Son Dakika :
ilişki etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ilişki etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kadınlar Ne Söylemek İstiyor?

Gönderen: Maykıl on 24 Şubat 2012 Cuma | 05:15



Konuşmamız gerekiyor = Şikayetlerim var.

Sen... çok erkeksisin... = Traş olman gerekiyor ve çok terliyorsun.

Bu akşam çok naziksin = Sen sadece seks mi düşünürsün?

İhtiyacımız var = Ben istiyorum

Bu senin kararın = Doğru karar apaçık görünüyor ama...

Ne istersen yap = Sonra nasıl olsa ödetirim onu sana.

Konuşmamız gerekiyor = Şikayetlerim var.

Sen... çok erkeksisin... = Traş olman gerekiyor ve çok terliyorsun.

Bu akşam çok naziksin = Sen sadece seks mi düşünürsün?

Hayır ben duygusal bir dönemde değilim, saldırgan da değilim! = Adet dönemim.

Bu mutfak çok kullanışsız = Yeni bir ev istiyorum.

Yeni perdeler istiyorum = Ve halılar ve mobilya ve duvar kağıdı...

Düğün ayakkabısı almamız lazım
= Diğer 40 çift istediğim beyaz tonunda değil.

Resmi şuraya as = Hayır, oraya demek istedim.

Bir ses duydum sanki
= Sanırım uyudun.

Beni seviyor musun? = Pahalı bir şeyler isteyeceğim.

Beni ne kadar seviyorsun?
= Bugün senin hoşlanmayacağın bir şey yaptım.

Bir dakika içinde hazırım = Ayakkabılarını çıkart ve TV'de güzel bir maç bul, benim işim uzun.

Popom büyük mü? = Bana güzel olduğumu söyle.

İletişim kurmayı öğrenemedin = Beni onayla.

Evet = Hayır

Hayır = Hayır

Belki = Hayır

Üzgünüm = Üzgün olmalısın

Bu tariften hoşlandın mı? = Hoşlansan da hoşlanmasan da alışmak zorundasın. Ben böyle pişiriyorum.

Bağırmıyorum! = Evet bağırıyorum, çünkü bu konu çok önemli!

Bütün alacağımız bir adet çorba kasesi! = Biraz kozmetik ve makyaj malzemesi, birkaç ayakkabı almak istiyorum. Birkaç model cüzdan, yatak odası için geçen gün gördüğüm saten çarşafları almayı düşünüyorum. Umarım kredi kartın yanındadır!

Sadık Olmasını Sağlayacak Öneriler



ONU ÖZEL BİR STİLDE UYANDIRIN!

Sabah erken saatlerde (tercihen 5 ile 6 arasında) bir erkeğin vücudundaki testosteron hormonu en yüksek seviyede bulunuyor. Bundan faydalanmak için saatinizi daha erkene kurarak işe koyulabilirsiniz!

Bu işten siz de karlı çıkacaksınız çünkü hormonları en üst noktada olacağı için her zamankinden istekli olacak. Böylece sizi yüksek seviyedeki testosteronlarıyla bağdaştırmaya alışacaktır.

MUHTEŞEM OLDUĞUNU SIK SIK VURGULAYIN

Erkeğinize ne kadar muhteşem olduğunu söylediğiniz, her seferde, içindeki mağara adamı göğsünü yumruklamaya başlıyor! Ürolog Ron Kuhn, bir erkeğin egosunu artıracak iltifatların testosteron seviyesini artıracağını söylüyor.

Ofiste önemli bir iş başardığında, size yemek hazırladığında veya yeni aldığı pantolon içinde harika gözüktüğünde bunu ona söyleyin. Övgü dolu birkaç kelime, size olan hislerini de etkiler.

BAŞKA BİR ERKEKLE FLÖRT EDİN

Rekabet, erkeksi hormonlarında belirgin miktarda artış sağlar. Atletlerin testosterona ihtiyaç duymasının sebebi belki de budur. Love "Bir erkek başka bir erkekten çok ilginizi çektiğini hissettiğinde, testosteron miktarı artar" diyor.

