Son Dakika :
spor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
spor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Podolski'nin son talibi Schalke

Gönderen: Unknown on 28 Şubat 2012 Salı | 19:44



Bundesliga ekiplerinden Schalke, Köln'den sezon sonunda ayrılması beklenen Lukas Podolski'yi yıllık altı milyon avroluk bir sözleşmeyle ikna etmeyi planlıyor.

Express'in haberine göre Schalke, Lazio ve Arsenal'in de ilgilendiği Podolski'ye yıllık altı milyon avro verebilmek için Jefferson Farfan'ı takımdan gönderecek. Podolski bu teklifi kabul etmesi durumunda Köln'de kazandığının iki katı para kazanacak. Schalke, bu transferde sponsoru Gazprom'dan gelecek parayı kaynak olarak kullanmayı planlıyor.

GOAL

Ünal Aysal acil çözüm bekliyor



Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, Türk futbolunun sorunlarının uluslararası normlar doğrultusunda çözülmesini beklediklerini dile getirerek, ''Buna dönük bir beklentimiz vardı, endişelerimiz de bundan kaynaklanıyordu. Ama Ata Aksu Bey'in Yıldırım Bey ile yapmış olduğu görüşme sonucu bunu katiyetle bu bazda çözüleceğine dair bir teminat aldığını öğrendik. Sonra bunu bizzat Yıldırım Demirören'in de ağzından duyarak nispeten rahatladık'' dedi.

Ünal Aysal, Galatasaray Tv'ye yaptığı açıklamada, Yıldırım Demirören başkanlığındaki yönetimin iş başına geldiği Türkiye Futbol Federasyonu Olağaünstü Genel Kurulu'nu değerlendirdi. Aysal, federasyon başkan seçiminde Galatasaray'ın ve TFF'nin önemli bir üyesi olarak orada bulunmak zorunda olduklarını kaydederek, şunları kaydetti:

''Görevimizi yerine getirdik. Ekip olarak gittik. Federasyondaki bütün görüşmeleri, konuşmaları dinledik. Kişilerle temaslarımızı yaptık. Son derece de faydalı olduğunu umuyorum. Adaylardan bildiğiniz gibi bir tanesiyle bu sabah, seçimden önce karşılıklı yaptıkları görüşmelerle uzlaşmaya varmışlar. Ata Aksu Bey bu görevden feragat etmiş ve Sayın Yıldırım Demirören'le prensiplerde mutabık kaldıkları için de görevden çekilmiş. Bana bunu da bildirdiler. Hangi bazda ve ne sebeplerle adaylıktan çekildiğini sorguladığımda, doğrusunu isterseniz beni de mutlu eden cevaplar aldım. Sonra bu cevapların doğrulandığını da Sayın Yıldırım Demirören'den bizzat, bire bir dinledim. Biliyorsunuz Galatasaray'ın en baştan beri talep ettiği ve beklentileri Türkiye'nin milletlerarası standart ve normlara uygun bir spor faaliyeti içinde olması. Özelikle futbolda bugünkü sorunların Avrupa normlarına göre çözülmesi şeklindeydi. Buna dönük bir beklentimiz de vardı, endişelerimiz de buradan kaynaklanıyordu. Ama Ata Aksu Bey'in Yıldırım Bey ile yapmış olduğu görüşme sonucu bunu katiyetle bu bazda çözüleceğine dair bir teminat aldığını öğrendik. Sonra bunu bizzat Yıldırım Demirören'in de ağzından duyarak nispeten rahatladık.''

Yıldırım Demirören'in, ''22 Mart'taki UEFA toplantısına tertemiz gitmek istiyoruz. Bütün sorunlardan arınmış olarak gitmek istiyoruz'' şeklindeki sözlerini ise Aysal, ''Bunu kendisiyle yaptığımız görüşmede de, daha önemlisi oradaki bütün üyelerin önünde, 260 kişilik bir heyetin önünde bunu deklare etti. Kayıtlara da geçti. Bu bizim için büyük bir güvence. Biz bu durumun, bu saatten sonra hem takipçisi, hem de destekçisi olacağız. Galatasaray olarak bizim görevimiz bu gayelere, hedeflere varabilmek için gerekli önerileri yapmak ama aynı zamanda durumun takipçisi olarak, çok daha önemlisi destekçisi olmak, kolaylaştırmak. Yeni federasyon başkanımızı bu hedefleri gerçekleştirmekte sonuna kadar destekleyeceğiz'' dedi.

