Berlin'de aşırı sağcı saldırılar artıyor

Irkçı saldırılara maruz kalan insanlara danışmanlık hizmeti veren "Reach Out" adlı kuruluş tarafından bugün Berlin'de yapılan açıklamada, geçen yıl Berlin'de 158 ırkçı saldırının kaydedildiği, bu rakamın 2010 yılına göre 49 daha fazla olduğu belirtildi.

"Reach Out" yetkililerinden Sabine Seyb, geçen yılki saldırılarda 229 kişinin, kökeni, dini ya da cinsel tercihinden dolayı aşırı sağcılar tarafından ya yaralandığını, ya kovalandığını ya da tehdit edildiğini, geçen yılki rakamın 2006 yılından bu yana en yüksek rakam olduğunu söyledi.

Seyb, bu rakamların polis tarafından kaydedilen rakamlar olduğuna da dikkat çekerek, asıl sayının çok daha yüksek olduğunu tahmin ettiklerini kaydetti.

"Reach Out" tarafından yapılan araştırmada, Berlin'in batısıyla doğu semtlerinde saldırıların sayısının eşit düzeyde olduğu, 77 saldırının sokakta 40 saldırının da otobüs ya da metroda gerçekleştiği belirtildi.

Araştırma sonuçlarında ayrıca, polis, ırkçı saldırıları tespit edemediği gerekçesiyle eleştirildi ve birçok ırkçı saldırının polis kayıtlarında adi suç olarak geçtiğine dikkat çekildi.

Berlin polisi de, "Reach Out"un araştırma sonuçlarını doğruladı. Polis sözcüsü Stefan Redlich, bu konuda yaptığı açıklamada, 2011 yılında aşırı sağcı saldırılarda belirgin bir artış kaydettiklerini belirterek, sadece eşcinsellere yönelik saldırılarda azalma olduğunu söyledi.

AA

Sol Parti, cumhurbaşkanı adayını tanıttı

Basın toplantısına Klarsfeld'in yanı sıra Sol Parti eşbaşkanları Klaus Ernst ve Gesine Lötsch ile Sol Parti Federal Meclis Grubu Başkanı Gregor Gysi katıldı.

Ernst, Klarsfeld'in cumhurbaşkanı adaylığını Almanya için büyük bir şans olarak nitelendirerek, Klarsfeld'in özgürlük ve sosyal adalet konularında heyecanlı tartışmalara yol açacağını belirtti.

Klarsfeld'in cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sol Partinin 125 delegesinin dışında da oy alacağına inandığını ifade eden Ernst, Klarsfeld'i Sol Parti'nin adayı olarak değil, partiler üstü bir alternatif olarak aday gösterdiklerini ve bu alternatifi daha iyi bulduklarını kaydetti.

Klarsfeld de aşırı sağcı Almanya'nın Milliyetçi Demokratik Partisi'nin (NPD) bir an önce kapatılmasını istedi.

NPD'nin devlet yardımı almamasının ve seçim pusulalarında yer almamasının iyi olacağını ifade eden Klarsfeld, faşizme ve NPD'ye karşı mücadelenin kendisi ile Sol Parti'nin ortak yönü olduğunu kaydetti.

Klarsfeld, cumhurbaşkanlığı seçiminde çok oy almayı ümit ettiğini sözlerine ekledi.

Klarsfeld, 7 Kasım 1968 tarihinde, dönemin başbakanı Hristiyan Demokrat Birlik Partili (CDU) Kurt Georg Kiesinger'e, Nazi partisi NSDAP'ye üye olmasının ortaya çıkmasından sonra bir tokat atmasıyla adını duyurmuştu.

AA

VW, Porsche'nin anahtarını alıyor

Bloomberg Haber Ajansı’nın haberine göre, gizlilik içinde yürütülen planın iki hafta içinde kamuoyuyla paylaşılması bekleniyor.