Bir dahaki sefere bilgece kulübüne birlikte gittiğinizde, içkileri sizin ısmarlayacağınızı söyleyerek gece programın yapın. Sonra barmenle veya içkisinin gelmesini bekleyen bir erkekle biraz, flörtleşin. Sevgilinizin yanına döndüğünüzde tüm o erkekler arasından onu seçtiğinizi hatırlayacak ve büyük bir başarıya imza attığını düşünecektir.

ONU ARA SIRA MERAKTA BIRAKIN


Yeni bir şeyler yapmak onun beynindeki dopamin seviyesini artıracaktır. Dopamin de, tıpkı testosteron gibi, erkeğinizi heyecanlandırır. (Hatta diğerine göre romantik zevklerle daha çok bağlantılı olduğunu söyleyebiliriz.) Sizinleyken vücudu ne kadar çok dopaminle dolarsa, aşkıda o kadar artacaktır.

Haftalık olarak birlikte yapabileceğiniz taze aktiviteler yaratmaya çalışın. Bir cumartesi günü dikkatini çekmek için seksi bir iç çamaşırı giyin. Bir sonraki cumartesi iPhone'unuzla bir film çekmeyi önerin. Bu, istediğiniz herhangi bir şey veya ikinizi sevişirken gösteren bir video olabilir. Bu sayede çift olarak yakınlaşacaksınız.

Erkeklerin Saçma Buldukları Kadınsı Detaylar



Bol çizmeler

Siz istediğiniz kadar moda olduğunu söyleyin, ama bu çizmeleri giydiğinizde babaannenizin sarkmış cildini ayağınıza geçirdiğinizi düşünebiliyor.

Süslü aynalar

Duvara poker oynayan köpeklerin resmini asmak yerine güneş motifli metal bir ayna asmak istemenizi garip karşıladığını bilin.

Vazolar

Evinizdeki yüzlerce değişik şekil ve ebattaki vazoyu doldurma fikri bile ceplerindeki akrebi devreye sokmaya yetiyor.

Büyük mücevherler


İri pırlanta merakınız olması başka bir şey ama X-ray cihazından geçtiğiniz zaman öten, yeni doğmuş bir bebek ağırlığındaki kolyelerinizi çok da sevmiyorlar.

Süslü Yastıklar


Hem el sürmesine izin vermiyorsunuz hem de en yakın arkadaşınız yatıya geldiğinde yastık savaşı yapmıyorsunuz. O da bunların işlevini bir türlü çözemiyor.

Bol elbiseler

Patates çuvalına benzeyen bir elbise satın alıyorsunuz. Ardından da, ondan sizi tahrik etmesini bekliyorsunuz ve tabii bu, pek içinden gelmiyor...

Pazen Pijamalar


Bunlar ancak bir çelik fabrikası kadar kadınsı görünüyorlar. Bırakın da sevgiliniz sizi ısıtsın!

Banyodaki tartı

Hiç kullanmıyorsunuz ve bir de musluğun altında tozlanıyor, üzerinde dökülen saçlarınız toplanıyor ve sizin pasaklı olduğunuzu düşünmesine sebep oluyorlar.

Dolgu topuklu ayakkabılar

Kimseyi kandıramazsınız; boyunuz o kadar uzun değil!

Yakın arkadaşlarınıza teşekkür etmek için yazdığınız kartlar

Onlara zaten teşekkür ettiniz. Bir kere daha etmek istiyorsanız, telefonu kullanmanızı mantıklı buluyorlar.

Ufacık çantalar
Cüzdanınızı, anahtarlarınızı, cep telefonuzu veya makyaj fırçanızı taşımak istemiyorlar. Hiçbir işe yaramayan çantayı siz seçtiniz.

Kirpik Kıvırıcı

Eski çağlardan kalma bir işkence aletine benzettikleri oluyor. Hem zaten kirpikleriniz yeterince kıvrık değil mi?