"Demirören'in oyumuzu ihtiyacı yoktu''

Ünal Aysal, ''Genel kurul saatlerinde ajanslara ve internet sitelerine haberler düşüyordu ve genelde şöyle haberlerin düştüğünü gördük: 'Galatasaraylı delegeler bu genel kurulda oy kullanmadılar' Bununla ilgili bir açıklama yapmak ister misiniz?'' şeklindeki soru üzerine ise, şu ifadeleri kullandı:

''Sayın Yıldırım Demirören'in bizim oyumuza ihtiyacı yoktu. O kendi projesi ve ekibiyle geldi. Kurulların kurulmasında ve yönetim kurulunun oluşmasında biz herhangi bir şekilde sorgulamadık ve fikrimiz alınmadı. Oy verebilmek için önce olaya müdahil olmak gerekiyordu. Ayrıca tekrar ediyorum, yeni başkanımızın bizim oyumuza ihtiyacı olmadığını da katiyetle tespit ettik. Her şey gayet güzel düzenlenmişti. Biz sadece izledik, notlarımızı aldık. Kendisine bu şartlara bağlı olarak da destek vaadinde bulunduk ve döndük.''

Aysal, Galatasaray'ın duruşunda değişiklik olmadığını kaydederek, ''Bilakis Galatasaray'ın ilk günden beri duruşu aynıydı, bugün de aynı. Bundan sonra da aynı olacak. Az önce ifade etmeye çalıştım. Bizim beklentimiz belli. Bu beklentilerin de takipçisi olacağımızı vurguladım. ama seçilen bir başkan var, güvenmek zorundayız ve bu beklentilerimizi karşılaması için de ona destek vermek zorundayız. Biz şahısların, kişilerin ya da müesseselerin hiçbir zaman karşısında değiliz. Hedeflerin yanındayız. Hedefleri tutturabilirsek zaten mutlu oluyoruz'' dedi.

Türkiye'nin 2020 Olimpiyat Oyunları ve Avrupa Futbol Şampiyonası'na adaylığının hatırlatılarak, ''Böylesine önemli projeleri düşünen bir ülke olarak, siz, futbol federasyonu her ne kadar özerk olsa da, olası bir tehlike altında ülkemiz futbolunun uluslararası arenada ceza almasına, ülkemizin, hükümetimizin izin vereceğini düşünüyor musunuz?'' şeklindeki soruyu ise Aysal, şöyle yanıtladı:

''İzin vermesinden ziyade hiçbir hükümetin, ya da federasyon gibi hiçbir özerk kuruluşun ülke menfaatlerine aykırı düşecek bir konuda bir tasarrufta bulunması zaten mümkün değil. Bu her şeyden önce suç sayılır. Kimsenin böyle bir şeye cesaret edeceğini zannetmiyorum, kimsenin aklından böyle bir şey geçireceğini de düşünmüyorum. Bunun için herkesin bu hedeflere varmak, Türkiye'nin menfaatleri neredeyse oraya doğru el birliğiyle, birbirini destekleyerek bu menfaatlerin gerçekleştirilmesine dönük çalışmaların sürdürülebileceğini tahmin ediyorum. Böyle olması gerektiğine inanıyorum. Onun için şu etapta böyle bir endişem yok.

Süre çok kısa. Şunu kabul edelim ki 22 Mart çok kısa bir süreç. Eğer burada hakikaten kanun ve kuralların tatbiki mümkün olabilirse, bunlar mümkün olursa süreç yeterli. Ama kanun ve kuralların dışında başka formüller aranırsa bu süreç yeterli değil. Onun için 22 Mart tarihinin belirtilmesi doğrusunu isterseniz ümit verici.''

AA

Özer: 9 puan kapanmayacak fark değil

Fenerbahçe'de orta saha oyuncusu Özer Hurmacı, Spor Toto Süper Lig'de lider Galatasaray ile aralarındaki 9 puanlık farkın kapanmayacak fark olmadığını kaydederek, ''İki yıl önce 9'da 9, geçen yıl ise 17'de 16 yapmıştık. Yani hiçbir şey bitmedi. Biz futbolcular başta olmak üzere, tüm camiamız buna inanırsa başarırız'' dedi.

Özer Hurmacı, Fenerbahçe Televizyonu'na yaptığı açıklamada, Gençlerbirliği maçının zorlu geçeceğini, iyi mücadele ederek bu karşılaşmayı kazanmak istediklerini söyledi.

Bu maçın kendileri için bir başlangıç olması gerektiğini söyleyen Özer Hurmacı, ''Gençlerbirliği karşısında zorlu bir mücadeleye çıkacağız. Bu ligin iyi takımlarından ve ne yaptığını bilen bir ekiple karşılaşacağız. Onlar son dönemde iyi bir çıkış içindeler ama bu maçı bizim de bir başlangıç olarak görmemiz gerekiyor. Bundan sonra rakibimizle puan farkını en aza indirerek Play off'a girmeliyiz. Gençlerbirliği kazanma serimizin başlangıcı olacak'' diye konuştu.

