazla verdi.

4 İLİN BÜTÇE GELİRİ TAHSİLATI 19.4 MİLYAR TL’Yİ AŞTI

Bütçe gelirlerinde İstanbul’un en yakın takipçisi 3 milyar 146.9 milyon TL ile Ankara oldu. Sanayinin de başkenti olmaya talip olan ve son yıllarda yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Ankara’nın 2012 yılı Ocak ayında bütçe gideri 1 milyar 525.7 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Ankara’nın bütçesi 1 milyar 621.2 milyon TL fazla verdi. Türkiye’nin sanayi şehri Kocaeli’nin 2012 yılı Ocak ayında bütçe gelir tahsilatı 2 milyar 697.2 milyon TL, giderleri 220.1 milyon TL olarak gerçekleşti. Kocaeli Ocak’ta 2 milyar 477.1 milyon TL bütçe fazlası verdi. Anılan dönemde İzmir’in gelir tahsilatı 2 milyar 568.6 milyon TL, giderleri 587.2 milyon TL, bütçe fazlası ise 1 milyar 981.3 milyon TL oldu. 2012 yılı Ocak ayında tahsil edilen 28 milyar 87.5 milyon bütçe gelirleri içinde Ankara’nın payı yüzde 11.2 olurken, Kocaeli’nin payı yüzde 9.6, İzmir’in yüzde 9.1 olarak gerçekleşti. 2012 yılı Ocak’ta İstanbul, Ankara, Kocaeli ve İzmir illerinin 19 milyar 437 milyon TL’yi aşan toplam geliri, toplam bütçe gelirinin yüzde 69.2’sini oluşturdu.

13 İLİN BÜTÇESİ FAZLA VERDİ

2012 yılı Ocak ayında 13 ilin bütçesi fazla, 68 ilin bütçesi açık verdi. 2012 yılı Ocak’ta bütçesi fazla veren iller İstanbul, Kocaeli, İzmir, Ankara, Bursa, Mersin, Tekirdağ, Antalya, Hatay, Muğla, Zonguldak, Rize ve Kırıkkale oldu.

2011 yılı Ocak’ta da 13 ilin bütçesi fazla, 68 ilin bütçesi açık vermişti.

2012 yılı Ocak ayında bütçe açığı sıralamasında en fazla açığı ardı ardına yaşanan depremle sarsılan Van verdi. Ocak ayında Van’ın bütçe açığı 230.2 milyon TL oldu. Van’ı 141.8 milyon TL ile Diyarbakır, 94.1 milyon TL ile Erzurum, 78.9 milyon TL’yle Elazığ izledi.

2012 yılı Ocak ayında en çok vergi tahsilatı yapılan iller (milyon TL)

Vergi Vergi Tahakkuku Tahsilat Yüzde


İller (1) (2) (2/1)

İstanbul 29.695.0 10.346.6 34,8

Kocaeli 5.148.8 2.659.5 51,7

İzmir 6.421.3 2.474.1 38,5

Ankara 10.741.1 2.419.4 22,5

Bursa 2.337.7 573.6 24,5

Mersin 1.392.0 463.5 33,3

Antalya 1.985.6 382.0 19,2

Tekirdağ 824.2 263.2 31,9

Hatay 861.2 245.2 28,5

Adana 1.418.2 225.4 15,9

Konya 964.9 214.6 22,2

Kayseri 666.4 169.8 25,5

Balıkesir 564.2 149.7 26,5

Samsun 554.2 147.3 26,6

Manisa 683.7 143.9 21,0

Muğla 729.9 137.4 18,8

Gaziantep 727.3 133.4 18,3

Eskişehir 479.7 122.8 25,6

Trabzon 409.3 111.1 27,1

Aydın 571.9 97.3 17,0

Toplam 76.911.6 23.460.0 30,5

**/. **

2012 Yılı Ocak ayında bütçe fazlası veren iller (kümülatif, milyon TL)

Bütçe Tahsilatın Geliri Bütçe Bütçe Gelirdeki

Tahsilat Gideri Fazlası Payı(Yüzde)