Kutular dolusu kart
Senelerdir görüşmediğiniz ve yüzlerce kişiden gelmiş olan kartlar gibi işe yaramayan her şeyi biriktirmenize sinir oluyorlar.

Ten rengi iç çamaşırları

Beyaz pantolonun içine sadece bunları giyebiliyor olmanızı anlasalar da sizi bunların içinde görünce hareket etmeye başlayan vitrin mankenlerine benzetiyorlar.

Kaseler

Mısır gevreği, dondurma, salata ya da sadece dekoratif amaçlı kullanmak üzere farklı kaseleriniz olduğunu ve onları ayırt etmelerini bekleyemezsiniz.

Ayak Kremi

Elinize veya yüzünüze kullandığınız kremler, ayaklarınıza da iyi gelmiyor mu?

Erkeklerin Sinir Oldukları



Erkekler her şeyden önce kadının kadınsılığını, yumuşaklığını önemsiyorlar. Kesinlikle erkekleşmiş kadınlardan hoşlanmıyorlar.

Erkeklerin fikir birliği etmişçesine karşı çıktıkları bir başka nokta ise kadınlar tarafından "yolunacak kaz" yerine konulmaları. İşte buna kesinlikle dayanamıyorlar.

Bu arada erkekler dünyasında aşırı makyajlı, aşırı takılı kadınlar da out!

Halter, güreş, boks gibi erkek sporları ile uğraşan kadınlar da beğenilmiyor.

Çelişkili gibi görünse de erkekler ezik, fedakâr kadınlardan hoşlanmıyorlar. Otoriter kadın da erkekler dünyasında prim yapmıyor.

Sarhoş kadınlar onlar için çekilmez. Ölçüyü kaçırmamak onlar için önemli bir ölçü!

Giydiğini yakıştırmayan kadınlar da itici bulunuyor.

Her alanda kendileri ile yarışan kadınlar da erkeklerin dayanamadıklarından...

Rüküş tabir edilen çorabı kaçık, eteği sökük kadınlara pek şans vermiyorlar.

İlginçtir, kadınlar tarafından dağınıklıkla suçlanan erkekler de dağınık kadınlardan hoşlanmıyor.

Koku, erkeklerin en fazla takıldıkları konulardan biri. Nefis kokan kadınlara bayılan erkekler, kötü kokan kadınları itici buluyorlar.

Aşırı sinirlenip bağıran çağıran kadınlar da ilgi görmüyor.

Erkekler, yanlarındaki kadının başka erkeğe ilgi göstermesine ise hiç mi hiç katlanamıyorlar.

Kendi uğraşlarını küçümseyen kadınlara da erkekle tepki duyuyor.

Erkeklerin kusurlarını ve hatalarını sık sık gündeme getiren kadınlar karınlarını ağrıtıyor!

Sürekli alışveriş yapan kadınların da pek tutulmadığını söyleyelim.

Erkekleri dedektif gibi takip eden kadınlar da erkekleri çıldırtıyor.

Kadın hakları savunucuları ise herkesçe malum erkeklerin en dayanamadıklarından

Kendilerini babaları, erkek kardeşleri ya da eski sevgilileri ile kıyaslayan kadınlara pek sıcak bakmıyorlar.

Aşırı kıskanç kadınlar da erkeklerin tüylerini diken diken ediyor.

Soğuk kadınlar da erkekleri buz gibi soğutuyor.

Paralarının hesabının sorulması yine erkeklerin dayanamadıklarından...

Erkeklerin en sinir olduğu davranışlarının başında da kadınların ufacık şeyleri abartmaları geliyor.

Kadınların en küçük olaylarda bile hemen gözyaşlarına boğulmaları erkekler tarafından tehlikeli silahlardan biri sayılıyor.

Kadınların giyimleri, makyajları ve saçları ile uğraşmaları da erkeklerin anlam veremediklerinden...

Uzun tırnaklar genellikle erkeklerin çok hoşlanmadıkları kadın süslerinden biri.