VW 2009 yılında yaptığı anlaşma gereği 2011 yılı sonunda Porsche’nin tamamını alması gerekiyordu. Ancak ABD ve Almanya’da şirket değeri üzerine açılan davalar satış sürecini sekteye uğrattı. Şimdiki alternatif plana göre Porsche’nin otomobil üretimi işi VW çatısı altına girerken, VW’nin yüzde 50.7 hissesine sahip olan Porsche şirketi de açılacak davalarla uğraşacak. Analistlerin yorumlarına göre, VW otomobil üretimini Porsche ile entegre ederek daha verimli bir iş yapısına kavuşmayı hedefliyor. VW’nin 2009’daki anlaşmaya göre opsiyonlarını kullanıp Porsche’yi alması durumunda 1 milyar euro’luk bir vergiyle karşı karşıya kalacağı, 2014’ün ikinci yarısına kadar beklemesi durumunda verginin sıfıra ineceği belirtiliyor.

700 milyon euro tasarruf

General Motors’un ardından dünyanın ikinci büyük otomobil üreticisi olan VW, “şemsiye şirket” kurarak hisseleri aldığı takdirde yine vergi ödemeyecek. VW, Porsche’yi bünyesine katarak kârlılığını artıracağını ve 700 milyon euro tasarruf edeceğini hesaplıyor. VW’nin lüks markaları arasında Audi, Lamborghini ve Bugatti de var.

İki ünlü marka arasında yakın işbirliği Porsche’nin VW’yi zorla satın alma girişimine kadar yürüdü. VW’nin yüzde 50.7’sini alan Porsche 10 milyar euro’nun üzerinde borca girince VW bünyesine girmesinin yolu açıldı. VW ve Porsche CEO’su Martin Winterkorn Porsche’nin kârlı üretim operasyonlarının yardımıyla GM’i geçerek en büyük otomobil üreticisi olmayı planlıyor.

MİLLİYET

Tarkan, İspanyolları Fethetti

Bir dönem Fransa'nın en tanınmış popstarlarından biri haline de gelmiş olan Tarkan, son olarak İspanyollar'ın kalbini fethetti. İspanyol bir gazetenin anket sonuçlarına göre ülkede şu aralar en çok dinlenen isim; Türk popstar Tarkan.

EN ÇOK ADIMI KALBİNE YAZ DİNLENDİ

Megastar Tarkan'ın, "Adımı Kalbine Yaz'" isimli parçasının, İspanyollar için hazırlanan '20 minutos' isimli remiksi, İspanyol gazetesinin internet sitesinde yapılan oylamada İspanyollar tarafından en çok dinlenen parça seçildi.

Son yıllarda Türkiye'deki etkinliklerinden çok yurtdışında faal olan Tarkan, 2011 yılında Avrupa'da 5 ülkeye gitti ve 9 konser verdi. Bu şekilde "Adımı Kalbine Yaz" albümünün tanıtımını da gerçekleştiren Tarkan; Almanya, Hollanda, Fransa, Belçika ve Avusturya'da bir dizi konser vermişti.

İSPANYOLLARIN GÖNLÜNÜ FETHETTİ

Bu etkinliklerinin meyvelerini toplamaya başlayan ünlü sanatçı, gazetenin müzik bölümünde her hafta yayınlanan 'dünyanın en çok dinlenen parçaları' listesinde bir numaraya yerleşti.

İspanyollar'ın verdiği oylarla belirlenen listede, en çok dinlenen 10 şarkı yer alıyor. Tarkan'ın, liderliği elinde tuttuğu söz konusu listede Madonna 5'inci, Kelly Clarkson 6'ncı ve Shakira ise 7'nci sırada yer bulabildi.