İstanbul 11.024.5 1.245.8 9.778.9 39,3

Kocaeli 2.697.2 220.1 2.477.1 9,6

İzmir 2.568.6 587.2 1.981.3 9,1

Ankara 3.146.9 1.525.7 1.621.2 11,2

Bursa 611.6 289.5 322.0 2,2

Mersin 489.6 231.2 258.4 1,7

Tekirdağ 276.7 93.6 183.1 1,0

Antalya 436.9 255.4 181.5 1,6

Hatay 269.0 164.2 104.9 1,0

Muğla 160.7 128.5 32.2 0,6

Zonguldak 105.8 80.5 25.3 0,4

Rize 71.3 51.2 20.1 0,3

Manisa 158.9 150.7 8.2 0,6

Bütçe To. 28.087.5 26.347.0 1.740.4 100,0/

**

2012 Yılı Ocak ayında en çok bütçe açığı veren iller (kümülatif, milyon TL)

Bütçe Geliri Bütçe Bütçe

Tahsilat Gideri Dengesi

Van 42.7 273.4 -230.2

Diyarbakır 101.9 243.7 -141.8

Erzurum 72.0 166.2 -94.1

Elazığ 56.7 135.6 -78.9

Malatya 63.6 139.8 -76.3

Hakkari 1.4 74.8 -73.5

Samsun 165.5 238.9 -73.4

Urfa 81.5 149.3 -67.8

Şırnak 21.0 87.9 -67.0

Aralık ayında işsizlik oranı yüzde 9,1 oldu

Gönderen: Maykıl on 16 Şubat 2012 Perşembe | 07:13


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Hanehalkı İşgücü Araştırması, “2011 Kasım Dönemi Sonuçları”na (Ekim-Kasım-Aralık)” göre, Türkiye'de kurumsal olmayan nüfus bir önceki yılın aynı dönemine göre 1 milyon 184 bin kişilik bir artış ile 72 milyon 826 bin kişiye, kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus (15 yaş ve daha yukarı yaştaki nüfus) ise 1 milyon 167 bin kişi artarak 54 milyon 27 bin kişiye ulaştı.
2011 yılı Kasım döneminde, Türkiye genelinde işgücüne katılma oranı, bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,8 puanlık artışla yüzde 49,4 olarak gerçekleşti. Aynı dönemler için yapılan kıyaslamalara göre, erkeklerde işgücüne katılma oranı 0,9 puanlık artışla yüzde 71,3, kadınlarda ise 0,8 puanlık artışla yüzde 28,3 oldu.
İşgücünün eğitim ve yaş dağılımlarına bakıldığında, toplam işgücünün yüzde 16,7'sini 15-24 yaş grubundakiler oluşturdı. Lise altı eğitimlilerde işgücüne katılma oranı; erkekler için yüzde 69,5, kadınlar için yüzde 24,2 olarak hesaplandı. Yükseköğretim mezunu erkeklerde yüzde 85,5 olan işgücüne katılma oranı, kadınlarda yüzde 70,7 düzeyinde gerçekleşti.
-İstihdam 1 milyon 413 bin kişi arttı-
2011 yılı Kasım döneminde istihdam edilenlerin sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon 413 bin kişi artarak 24 milyon 267 bin kişiye yükseldi. Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 308 bin kişi, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı 1 milyon 105 bin kişi arttı.
Sektörel kompozisyona bakıldığında istihdam edilenlerin yüzde 24,7'si tarım, yüzde 19,4'ü sanayi, yüzde 6,9'u inşaat, yüzde 49'u ise hizmetler sektöründe yer aldı. Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında inşaat sektörünün istihdam edilenler içindeki payının 0,2 puan, hizmetler sektörünün payının 1 puan arttığı, buna karşılık tarım sektörünün payının 0,2 puan, sanayi sektörünün payının ise 1 puan azaldığı görüldü.
İstihdamın yüzde 71,3'ü erkek
Geçen yıl Kasım döneminde istihdam edilenlerin yüzde 71,3'ünü erkek nüfus oluşturdu.
İstihdam edilenlerin yüzde 57,8'i lise altı eğitimliler, yüzde 63'ü ücretli, maaşlı veya yevmiyeli, yüzde 24,1'i kendi hesabına veya işveren, yüzde 12,8'i ise ücretsiz aile işçileri oldu.