Çapkınlık kesinlikle erkeklerin tekelinde kalması gereken bir özellik olarak algılanırken, çapkın kadınlardan erkekler ciddi biçimde korkuyorlar.

İlişkileri Baştan Çözün



İlk tanışma anına dikkat!

İster onu görür görmez aşka tutulun, ister kendinizi zamanla kaptırın, her iki durumda da onunla ilk kez tokalaştığınızda ya da ilk kez merhabalaştığınızda anlık bir hissiniz olmuştur. Arkadaşlıklarda bile bazen birine hemen kanımız ısınır, kimilerine karşı ise sebebi belirsiz bir uzaklık, soğukluk hissederiz. Eğer bu ilk hissinizi anımsarsanız; ilişkinin seyrinde de güzel günlerin sizi bekleyip beklemediğini, sizi iyi hissettiren biriyle mi yoksa tekinsiz hisler doğuran bir erkekle mi yakınlaştığınızı anlayabilirsiniz.

İlk sinir olduğunuz özelliğine dikkat!
Hesabı size mi ödetti? Son anda randevuyu mu iptal etti? Sizi yeterince dikkatle dinlemedi mi? Aşırı kıskançlık mı yaptı? İlk günlerde ya da ilişki öncesi dönemde ilk sinir olduğunuz tavrını görmezden gelmeyin. Heyecanın sarhoşluğu ile bunları geçiştirebilirsiniz ya da onun zamanla değişeceğini düşünebilirsiniz. Ancak yine de yaşadıklarınızın farkında olun. Ne kadar sinir oldunuz bu tavrına? Bu hissinize 1'den 10'a kadar bir not verin, ilişkinin ilk ayları için bu rakamı beş ile, ilk yılları için ise on ile çarpın. Katlanabileceğiniz ve idare edebileceğiniz bir düzeyde mi yoksa hayat onunla katlanılmaz mı olur?

Önceki derslere dikkat!


Önceki ilişkilerinizi aklınızdan geçirin. Eski sevgilinizle yürümeyeceğini ilk ne zaman anlamıştınız? Hemen mi, üç ay sonra mı yoksa ilişkide önemli değişiklikler olup ayrılık çanları net olarak çalmaya başladığında mı? Anladığınız andaki ayrıntıları yeniden gözden geçirin. Yeni tanıştığınız ve ilişkiye başlamak üzere olduğunuz kişide, benzer bir durum söz konusu mu? Bu ilişkinin yürümeyeceğine dair düşünceleriniz olası bir korkudan mı ibaret yoksa deneyimle sabit güçlü tahminlerden mi?

Eski aşkları temize çekmemeye dikkat!


Eski sevgiliniz; sizi terk edip acılara sürükleyen kişi veya aşkınıza karşılık vermeyen o unutulmaz şahsiyet... Acaba bu yeni aday onlardan birine mi benziyor? Bu yeni adayda, onlarla yaşayamadığınız, yarım kalmış ya da acı vermiş ilişkiyi tamamlamaya mı çalışacaksınız? Aman dikkat, temiz bir sayfa açın ve yeni sevgili adayınızı geçmişteki kişilerle ilişkilendirmemeye çalışın. Aksi takdirde bu ilişkiniz de aynı kötü kaderin ve kötü sonun kurbanı olabilir.

Ne istemediğinize dikkat!


Tam aradığınız gibi birini bulabilmek için öncelikle ne aradığınızı bilmeniz gerek. Elbette kendinizi kesin şartlarla sınırlandırmayın ama az çok ne beklediğinizi mutlaka düşünün. Bu ideal erkek tanımına ulaşmak güç olabilir. Bu nedenle işe "ne istemediğinizi'' tespit ederek başlayabilirsiniz. Çok yüksek bir egoya sahip, dünyanın kendi çevresinde döndüğünü düşünen, size değer vermeyen ve hep kendini düşünen bencil bir erkek istemediğinizden kesinlikle eminsiniz mesela. Ya da gözü hep dışarıda olan ya da çapkınlık yapan bir erkek... O halde neden yine böyle biriyle ilişkiye giriyorsunuz? Bildiğiniz yerden, tanıdık bir yerden geldi soru ama yine yanlış seçim yaparak sınıfta kaldınız maalesef...