Takımın istenen performansı sahaya yansıtamadığını ama bunun geçici bir durum olduğunu kaydeden Özer Hurmacı, ''Bildiğiniz gibi iki yıl önce 9'da 9, geçen yıl ise 17'de 16 yapmıştık. Yani hiçbir şey bitmedi. 3 puanlık sistemde bu puan farkının kapanacağını herkes biliyor. Yeter ki biz inanalım. Biz futbolcular başta olmak üzere, tüm camiamız buna inanırsa başarırız. Biz daha önce de çok dağlar deldik, yine yaparız'' ifadelerini kullandı.

Takımda zaman zaman moral bozuklukları olduğunu, futbolda şike iddialarına yönelik dava sürecinin kendilerini de etkilediğini öne süren Özer Hurmacı, ''Sonuçta bizler de duygusal insanlarız ama Başkanımıza ve davada Fenerbahçe adına ismi geçen insanlara destek vermek için, tek bir yer var o da yeşil saha. Cevabı herkese burada vereceğiz. Ben ve tüm futbolcu ağabeylerim arkadaşlarım taşın altına elini koyup bu son periyotta herkes kendini biraz daha iterek, arkadaşı için bir adım daha atarak gerekirse tabiri caizse birbirimiz için kavga ederek bu zor günlerin üstesinden gelebiliriz. Biz beraber kavgaya girdiğimizde hiçbir kavgadan mağlup ayrılmayız'' dedi.

Fenerbahçe'nin Eskişehirspor'a deplasmanda yenildiği karşılaşmanın gecesinde eğlenmeye gittiği yönündeki iddialara değinen Hurmacı, şöyle konuştu:

''Arkadaşımın doğum günüydü. Birileri kendi kafasına göre bir şeyler yazmış. Maç gecesi, mağlup olduğumuz gece, çıkıp eğlenecek karaktere sahip değilim. Orada tamamen bir aile ortamı vardı. Dayım ve Volkan Konak vardı. Arkadaşımın doğum gününü kutladım o kadar. Açıkçası çok yıpranıyorum. Bu tarz şeylerle insanların kafasını karıştırmaya da gerek yok. Ben 3 yıldır buradayım. Bu tarz konularda çok dikkatli davranıyorum. Böyle konularla adımın ve kulübümün adının geçmesi beni üzüyor. Çok üzüldüm. Sahada oynayarak yapacağım güzel şeylerle insanların karşısında yer almak isterim. Böyle saçma sapan şeylerle değil. Fenerbahçe camiasına yakışmayacak hareketlerde bulunmam. Bu tarz haberleri abartıp, yalan katıp bizi yıpratmaya çalışanlara inanmayın. Ben bu formanın ağırlığını biliyorum.''

Abdullah Avcı ile ilk idman



Teknik Direktör Abdullah Avcı gözetiminde Bursa Atatürk Stadı'nda yapılan antrenman, saat 19.20'de yağmur altında başladı.

Önemli bir kısmı ilk kez A Milli Takım forması giyecek oyuncuların antrenmanda, neşeli ve istekli oldukları gözlendi.

Isınma koşularıyla başlayan antrenmanın, ilk yarım saati basına açık gerçekleştirilecek.

Arjantin-Uruguay 2030 için harekete geçiyor



2030 Dünya Futbol Şampiyonası'nı ortaklaşa düzenlemek isteyen Arjantin ve Uruguay, adaylık filmlerini Budapeşte'de gösterecek.

Uruguay Futbol Federasyonu Başkanı Sebastian Bauza, Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği'nin (FIFA) bu yılın Mayıs ayında Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de gerçekleştireceği kongreye katılarak, adaylık filmlerini FIFA yetkilileri ile dünya kamuoyuna duyuracaklarını açıkladı.

Başkan Sebastian Bauza, hem Uruguay hem de Arjantin hükümetlerinin şampiyonayı düzenlemeleri için her iki federasyona da tam destek verdiklerini, öte yandan FIFA Başkanı Joseph Blatter'in de desteğini aldıklarını kaydetti. Dünya Futbol Şampiyonası finallerine 2014 yılında Brezilya, 2018 yılında Rusya ve 2022 yılında ise Katar'ın ev sahipliği yapması kesinleşmiş, ancak FIFA bu tarihlerden sonra şampiyona programı yapmamıştı.