İstihdam edilenlerin yüzde 57,6'sı 10 kişiden az çalışanı olan işyerinde çalıştığı, yüzde 3'ünün ek bir işinin bulunduğu, yüzde 2,1'inin mevcut işini değiştirmek için veya mevcut işine ek olarak bir iş aradığı tesbit edildi.
Ücretli olarak çalışanların yüzde 88,1'i sürekli bir işte çalışıyor.
Kayıt dışı istihdam yüzde 40,7 oldu
Yaptığı işten ötürü herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların oranı, önceki yılın aynı dönemine göre 2,1 puanlık azalışla yüzde 40,7 olarak gerçekleşti. Bu dönemde, geçen yılın aynı dönemine göre tarım sektöründe sosyal güvenlikten yoksun çalışanların oranı yüzde 84,5'ten yüzde 84'e, tarım dışı sektörlerde yüzde 29'dan yüzde 26,6'ya düştü.
Genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 17'ye geriledi
Türkiye genelinde işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 382 bin kişi azalarak 2 milyon 429 bin kişiye düştü. İşsizlik oranı ise 1,9 puanlık azalış ile yüzde 9,1 seviyesinde gerçekleşti.Kentsel yerlerde işsizlik oranı 2,2 puanlık azalışla yüzde 11, kırsal yerlerde ise 1 puanlık azalışla yüzde 5,5 oldu.
Genç nüfusta işsizlik oranı da 2010 yılının aynı dönemine göre 3,8 puan azalarak yüzde 17'ye geriledi. Söz konusu oran bir önceki yılın aynı döneminde yüzde 20,8 düzeyindeydi.
Bu dönemde işsizlerin yüzde 30,7'si eş-dost vasıtasıyla iş aradı. İşsizlerin yüzde 89,2'si (2 milyon 166 bin kişi) daha önce bir işte çalışanlardan oluştu.
İşsizlik gerekçelerine bakıldığında ise işsizlerin yüzde 32,1'i çalıştığı iş geçici olup işi sona erenler, yüzde 13,8'i işten çıkarılanlar, yüzde 19,7'si kendi isteğiyle işten ayrılanlar, yüzde 6'sı işyerini kapatan/iflas edenler, yüzde 8,6'sı ev işleriyle meşgul olanlar, yüzde 10,6'sı öğrenimine devam eden veya yeni mezun olanlar meydana getirdi.
Öte yandan tarım dışı işsizlik oranı da yüzde 13,7'den yüzde 11,4'e geriledi.
Kasım döneminde 459 bin kişi işten ayrıldı
TÜİK araştırmasına göre Kasım 2011 döneminde 1 milyon 829 bin kişi işe yeni başladı veya iş değiştirdi. Bunun toplam istihdam içindeki oranı yüzde 7,5 oldu. İşe yeni başlayan veya iş değiştirenlerin yüzde 27,7'si 25-34 yaş grubunda yer aldı.
Bu dönemde işe başlayan veya iş değiştirenlerin yüzde 19'u sanayi, yüzde 37,1'i hizmetler, yüzde 23,7'si inşaat sektöründe, yüzde 20,1'i ise tarım sektöründe işe başladı.
Mevcut işsizlerin yüzde 18,9'unu (459 bin kişi) bu dönemde işten ayrılanlar oluşturdu.
Mevsim etkilerinden arındırılmış göstergeler
Mevsim etkilerinden arındırılmış işgücü göstergelerine bakıldığında 2011 yılı Kasım döneminde mevsim etkilerinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısında bir önceki döneme göre 80 bin kişilik artış, işsiz sayısında ise 21 bin kişilik azalış gözlendi.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işgücüne katılma oranı bir önceki döneme göre herhangi bir değişim göstermeyerek yüzde 49,8, istihdam oranı da herhangi bir değişim göstermeyerek yüzde 45,2, işsizlik oranı ise 0,1 puanlık azalış ile yüzde 9,3 seviyesinde gerçekleşti.
İşgücü anketleri nasıl açıklanıyor?