Yalnız kalma korkusuna dikkat!

Bazen karşımızdaki erkeğin bizi mutsuz edeceğini adımız gibi biliriz ama bunu kendimize bir türlü itiraf edemeyiz. İtiraf etmemiz halinde yalnız kalmak, sevgilisiz kalmak gibi tatsız seçenekler bizi bekliyordur çünkü. Nedense yalnız kalmak hep daha zor gelir. Teraziyi tartın. Bir tarafta yalnız ama huzurlu, yeni ve daha uygun kişilere açık bir siz (tabii hemen yeni bir adayın çıkacağının bir garantisi yok) diğer yanda ise ilişki sürecinde kendimizi bertaraf edemeyeceğimiz vicdani muhakemeler, sevgi yükleri, beklentiler, birilerini kırma ihtimali...

İhtiyaçlara dikkat!
Onun bize uygun olmadığını, kesinlikle üzeceğini ya da asla aynı dili konuşamayacağımızı bile bile atlarız ilişkinin çekici sularına. Aslında ağır basan ihtiyacımız sekstir, onunla seks çok güzeldir, çok zevklidir. Ancak her mükemmel seks, her uyumlu ilişkinin tek koşulu olsaydı dünyada mutlu çiftten geçilmeyebilirdi! Evet seks güzel, o halde ilişkiye devam ama buna "aşk", "birbiriniz için yaratılmış olmak" gibi ulvi isimler vererek at gözlüğü takmayın. Yine de denemek istiyorsanız, o halde kimseye karışmak düşmez, rastgele...

İlk günlerde size söylediklerine dikkat!

Erkekler ilişkiye başladıkları ilk günlerde ya da kadını elde etmeye çalışırken çoğunlukla (tabii istisnalar vardır) en yüksek performanslarını sergilerler. En güzel sevgi sözcükleri, en hoş vaatler bu dönemde telaffuz edilir. Hayır, yalan söylediklerini ve sizi kandırmaya çalıştıklarını iddia etmiyoruz. Çok profesyonel bir çapkın olmadığı sürece emin olun hissettiği gibi davranıyor ve konuşuyordur. Sadece duygularının dozajı ilk günlerde biraz yüksektir ve bazen kendini tanımlama biçimleri gerçeklerle uyuşmaz. "Çok sakin biriyim" derse bilin ki sinirli anlarını görme ihtimaliniz hayli yüksek ve yakındır. En büyük vaatlerinin en az yüzde ellisini atın, işte eşittir gerçekler. Sizi bekleyen böyle biri... Yine de gözünüz parlayarak, kalbiniz atarak onun kollarına atılmak istiyorsanız, en azından saftirik bir genç kız olarak değil, zamanın yıkıcı etkilerine aşina biri olarak ilişkiye başlayabilirsiniz. Hayırlı olsun.


Aşkı Bakışlarla Anlatmanın Yolları



ONDAN HOŞLANDIĞINIZI GÖSTERİN

Bakış: Direkt olarak gözlerinin içine bakın.

Başınız yana doğru hafifçe eğikken birkaç saniye boyunca gülümseyin ve sonra başka yöne çevirin.

Neden işe yarıyor?
Bu, aslında doğamızdan gelen bir flörtleşme şekli. Antropolog Helen Fischer "Çiftleşme bakışı dediğimiz bu özel bakışma genellikle maymunlarda görülür" diyor ve şöyle devam ediyor: "Dişi bir maymun bu bakışı tekrarlar ve bu sayede erkek maymunu kendine yaklaşmak konusunda teşvik eder. Erkekler, bu harekete tepki verir çünkü binlerce yıl önce yaşamı devam ettirebilmek için cinsel çekim sinyalleri göndermek gerekliydi" diyor. Ona bir kez bakıp sonra bakışlarınızı kaçırmanız, karşınızdaki erkekte sizi takip etme isteği uyandırır. Bu, sizin zor elde edilen bir kadın olduğunuzun altını çizer.