Gaziantepspor Demirören'i kutladı



Gaziantepspor Kulübü'nün resmi internet sitesinde yer alan açıklamada, ''Bugün gerçekleştirilen olağanüstü genel kurulda TFF başkanlığına seçilen Yıldırım Demirören ve yönetimini kutlar, yeni görevlerinin Türk futboluna hayırlı olması dileklerimle başarılar dilerim'' denildi.
 

Gökhan Töre'den iyi haber!



Hamburger SV'nin teknik direktörü Thorsten Fink, Gökhan'ın antrenmanda tüm çalışmalara katılacağını, ancak antrenman dozunun iyi bir şekilde ayarlanması gerektiğini belirtti.

Sezonun devre arasında takımın İspanya'da yaptığı kampta sakatlanan Gökhan, sezonun ilk yarısında gösterdiği performansla dikkat çekmişti.

Hamburger SV'nin, 2014 yılına kadar sözleşmesi olan Gökhan'ın sözleşme süresini uzatmak için gelecek ay oyuncu ile görüşeceği bildirildi.

Eskişehirspor'da moraller yerinde!



Kırmızı siyahlı takım, Fenerbahçe maçının ardından verilen 1 günlük izin sonrası tesislerde ilk antrenmanını gerçekleştirdi. Yaklaşık 80 dakika süren antrenmanda, rejenerasyon bölümünden sonra koordinasyon ve çabukluk çalışmaları yapıldı.

Çalışmalara Fenerbahçe maçından sakatlanan Erkan Zengin katılmadı, Hürriyet Gücer ve Bülent Ertuğrul takımdan ayrı koşu yaptı.

Orduspor'dan, Demirören'e kutlama



Kulüpten yapılan yazılı açıklamada, TFF'nin yapılan olağanüstü genel kurulunda Yıldırım Demirören'in TFF başkanlığına seçildiği hatırlatılarak şöyle denildi:

''Yapılan olağanüstü genel kurulda Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı'na seçilen sayın Yıldırım Demirören'i ve birlikte göreve gelen tüm yönetim kurulu üyelerini kutlarız. Çıktıkları yolda kendisine ve arkadaşlarına başarılar dileriz.''

Gökhan Taştimur yeniden Olin Edirne'de!



Olin Edirne, antrenör Gökhan Taştimur ile yeniden anlaştı.
Olin Edirne'den yapılan yazılı açıklamada, Olin Edirne'nin Beko Basketbol Ligi'ne yükselmesinde ve geçen sezon alınan başarılı sonuçlarda söz sahibi olan ve 3 ay önce çeşitli nedenlerden dolayı karşılıklı anlaşılarak ayrılan antrenör Gökhan Taştimur ile yeniden anlaşma sağlandığı bildirildi.
Olin Edirne ile 2.5 yılık anlaşma yapan Gökhan Taştimur, Olin Yönetim Kurulu tarafından başantrenörlük görevine getirildi.
Bu arada Olin Edirne, karşılıklı anlaştığı koordinatör Ali Burgul ve başantrenör Erdem Can ile de yollarını ayırdı.

Orduspor'da Mersin mesaisi başladı



Durugöl Tesisleri'nde, yardımcı antrenör Jose Carlos gözetiminde 20 dakikası basına açık gerçekleştirilen antrenmana, sakatlığı bulunan Hasan Kabze ile tedavisi için İstanbul'a giden Yalçın Ayhan katılmazken, sakatlığı devam eden Onur Tuncer ile Abdulkadir Kayalı takımdan ayrı çalıştı.
Antrenmanda oyuncular düz koşu sonrasında kondisyon çalışması yaptı.
Antrenman sırasında basın mensuplarında açıklamada bulunan Sportif Direktör Arhan Akün, Orduspor'un oyun olarak bütün takımlarla kafa kafaya mücadele ettiğini söyledi.
Kayserispor karşısında alınan 3 puanın kendileri için çok önemli olduğunu ifade eden Akün, şunları kaydetti:
''Kayserispor, oturmuş kadrosu ile yıllardır Süper Lig'de yer alan ve üstüne koyarak devam eden bir takım. Biz de takımımızı bu sene kurduk. Zor bir maç olacağını biliyorduk. Golü bulduktan sonra kazanacağımıza inandık. Güzel bir 3 puan aldığımızı düşünüyorum'' diye konuştu.
Geride kalan 6 maçtan 5'ini üst sıralarda bulunan takımlarla oynayacaklarını hatırlatan Akün, ''Oyun olarak bir sıkıntımız yok. Zaten bütün takımlarla kafa kafaya oynuyoruz. Skor olarak kaybettiğimiz maçlarda da rakiplerimizle kafa kafaya mücadele ediyoruz. İnanıyorum ki kalan maçlarımızı da kazanacağız'' dedi.
Akün, kulüp olarak emin adımlarla ilerlediklerini ve ilk 8'i zorlayacaklarını sözlerine ekledi.
Karadeniz ekibi, yarın yapacağı tek antrenman ile Mersin İdman Yurdu maçının hazırlıklarına devam edecek.