2005 yılından itibaren Hanehalkı İşgücü Anketinin tahminleri, hareketli üçer aylık dönem ortalamaları esas alınmak kaydıyla aylık olarak yayınlanıyor. Bu seride ilgili üç aylık dönemin ağırlıkları, dönem ortası aya ilişkin nüfus projeksiyonları esas alınarak hesaplanırken, ifade kolaylığı açısından tahminler de dönem ortası ay adıyla ifade ediliyor.
2010 yılından itibaren temel işgücü göstergeleri, mevsim etkilerinden arındırılarak da yayımlanıyor.
Okan Üniversitesi Finansal Riskleri  Araştırma ve Uygulama Merkezi (OKFRAM), sanayi üretim artışındaki hız kaybının  devam etmesi durumunda sanayi sektörü istihdamı azalabileceğini, buna karşın,  hizmetler sektörü istihdamının görece güçlü konumunun, işsizlik oranlarındaki  olası artışların keskin olmasını engellemeye devam edebileceğini belirtti.
OKFRAM'ın ekonomi bülteninde, TÜİK tarafından son açıklanan istihdam  verilerine göre, Kasım ayında işsizlik oranının önceki yılın aynı ayına göre 1,9  puan, önceki aya göre 0,3 puan azalarak yüzde 9,1 seviyesinde gerçekleştiğine  değinilerek, önceki yılın aynı ayına göre sektörel bazda istihdam artışında  inşaat sektörünün yüzde 9,6, hizmetlerin yüzde 8,4 ve tarımın yüzde 5,4 oranında  büyüme sergilediği, sanayi sektörü istihdamında yüzde 0,7 ile görece yatay seyir  izlendiği kaydedildi.
Önceki aya göre istihdamda, sanayi sektöründe yüzde 2,8, inşaat  sektöründe yüzde 6,8 ve tarım sektöründe yüzde 1,1 düşüş meydana geldiğine işaret  edilerek, şu görüşlere yer verildi:
“Bu gerileme, inşaat ve tarım sektöründe mevsimsel etkilerden  kaynaklanırken, sanayi sektörü istihdamındaki gerileme 2011 yılı başından  itibaren üretimin hız kesmesinden kaynaklanmıştır. Hizmetler sektörü istihdamı  ise bir önceki aya göre 1,9 puan ile hızlı bir artış göstermiştir. Sanayi üretim  endeksindeki artış hızının 2011 Ocak ayında başlayan yavaşlama eğilimi hala devam  ederken sektör istihdamını da olumsuz etkilemektedir. Sanayi üretim endeksi artış  hızı Kasım ayı itibariyle yüzde 5,65, Aralık ayında ise yüzde 3,84 düzeyinde  gerçekleşirken, üretimdeki hız kaybının devam ettiği anlaşılmaktadır. Kriz  sonrasında 2009'un son çeyreğinden itibaren başlayan hızlı toparlanma sürecinin  yarattığı baz etkisinin Nisan ayına kadar devam edecek olması de üretim artış  hızındaki yavaşlamanın da sürmesine neden olabilecektir. Önümüzdeki dönemde  sanayi üretim endeksindeki yavaşlama eğilimin hem baz etkisi hem de AB resesyonu  sebebiyle devam etmesi durumunda sanayi sektörü istihdamında azalma  beklenebilir.”
Bültende, şu görüşlere yer verildi:         “OKFRAM olarak, AB'de dinmek bilmeyen borç krizi ve resesyonun,  ülkelerin aldığı genişlemeci önlemlere rağmen, büyüme üzerinde baskı yaratmaya ve  işsizlik oranlarını özellikle AB bölgesinde yukarı çekmeye devam etmesini  beklemekteyiz. Türkiye'de ise TL'nin değer kaybının gecikmeli etkileriyle  sağlanan ihracat artışı ve ihracat pazarlarının geliştirilmesi AB krizinin  etkileri şimdilik hafif düzeyde hissedilmiştir. Ancak, sanayi üretim artışındaki  hız kaybının devam etmesi durumunda sanayi sektörü istihdamı azalabilecektir.  Buna karşın, hizmetler sektörü istihdamının görece güçlü konumu işsizlik  oranlarındaki olası artışların keskin olmasını engellemeye devam  edebilecektir.”