SİNİR BOZUCU BİRİNİ SUSTURUN

Bakış: Alnına bakın ve sonra başınızı uzaklara çevirerek sizinle göz teması kurmasını engelleyin.

Neden işe yarıyor?


Fisher "Alnında bir noktaya odaklanmanız mesafeli olduğunuzu gösterdiği gibi, ondan üstün olduğunuzu hissettirir. Çünkü direkt olarak gözlerinin içine bakmak yerine, gözlerinin üst kısınma bakmaktasınızdır. Kafayı çevirmek ise, şempanze ve goriller arasındaki bir gözdağı verme şeklidir. Givens, bunun biyolojide limitleme anlamına geldiğini belirtiyor ve şöyle devam ediyor: "Şempanzeler bunu, egemenliklerini ilan etmek ve gruptaki diğer canlılar üzerinde üstünlük kurmak için kullanır." Siz de uzaklara bakarak karşınızdakine "Seni umursamıyorum" mesajını verirsiniz.

PATRONUNUZUN GÖZÜNE GİRİN


Bakış: Patronunuz kadınsa, gözlerinizi hiç kaçırmadan ona bakın. Ama eğer bir erkekse, 30 saniye boyunca gözlerine baktıktan sonra ara verip birkaç saniye yere bakın.

Neden işe yarıyor?

Kadın ve erkek patronlar için bakışlarınızı kategorilere ayırarak, kadınlar ve erkekler arasındaki evrimsel farklar hakkında fikir sahibi olursunuz. Bu da, size avantaj sağlar. Tabii ki sapık gibi patronunuza gözlerinizi dikmenizi tavsiye etmiyoruz! Konuşma esnasında zaman zaman göz temasını kesmenizde bir sakınca yok. Bu küçük aralarda bir doküman gösterebilir veya bir konuda fikir beyan edebilirsiniz. Sadece o konuşurken kafanızı eğmeyin veya başka yerlere bakmayın. Çünkü bu şekilde içten içe sizin çekimser olduğunuzu düşünecektir.
Karşı cinsten olan patronunuzla direkt göz teması kurmanız ise, onun tarafından otoritesine saldırı olarak tanımlanabilir. Fisher "İlkçağlarda, erkekler düşmanlarını kışkırtmak için göz teması kurardı. Bu nedenle bugün bu dürtüye sahip olmalarını normal karşılamalısınız" diyor. Direkt göz teması ve aşağıya bakmak arasındaki denge, sizi hem katılımcı hem de uyumlu gösterecektir.

BİR TARTIŞMAYI KAZANIN

Bakış: Kendi fikrinizi savunurken kaşlarınızı kaldırarak göz teması kurun.

Neden işe yarıyor? Givens "Bir maymun, egemenliğini ilan etmek istediğinde, gözünü dikip bakışlarını yukarı aşağı indirir ve kaldırır. Kaşları kaldırmak, göz temasına dikkat çektiğinden bakışı her zamankinden daha fazla ikna edici bir hale getirir" diyor. Politikacıların bunu devamlı yaptığını görebilirsiniz.

BİR AN ÖNCE BAĞIŞLANIN

Bakış: Tıpkı dua eder gibi başınız karşıya bakarken gözlerinizi aşağı indirin.

Neden işe yarıyor?
Bakışlarınızı aşağı indirip başınızı itaatkâr bir pozisyonda tutmanız, karşınızdaki insana hatalı olduğunuzu bildiğiniz mesajını verir. Ayrıca bu hareket, karşı tarafın konuyu bir üst seviyeye taşımasını da engeller. Givens "Hayvanlar, böylesine bir saygı gösterisi gördüklerinde karşılarındakine saldırmaz" diyor. Sevgilinizle veya en yakın arkadaşınızla kavga ettiğinizde bu yöntemi uygulayarak tartışmanın gereksiz yere uzamasını engelleyebilirsiniz.