Sow Premier Lig'e Gitmek İstiyor



Fransa'da bir televizyon kanalına konuşan Senegalli golcü, Lille'den kendi isteğiyle ayrılmadığını belirterek “Herkes benim Lille'de kalmak istediğimi biliyordu. Lille'de daha fazla oynamak istiyordum. Eğer benim kalmamı isteseydiler Fenerbahçe ile görüşmezlerdi. Ama futbolda böyle şeyler oluyor. İnşallah yakında Premier Lig'e gideceğim” dedi.

Hatırlanacağı gibi devre arası transfer döneminde Moussa Sow'la Premier Lig ekiplerinden Liverpool ciddi olarak ilgilenmiş ancak Liverpool ile Fenerbahçe arasında yaşanan transfer çekişmesinde galip çıkan taraf sarı-lacivertliler olmuştu.

Ernst, Quaresma'ya Sert Çıktı



SüperLig’de G.Saray-Beşiktaş karşılaşmasının sonunda soyunma odasında sinirler gerildi...

Karşılaşmada Beşiktaş’ın Alman futbolcusu Fabian Ernst rakip Galatasaray’ın kontrataklarında duyarsız kalan ve baskı yapmayan Quaresma’yı önce sözlü, ardından işaretle uyarması futbolcular arasında gerginliğe yol açtı.

Beşiktaş’ta özellikle son haftalarda Quaresma’nın isteksiz davranışlarından öfkelenen Ernst maç içinde saha kenarına gelerek Carvalhal’e “Quaresma’ya bir şey söyle. Bağırmaktan boğazım yırtılacak. Umursamaz hareketlerini bıraksın ya da oyundan al” dedi.

Q7, Ernst’in eleştirilerine cevap vermedi
Soyunma odasında da Q7’ye sert çıkan Alman oyuncu “Saha içinde bağırıyorum anlamıyorsun. Neredeyse küfür edecektim. Kendimi zor tuttum. Bırak koşmayı, yürü de takıma katkın olsun. Takım arkadaşlarına yazık değil mi” dediği iddia edildi.

Quaresma’nın ise Alman futbolcuya hiç bir şey söylemeden duşlara gittiği öğrenildi. Beşiktaşlı genç futbolcuların da Ernst’e hak vererek, Carvalhal’e “Hocam Quaresma bizim için değil; hiç olmazsa kendisi için bir şey yapsın. Rakibe müdahale etsin, koşmuyor. Ayağına top gelince oynuyor. Bizleri de oyundan düşürüyor. Onunla konuşun” diyerek şikayet ettikleri ifade edildi.

Carvalhal, Tayfur Havutçu’ya dert yandı
Takımın zor günler geçirdiğini ifade eden Carvalhal ise genel direktör Tayfur Havutçu’ya dert yanarak “Futbolcuları stres bastı. Braga ile zorlu maç yaptık ve dinlenmeden Galatasaray maçına çıktık. Futbolcularım yoğun maç trafiği yüzünden strese girdiler. Beşiktaş tarihinin en başarılı dönemini yaşıyoruz. UEFA, Türkiye Kupası ve Süper Lig’de mücadele ediyoruz. Böyle giderse işimiz çok zor. Futbolcuların birbirine düşmesine istemiyorum” ifadesini kullandı.


Zokora Bıraktığını Açıkladı



Bordo-mavililerin sezon başında İspanya'nın Sevilla Kulübü'nden kadrosuna kattığı 'Maestro' lakaplı oyuncu, kulübün internet sitesinden yayımlanan açıklamasıyla milli takımdaki görevini bıraktığını bildirdi.

Zokora, 10 yılı aşkın süredir ülkesi Fildişi Sahilleri'nin milli takım formasını giydiğini belirttiği açıklamasında, şu ifadelere yer verdi:

''Bu formayla 2 Dünya Kupası ve 2'sinde final oynama şansı elde ettiğim 5 Afrika Uluslar Kupası deneyimi yaşadım. Ancak ne yazık ki bu deneyimlerde kupa kazanma şansına erişemedim. Yaşadığım bu durumu Tanrı'nın bir takdiri olarak görüyor, bugüne dek ortaya koyduğum emek ve gayretten onur duyuyorum. En büyük temennim elde edemediğim zafer ve sevinçlerin benden sonra yerimi alacak arkadaşlarım tarafından yaşanmasıdır.