Ekonomiye katkı yaptık


TÜRKİYE İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, 2011’de yüzde 43’lük kredi büyümesi elde ettiklerini belirterek, “Kredilerde 64.2 milyar TL ile başladığımız yılı 91.6 milyar TL ile kapattık. Bu 2011’de Türkiye ekonomisine 27 milyar liralık kredi sağladığımızı gösteriyor. 27 milyar liralık büyüklük, kredi hacmi olarak bir orta ölçekli bankanın büyüklüğünden fazladır. Dolayısıyla 2011’de İş Bankası’na bir orta ölçekli banka ilave olmuştur. 2011’de ‘dur-kalk’ anlayışından uzak politikalarla krediler, istihdam ve şubeleşmede büyüdük. Adeta frene basmadan ilerledik. Zaman zaman düzlüğe bıraktık. Bırakmasaydık, yılı belki de  yüzde 50 kredi büyümesiyle bitirebilirdik” dedi.
Ekonomiye katkı yaptıkİş Bankası’nın verdiği kredilerin yüzde 72’sinin kurumsal yüzde 28’inin de bireysel kredilerden oluştuğunu vurgulayan Bali, şunları anlattı: “İş Bankası olarak bu kredibüyümesiyle Türkiye ekonomisinin gelişmesine reel sektöre kaynak aktarmak suretiyle önemli bir katkı yaptığımızı düşünüyorum. Bu krediler üretime, ticarete, istihdama ve katma değere verilmiştir. 2011’de kredi hacminde özel bankalar arasında açık farkla lider olduk. İkinciyle aramızda 10 milyar, üçüncüyle de aramızda 20 milyar TL fark var. Ancak gerçek bir satın alma ve geri ödeme gücüne dayanmayan, sadece tüketimi teşvik eden alanlardaki rekabete aynı dozda katılmadık. Ama bu prensibi korurken, bu yaklaşımla işlerimizi yönetirken, tüketici kredilerinde de özel bankalar arasında liderliğimizi koruduk. Yüzde 31 düzeyinde tüketici kredilerini artırdık.” 
Hissederek hızlı büyüdükBali, 2011’de Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) resmi olmasa da bankaların kredi büyümesini yüzde 25 ile sınırlı tutmaları çerçevesinde yaşanan ekonomiyi soğutma ve cari açık tartışmalarına ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Yüzde 43’lük kredi büyümesi hayıflanılacak birşey değil. Cari açık tartışmalarının ve kredi büyümesinin kontrol edilmesi tartışmalarının yapıldığı 2011 yılı başındaki konjonktür ile yılın sonundaki konjonktür oldukça farklıydı. Hızlı büyüme tartışmalarıyla başlayan yıl, Avrupa ve ABD’de durgunluk kaygılarıyla bitti. Dolayısısyla yıl boyunca yaşanan gelişmelerden sonra kredibüyümesi eski öneminde değildi. Biz de bunu hissederek, bir düzenlemeye ihtiyaç duymaksızın, makroekonomik olarak bu ülkenin doğrusu olan alanda kendimiz kurumsal olarak ayarımızı verdik, büyümeyi bu kompozisyonda gerçekleştirdik.”
4 yılda yüzde 92 büyüdü Bali, bankanın 2008 yılında 47.6 milyar TL büyüklüğündeki kredi portföyünün 4 yılda toplamda yüzde 92 büyüdüğünü ifade eden Bali, şunları söyledi: “87 yılda tahsis edilmiş limitlerin yüzde 40’ı kadar limit, 2011 yılında tahsis edildi. Ticari kredilerin 5’te birinin yeni müşteri olduğunu gördük. Ekonominin itici gücünü oluşturan enerji, ulaştırma ve imalat sanayi sektörlerindeki yeni yatırımlar başta olmak üzere özelleştirmeleri de kapsayan satın alma projelerinin finansmanına kredi sağlayarak makroekonomik döngüye kaynak aktardık, sürdürülebilir büyümeyi destekledik.”