Volkswagen Porsche'i Satın Alacak

Bloomberg Haber Ajansı’nın haberine göre, gizlilik içinde yürütülen planın iki hafta içinde kamuoyuyla paylaşılması bekleniyor.
VW 2009 yılında yaptığı anlaşma gereği 2011 yılı sonunda Porsche’nin tamamını alması gerekiyordu. Ancak ABD ve Almanya’da şirket değeri üzerine açılan davalar satış sürecini sekteye uğrattı. Şimdiki alternatif plana göre Porsche’nin otomobil üretimi işi VW çatısı altına girerken, VW’nin yüzde 50.7 hissesine sahip olan Porsche şirketi de açılacak davalarla uğraşacak. Analistlerin yorumlarına göre, VW otomobil üretimini Porsche ile entegre ederek daha verimli bir iş yapısına kavuşmayı hedefliyor. VW’nin 2009’daki anlaşmaya göre opsiyonlarını kullanıp Porsche’yi alması durumunda 1 milyar euro’luk bir vergiyle karşı karşıya kalacağı, 2014’ün ikinci yarısına kadar beklemesi durumunda verginin sıfıra ineceği belirtiliyor.

700 milyon euro tasarruf

General Motors’un ardından dünyanın ikinci büyük otomobil üreticisi olan VW, “şemsiye şirket” kurarak hisseleri aldığı takdirde yine vergi ödemeyecek. VW, Porsche’yi bünyesine katarak kârlılığını artıracağını ve 700 milyon euro tasarruf edeceğini hesaplıyor. VW’nin lüks markaları arasında Audi, Lamborghini ve Bugatti de var.

İki ünlü marka arasında yakın işbirliği Porsche’nin VW’yi zorla satın alma girişimine kadar yürüdü. VW’nin yüzde 50.7’sini alan Porsche 10 milyar euro’nun üzerinde borca girince VW bünyesine girmesinin yolu açıldı. VW ve Porsche CEO’su Martin Winterkorn Porsche’nin kârlı üretim operasyonlarının yardımıyla GM’i geçerek en büyük otomobil üreticisi olmayı planlıyor.

Türk katillerinin hamisi

Almanya’da 8’i Türk, 1’i Yunan 9 esnafı ve bir kadın polisi öldüren neo-nazi terör örgütünün 4. üyesinin vücudunun her yerinde dövmeler bulunan Andre e. gleich olduğu düşünülüyor. Andre e. gleich’ın terör orgütünün 3 elemanını da başları sıkışınca koruduğu, daha sonra yakılan karavanı da kendisinin kiraladığı belirtildi. Polis kayıtlarına göre, 32 yaşındaki gleich, cinayetlerle ilgili delilleri yok etmek için evi ateşe veren Beate zschape tarafından olay günü tam 3 kez arandı. Yetkililer bir banka soygunundan sonra yakalanacağını anlayan kadın terörist zchape’nin cep telefonundan TIR şoförü gleich’ı 4 Kasım 2011 tarihinde arayıp konuştuğunu, daha sonra da evi ateşe verdiğini açıkladı.

YAKIN TEMAS

İntihar etmeyi düşünen ancak son anda bundan vazgeçen zschape daha sonra polis tarafından yakalanmıştı. çete üyelerinden Uwe Böhnhardt ve Uwe mundlos ise aynı saatlerde kaldıkları karavanı ateşe vererek intihar etmişti. Polis, yaptığı araştırmalarda aşırı sağcı bir gruba üye olan gleich’ın Türkleri öldüren terör hücresiyle de çok yakın temaslarda bulunduğunu ortaya koydu. Daha önce Andreas s.’nin söz konusu cinayetlerin işlendiği Ceska 83 tipi silahı Carsten s.’ye sattığını, onun da silahı Böhnhardt, mundlos ve zschape’ye teslim ettiği ortaya çıkmıştı.

'Amacımız savaş olmadan barış olması'

Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, "Der Tagesspiegel" gazetesinde yayımlanan röportajında, İsrail'in İran'a saldıracağı yönündeki spekülasyonların İran'ı ikna etme çabalarına fayda sağlamadığını belirterek, "Hedefimiz, İran'ın nükleer silahlanma seçeneğini önleyerek, savaşı engellemek. Savaşları önlemek diplomasinin hedefidir" dedi.