Yürüdüğüm bu uzun yol boyunca bana destek olan ve tarifi güç mutluluklar yaşatan başkanlarıma, hocalarıma, federasyonuma ve takım arkadaşlarıma teşekkürü borç biliyor, oyuncusu olmaktan şeref duyduğum Fildişi Sahilleri Milli Takımı'ndaki görevimi 28 Şubat 2012 tarihi itibariyle noktalıyorum.''

Galatasaray Küllerinden Doğdu



Ezeli rakiplerinden Beşiktaş'ı derbi maçta 3-2 yenerek Spor Toto Süper Lig'in zirvesindeki yerini daha da sağlamlaştıran ve en yakın rakibi Fenerbahçe'yle puan farkını 9'a yükselten sarı-kırmızılı takım, tarihinin en kötü sezonlarından biri olan geçen sezonu puan olarak adeta ikiye katladı.

Toplam 3 teknik adamla çalışılan 2010-2011 sezonunun 28. haftasını 33 puanla, düşme hattının hemen üzerinde 14. sırada geçen Galatasaray, Fatih Terim yönetiminde bu sezonki performansıyla geçen sezondan 30 puan fazla toplarken, normal sezonun tamamlanmasına 6 hafta kala zirvede tartışmasız üstünlüğünü ilan etti.

Savunmada son 4 sezonun en iyisi
Galatasaray'ın bu sezon savunmada ortaya koyduğu performans ve yenen goller, son 4 sezonun en iyisi olarak dikkati çekti.

Bu sezon geride kalan 28 maçta kalesinde 21 gole engel olamayan sarı-kırmızılı takımın bu performansı, ancak 5 yıl önceki 2007-2008 sezonunda 20 golle geçilen 28. haftanın gerisinde kaldı.

Sarı-kırmızılılar, 28. haftalar itibariyle geçen sezon 38, 2009-2010 sezonunda 29 ve 2008-2009 sezonunda ise 32 gol yemişti.

Galatasaray'ın bu savunma performansında, kaleci Fernando Muslera ile savunma bloğunun uyumlu futbolu etkili oldu.

Son 6 sezonun en yüksek gol ve puanına ulaştı
''Cim-bom''un bu sezon 28. hafta itibariyle ulaştığı 54 gol ve 63 puanlık performans, son 6 sezonun en iyi rakamları oldu.

Sarı-kırmızılılar, bu sezon rakip ağları 54 kez havalandırıp, en yakın rakibinin 9 puan önünde 63 puan elde ederken, 28. haftalar itibariyle bu rakamlar, ancak 2005-2006 sezonundaki 66 gol ve 68 puana geçildi.

Zirvede 12 yıl sonra büyük fark
Sarı-kırmızılı ekibin zirve yarışında elde ettiği puan farkı, son 12 sezonda yakaladığı en yüksek fark olarak da kayıtlara geçti.

Normal sezonun bitimine 6 hafta kala 63 puan elde edip, ikinci sıradaki Fenerbahçe'nin (54) 9 puan önünde yer alan Galatasaray, yine Fatih Terim'in teknik direktör olduğu 1999-2000 sezonundan beri lig lideri olarak böyle bir fark yakalayamamıştı.

''Cim-bom'', 1999-2000 sezonunun 25. haftasında 66 puanla lider durumda bulunurken, 55 puanla ikinci sıradaki Beşiktaş'ın 11 puan önünde yer almıştı.

Avcı: Tuncay da 30 Yaşında Ama...



Milli takımın Bursa'da konakladığı otelde basının karşısına çıkan Avcı şunları söyledi:

Görevimiz süremiz sürecinde A, Ümit ve Genç Milli Takımları tek çatı altında topladık. Futbol Gelişim Merkezi ile birlikte uyumlu bir şekilde çalışmalarımız devam ediyor. Saha içinde arzulu, iştahlı bir takım oluşturmak istiyoruz.

"7 HAZIRLIK MAÇI YAPACAĞIZ"
Almanya'da 3 önemli kulübün altyapılarını inceledik. Löw ile toplantı yaptık. Kamuoyunun beklentilerine cevap verecek bir takım oluşturma çabasında olacağız. Mayıs'ın 20'sinden Haziran'ın 5'ine kadar 7 tane hazırlık maçı oynayacağız. Grup birinciliği hedefimi kimseye gaz vermek için değil, inandığım için açıkladım. Ben oyuncularıma çok güvendiğim için böyle bir açıklama yaptım. Turnuva takımı olabilmek için altyapılarımızı iyi organize etmemiz gerekiyor. Sadece bir hazırlık maçı yapıyoruz. Tuncay Şanlı da 30 yaşında takımında daha fazla süre alıyor. Kendisi bir değerdir. Milli Takım kapısı herkese açıktır. Buraya çağırdığımız yeni oyuncular, burayı hak ederek gelmiştir. Zorlu bir gruptayız. İyi motivasyon ve takım ruhu ile başarılı olmaya çalışacağız.