2.7 milyar lira kâr etti, enerjiye 5 milyar dolar verdi
İŞ Bankası’nın 2011 yılında net kârının, 2010’a göre yüzde 11’lik düşüşle 2 milyar 667 milyon lira seviyesinde gerçekleştiğini belirten Adnan Bali, şöyle konuştu: “2011 yılında toplam yatırım bedeli 11.5 milyar dolar olan yatırımın finansmanında rol aldık. 2011 sonu itibarıyla proje finansmanlarındaki orta ve uzun vadeli kredi tutarı 15 milyar dolara yakın. Bunun 5 milyar dolarını enerji sektörü için konulmuş taahhütler oluşturuyor. İş Bankası olarak bu yıl yüzde 15 ila 17 bandında kredi büyümesi öngörüyoruz. Türk bankacılık sektörünün de 2012 yılında sektör sağlıklı büyüme trendini devam ettireceğini düşünüyoruz.”
Önceliğimiz Türkiye ancak yurtdışında da büyüyeceğiz
ADNAN Bali, İş Bankası’nın uluslararası bankacılık alanındaki hedefleri konusunda şunları söyledi: “Irak’ta Bağdat, Gürcistan’da Batum, Pakistan’da Karaçi, Kosova’da Priştina ve Azerbaycan’da Bakü’de şube açma çalışmalarımız sürüyor. Büyümede önceliğimiz elbette Türkiye. Ancak yurtdışında da büyüme vizyonumuzu sürdürüyoruz. Ayrıca  Mısır’da temsilcilik düzeyinde bulunan bankacılık faaliyetlerimizin genişletilmesi yönündeki çalışmamız da devam ediyor.”
65 yeni şube açtı 2 bin kişi daha aldı
ADNAN Bali, İş Bankası’nın 2011 yılındaki şubeleşme ve istihdam çalışmalarını şöyle anlattı: “2011’de 65 yeni şube, 401 yeni Bankamatik açtık. 2 bin 31 kişiyi işe aldık. Böylece 2011 yılında da özel bankalar arasında en geniş şube ağına, tüm sektörde ise en büyük istihdamı sağlamaya ve en büyük ATM zincirine sahip olmaya devam ettik. 2012’de ise, 40-45 şube açmayı planlıyoruz. İstihdamda her yıl aynı hızı yakalamıyoruz. Biraz önden gidiyoruz, bu yıl ne kadarlık yeni istihdam yaratacağımız henüz belli değil.”
Dışarda 28.4 milyar TL’yi yönetiyor
2011 yılının İş Bankası’nın yurt dışı genişleme çalışmaları bakımından da önemli bir yıl olduğunu kaydeden Adnan Bali, şunları anlattı: “Kuzey Irak’ta ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde sırasıyla Erbil ve İskele şubelerini hizmete açtık. Rusya’da satın aldığımız ve adını İşbank Rusya olarak değiştirdiğimiz Bank Sofia’nın 15 şubesi ile orada hizmet veriyoruz. İş Bankası’nın yurt dışı örgütü, bankacılık alanındaki iştirakleri de dâhil edildiğinde, 12 ülkede, 48 şube, 2 temsilcilik ve toplam 804 çalışanıyla faaliyet gösteriyor. 2011 yıl sonu itibarıyla yurtdışı örgütünün yönettiği toplam aktif büyüklük ise 28.3 milyar TL’ye ulaştı.”
Aktifleri 161.7 milyar liraya ulaştı
İŞ Bankası’nın aktif toplamının 2011 sonunda bir önceki yıla  göre yüzde 23 artarak 161.7 milyar liraya ulaştığını belirten Adnan Bali, “Aktif büyüklüğü bakımından Türkiye’nin en büyük özel bankası olma vasfımızı sürdürüyoruz. 2008 yılından bu yana toplam aktiflerimizdeki artış yüzde 66’ya ulaştı” dedi.

Olay Haberler

olayhaberler.com

Diğer Haberler

Spor

Copyright © 2012. Fiber Haber - All Rights Reserved. Blogger tarafından desteklenmektedir.
 
Copyright © 2012. Fiber Haber - Tüm Hakları Saklıdır
Powered by Blogger | Sitemap | Ping | Olay Haber | Spor