İran'a yönelik yaptırımların etkili olmaya başladığını, ancak bu yaptırımların ne kadar fazla ülke tarafından desteklenirse o kadar fazla ve hızlı bir şekilde etkili olacağını ifade eden Westerwelle, "İsrailli meslektaşım Avigdor Lieberman'ın, İran'a yönelik olası bir askeri müdahaleyle ilgili kamuoyundaki tartışmaların zararlı olduğu şeklindeki görüşüne katılıyorum. Bu, ittifakın İran'ın nükleer programına karşı tutumunu zayıflatır. Birçok ülke, Batı'nın sadece askeri bir müdahale hazırlığı içinde olduğunu düşünürse yaptırımlara iştirak etmez" diye konuştu.

Westerwelle ayrıca, Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye'ye karşı hazırlanan karar tasarısını veto etmesini de eleştirerek, Rusya'nın bu tutumuyla tarihte yanlış tarafta yer aldığını kaydetti.

Suriye'deki rejimin dağılacağı yönünde işaretlerin olduğunu belirten Westerwelle, "Esad'ın, siyasi çözüm yolunun önünü açmasını istiyoruz. Suriye için üç hedefimiz var: Şiddetin sona ermesi, insani yardım ve siyasi değişim. AB içinde Pazartesi günü yeni ve daha sıkı yaptırımlar kararlaştıracağız. BM Güvenlik Konseyi için hazırlanan karar tasarısının başarısız kalmasından sonra da hala BM'den ümitliyiz" diye konuştu.

Yeni yaptırımların ne olacağı şeklindeki bir soruya karşılık da Westerwelle, Suriye'nin mali sektörüne ve hava trafiğine kısıtlamalar getireceklerini söyledi.

Suriye'deki muhalefeti birlik olma konusunda cesaretlendirdiklerini ifade eden Westerwelle, bu ülkedeki muhalefetten, Tunus'ta olduğu gibi demokratik ve çoğulcu bir toplum için mücadele etmesini beklediklerini sözlerine ekledi.AA

Türk cinayetlerini anma törenine saldırı

Rostock polisi, dün meydana gelen olayda, siyah maskeli kişilerin anma törenine katılanları dağıtmak için polise saldırdığını ve atılan bir demir çubuğun bir polisi dizinden yaraladığını belirtti.

Polisin, 20 ila 30 kişilik gruptan 9'unu yakalamayı başardığı, bu kişiler hakkında huzuru bozmak suçundan soruşturma başlatıldığı kaydedildi.

Sol Parti tarafından Turgut için düzenlenen anma törenine yaklaşık 100 kişinin katıldığı bildirildi.AA

Frankfurt havaalanında yeniden grev olacak

Hava Trafik Güvenliği Sendikası (GdF) tarafından yapılan açıklamada, ücret artışı ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi amacıyla yapılan toplu sözleşme görüşmelerinde başarı sağlanamaması sebebiyle bu haftadan sonra gelecek hafta da uzun süreli bir greve gidileceğini, grevin bugün yerel saatle 21.00'de başlayacağını ve 1 Mart Perşembe günü saat 05.00'e kadar süreceğini bildirdi.

GdF, son olarak yapılan toplu sözleşme görüşmelerinde kendilerine daha kötü bir teklifin getirildiğini belirtirken, Frankfurt havaalanı işletmesi Fraport tarafından yapılan açıklamada, GdF'nin taleplerinin çok abartılı olduğu ifade edildi.

Bu hafta içinde yapılan grevler nedeniyle Frankfurt havaalanında 1200 iniş ve kalkış iptal edilmiş, Fraport'un görüşme teklifi sebebiyle grev planlanandan önce sona erdirilmişti.AA

Hitler'e Ait 7 Tablo Ortaya Çıktı

Hitler'in koleksiyonuyla ilgili iki kitap yazan Çek yazar ve editör Jiri Kuchar, söz konusu tabloları Prag yakınlarındaki Doksany manastırında bulduğunu belirtti.