"MADRİD'DE OYNAMASI BİLE YETERLİ"
Tüm arkadaşlarımla bütün mesaimizi yeniden yapılanma için harcıyoruz. Nuri Şahin önemli bir oyuncu. 17 yaşında milli takımlarda oynamaya başladı. Şu anda Real Madrid'de olması bile önemli olması için yeterli. Rekabet ortamında ona ihtiyacımız var. Ama öncelikle takım olmamız gerekiyor. Yoksa Nuri'ye de ihtiyacımız olacaktır. Hamit Altıntop ile ilgili bir sıkıntımız yok. İlerleyen dönemde bizimle birlikte olacak. Ekip arkadaşlarım, elemelerdeki rakiplerimizi yarınki maçlarda takip edecek. Savunmamız ortasında seçeneğimiz fazla. Kanatlar için arayış sürüyor. Yaptığım işin manevi hazzını yaşıyorum, üzerimdeki baskıya razıyım. Mesleki anlamda verdiğim karar benim için doğruysa söylenenlerin önemi yok.

Futbolcular Kenetlendi: Yaptık Yine Yaparız



Geçen yıl takımın ikinci yarıda sergilediği büyük performansta büyük rol oynayan Volkan Demirel, Emre, Gökhan Gönül gibi oyuncuların bire bir toplantılara başladığı öğrenildi. Teknik direktör Aykut Kocaman’ın Eskişehir yenilgisi sonrasında söylediği “Bu kalitede bir takım, teknik direktörsüz sahaya çıksa 4 deplasmandan 0 puanla ayrılmamalı” sözüne hak veren oyuncuların, “Hoca haklı beyler. Ona karşı da çok mahcup duruma düştük” dediği öğrenildi.

SON GÜLEN İYİ GÜLER
Gençlerbirliği maçının hazırlıklarına bugünden itibaren başlayacak olan ekipte Volkan ve Emre, arkadaşlarını şu sözlerle motive etti: Biz, Galatasaray’ın 9 puan gerisinde kalacak bir takım değiliz. Bunu hepimiz biliyoruz. Ancak 9 puanlık fark, bizim için özel bir anlam ifade ediyor. Geçen yıl Trabzonspor’un 9 puan gerisinden gelip şampiyonluğa ulaşmıştık. Bunu geçen yıl yaptık, yine yaparız. Play-off öncesi puanların ikiye bölüneceğini unutmayalım. Play-off’ta da derbilerdeki üstünlüğümüzü kullanarak şampiyon oluruz. Son güler iyi güler” ifadelerini kullandı.


Erhan Önal Hala Hastanede



Arkadaşları ile halı saha maçına giden Milli Takım’ın ve Galatasaray’ın eski yıldızlarından Erhan Önal, aniden beyin kanaması geçirmiş ve Haydarpaşa Hastanesi’nde yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınmıştı.

NE OLMUŞTU?

Erhan Önal'ın Galatasaray’da birlikte forma giydiği eski takım arkadaşlarından Ayhan Akbin, arkadaşının yaşadığı rahatsızlığı hurriyet.com.tr'ye şöyle anlatmıştı: ’Erhan maç için sahaya geliyor. Hazırlanırken aniden yere yığılıyor.. Hemen orada bulunanlar tarafından Haydarpaşa Hastanesi’ne kaldırılıyor.. Doktorlar beyin kanaması geçirdiğini tespit ediyorlar.. Bize söylenen, durumunun ciddi olduğu.. Allah’tan ümit kesilmez.. Umutla iyileşmesini bekliyoruz..’’

GATA'DA TEDAVİ GÖRÜYOR

Erhan Önal, hayati tehlikeyi atlattı. Sağlık durumu da her geçen gün iyiye gidiyor ancak rahatsızlığı nedeniyle Ankara GATA'da fizik tedavi görmeye devam ediyor.

ERHAN ÖNAL KİMDİR?


Münih Türk Gücü'nde futbol hayatına başlayan Erhan Önal Bundesliga’nın ilk Türk oyuncusu oldu. Bayern Münih takımında oynayan Erhan Önal 1983 yılında Fenerbahçe'ye transfer oldu. Ancak 1983-84 sezonunda inişli çıkışlı bir performans gösteren sarı-lacivertli takimda uyum sorunu yaşayan Önal, Belçika'ya döndüyse de 1985'te büyük başarılara imza atacağı Galatasaray'a transfer oldu. Galatasaray'da futbol oynarken sakalları yüzünden Papaz lakabı takılan 54 yaşındaki oyuncu futbolcu bıraktıktan sonra menejerlik yapmaya başladı.

Serdal Adalı: Başkan Olsam 5 Yıl Yatarım



Beşiktaş'ta Yıldırım Demirören'den boşalan başkanlık koltuğuna oturacak adaylardan biri olan Serdal Adalı, çarpıcı bir benzetme yaptı.

Fotomaç'ın haberine göre, dün yapılan TFF seçimlerinde misafirlerin ağırlıklı bölümünün Beşiktaşlı olması dikkat çekerken, camianın önemli isimlerinden Fahrettin Curoğlu, konuyla ilgili olarak, "Serdal (Adalı) kardeşim başta olmak üzere adaylar çıkacaktır. Çıkması da iyi olur. Eğer Adalı aday olursa oyumu veririm" yorumunu yaptı.

HEVESiM KIRILDI
Yönetimde yer alan birçok isim de benzer yorumlar yaparken, Serdal Adalı ise konuyla ilgili olarak önce bir latifede bulunarak, "Asbaşkanlık yaptım 5 ay yattım. Herhalde başkanlık yaparsam 5 yıl yatarım!" dedi. Son yaşanan sürecin hevesini kırdığını vurgulayan Adalı şöyle devam etti: "1-1.5 sene önce biri bana 'Beşiktaş'a başkan olacaksın' dese takla atardım. Şimdi kararsızım. Yine de süreci bekleyelim, neler olacak görelim."

Lig Seneye 22 Takım ile Oynanacak



Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören ve yönetim kurulunun, yeni dönemde Süper Lig takımlarına sürpriz yapacağı açıklandı. Mehmet Ali Aydınlar’ın döneminde UEFA ile yapılan görüşmelerin ardından harekete geçen Başkan Yıldırım Demirören, ilk olarak UEFA Başkanı ve yönetimi ile yaptığı temaslar doğrultusunda Türk futbolunun bu sezon yaşadığı şike ve teşvik olayından dolayı ağır yaptırımlardan vazgeçirmeye çalışıyor. Demirören, Başkent’te kulüp başkanları ve delegeler ile yaptığı toplantıdaki açıklamaları yüreklere su serpti.

Demirören’in yaptığı görüşme sonrası, bu sezon küme düşmenin kaldırılması ve yeni sezonda Süper Lig’in 22 takımla oynanması konusunda UEFA ve FIFA yetkililerini ikna ettiği iddia edildi.

Yargıyı bekleyecekler
Yıldırım Demirören’in yeni dönemde Süper Lig’de küme düşmenin olmayacağı, Bank Asya’dan ise 3 takımın alınacağını ve açtığı davayı kazanan Ankaraspor’un, Süper Lig’e alınmasının kesinleştiği vurgulandı. Böylelikle Süper Lig’in 22 takımla ve play-off sistemi ile oynanacağı belirtildi. Ayrıca federasyonun 22 takımlı Süper Lig’i iki gruba bölüneceği de gelen haberler arasında.

Öte yandan Trabzonspor’un geçen sezonun lig kupasının Fenerbahçe’den alınıp, kendilerine verilmesi isteği için Yıldırım Demirören’in, yargı kararını bekleyeceği ve mahkeme aşaması karar vereceği öğrenildi.

59’da iki grup vardı
Türkiye 1. Futbol Ligi şimdiki adıyla Süper Lig’in başlangıç tarihi 1959 olarak kabul edilir. 1959 yılında düzenlenen Türkiye 1. Futbol Ligi’nin ilk sezonunda maçlar, 8’er takımdan oluşan Beyaz ve Kırmızı adlı iki grupta oynandı. O tarihteki statü uyarınca beyaz grubun lideri Fenerbahçe ile kırmızı grubun lideri Galatasaray finalde karşılaştı. İlk maçı Galatasaray 1-0, ikinci maçı ise Fenerbahçe 4-0 kazanınca, Türkiye 1. futbol Ligi’nin ilk şampiyonu Fenerbahçe oldu. Bu sezondan sonra ise grup sistemi kaldırıldı ve Türkiye 1. Ligi bugünkü statüsü ile oynanmaya başlandı. Hürriyet

Olay Haberler

olayhaberler.com

Diğer Haberler

Spor

Copyright © 2012. Fiber Haber - All Rights Reserved. Blogger tarafından desteklenmektedir.
 
Copyright © 2012. Fiber Haber - Tüm Hakları Saklıdır
Powered by Blogger | Sitemap | Ping | Olay Haber | Spor