Kuchar, bu tabloların değerinin yaklaşık 2 milyon avro olduğunu söyledi.

Jiri Kuchar, tabloların, yaklaşık 45 tablo, otuz kadar heykel ve hediyelerden oluşan Hitler'in koleksiyonunun bir parçası olduğunu, bu koleksiyonun tamamının eski Çekoslavakya tarafından savaş ganimeti olarak ilan edilmiş olduğunu kaydetti.

Şansölye'den Türk özrü!

Almanya’da aşırı sağcıların öldürdüğü Türkler için dün başkent Berlin’de, Konzerthaus am Gendarmenmarkt’ta devlet töreni düzenlendi. Anma töreninde konuşan Almanya Başbakanı Angela Merkel, Neo-Nazi terör saldırısına kurban giden 8 Türk, 1 Yunan ve 1 Alman polisin isimlerini tek tek okuyarak hikâyelerini anlattı. Irkçı cinayetleri işleyen Nasyonel Sosyalist Yeraltı terör örgütünü kınayan Merkel “Sizlerden yani kurban yakınlarından özür diliyorum. Birçok kişi bu olaylardan ötürü önemli yaralar aldı. Kurbanların yakınlarının acılarını anlıyoruz. Terör hücresinin işlediği cinayetler aynı zamanda ülkemize yapılan bir saldırıdır. Onlar ülkemiz için büyük utanç kaynağı” dedi.

ALMANYA SUSTU

Merkel, konuşmasının ardından davetlileri kısa süreli bir suskunluğa davet etti. Bu sırada orkestra Cemal Reşit Bey’in bir eserini seslendirdi. Merkel’in ardından kürsüye, örgütün ilk kurbanı Enver Şimşek’in kızı Semiya Şimşek ve sekizinci kurban Mehmet Kubaşık’ın kızı Gamze Kubaşık çıktı. Kubaşık ve Şimşek, Nâzım Hikmet’in “Davet” şiirini okudu. Törene TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu heyeti de katıldı.

12 MUM DİKİLDİ

Anma toplantısında kurbanlar için 12 mum dikildi. Mumlardan 10’u Neo- Naziler tarafından öldürülen kurbanlar için, bir tanesi şimdiye kadar ırkçı teröre kurban gidenler ve bir tanesi de Almanya’nın geleceğine olan “umut” için. Ülkede Almanya bayrakları yarıya indirildi.

Frankfurt havaalanında grev sürüyor

Almanya'nın Frankfurt havalimanında çalışan yer personelinin Perşembe ve Cuma günleri yaptığı grev, yarın da devam edecek.

Hava Trafik Sendikası (GdF) tarafından yapılan açıklamada, Pazartesi uygulanacak grevin saat 05.00'te başlayacağı ve 24 saat süreceği belirtildi. Grev yüzünden yüzlerce uçuşun iptal edilmesi öngörülüyor.

Frankfurt havalimanında yer işletmeleri hizmetini veren Fraport'un sendikaya bağlı çalışanların taleplerini karşılamadığı için uygulanan grev, Salı günü saat 05.00'e kadar sürecek.

GdF tarafından yapılan açıklamada, “Fraport'un bu tutumu, tüm imkanlarımızı seferber ederek mücadelemizi sürdürmekten başka çare bırakmıyor” denildi.

Hava Trafik Sendikası, aylardır Fraport şirketiyle 200 havaalanı çalışanının maaşının artırılması için mücadele ediyor. Fraport ise bu talebin makul olmadığını belirterek, ücret artışı talebini kabul etmiyor.

Günde 1300 iniş ve kalkışın yapıldığı Frankfurt havalimanı, Londra-Heathrow'dan sonra Avrupa'nın en büyük ikinci havalimanı konumunda. (aa)