Erkeklerin Vücudu Ele Veriyor





1- YÜZÜK PARMAĞI DİĞERLERİNDEN UZUNSA


Yüzük parmağı diğer parmaklarından uzun olan erkeklerin hem spor hem de sayılarla arası gayet iyidir. Ancak aynı şeyi dans etme yeteneği konusunda söylememiz ne yazık ki çok zor.

Kalp krizi geçirme riski olması da dikkat etmeniz gereken önemli bir unsur.

2- SAÇLARI DÖKÜLMÜŞSE

Saçları dökülmüş erkeklerden hoşlanmıyor olabilirsiniz ancak biz size yine de bu tiplerin libidolarının genellikle yüksek olduğunu ve yatakta başarılı olduklarını belirtelim.

3- BACAKLARINI AYIRARAK OTURUYORSA

Yapılan bir araştırma erkeklerin fiziksel hünerlerini ve erkekliklerini göstermek için biraz alana ihtiyaçları olduğunu gösteriyor. Bu, hem cinsel güçlerini hem de kendilerine olan güvenlerini göstermek için kullandıkları bir yöntemdir.

4- BAŞI BÜYÜKSE

Büyüklüğün önemi tam da burada ortaya çıkıyor. Erkek arkadaşınızın başı ne kadar büyükse IQ'su da o kadar yüksektir. Alın elinize mezurayı ve başlarınızın büyüklüğünü kıyaslayın. Bakalım hanginiz daha zekisiniz?

5- UZUN BOYLUYSA

Kısa erkeklere oranla uzun boylu erkekler daha fazla prostat kanserine yakalanma riski taşıyor. Şanslılar ki, kalp krizi riskinden de bir o kadar uzaklar.
Bilim adamları, boy uzunluğunun sağlıklı beslenmeyle ilgisi olduğunu ortaya çıkardılar. Aynı zamanda uzun bacaklar düşük tansiyon ve kolesterol seviyesine işaret ediyor.

6- BURNU BÜYÜKSE

İri burunlu bir erkek gayet karizmatik de olabilir, ancak genellikle kadınlara pek çekici gelmez.

7- DUDAKLARI İNCEYSE

İnce dudaklı tipler hislerini asla belli etmezler. Bu özelliğe sahip erkekler oldukça duygusaldır, ayrıca çoğumuzda öpüşme isteği uyandırdıkları da bir gerçektir.
Keyiflerine ve rahatlarına aşırı düşkün tipler oldukları da söylenebilir. Eğer hem yatakta hem de dışarıda bir parti canavarı istiyorsanız, ince dudaklı erkekler tam size göre.

8- YÜZ HATLARI BELİRGİNSE


Güçlü bir çene ve belirgin elmacık kemikleri onun yüksek testosteron seviyesine sahip olduğunu gösterir. Bu tiplerin evlenmelerinin küçük bir ihtimal olduğunu belirtmeden geçemeyeceğiz.
Onunla mutlu sona ulaşsanız bile aldatılma olasılığınız yüksek. Daha fazla kötü özellik saymadan siz en iyisi ondan uzaklaşmaya bakın.

9- DAR İÇ ÇAMAŞIRLARI GİYİYORSA


Vücut dili uzmanları, vücut hatlarını olduğu gibi ortaya koyan iç çamaşırlarını tercih eden erkeklerin aşırı özgüvenli tipler olduğunu söylüyor. Asker desenli modelleri tercih edenler risk almaktan hoşlanırken, beyaz giyenler kendilerine en çok güvenenler. Bu güvenleri cinsel hayatlarında da belirgin bir şekilde fark ediliyor.

Ünlü yıldız futbolcu David Beckham'ın rol aldığı iç çamaşırı reklamlarında neden bu kadar seksi gözüktüğünü sanırız şimdi anladınız!

10- KREDİ KARTINI ORTAYA ATIVERİYORSA
Biriyle yeni tanıştığınızı düşünün. İlk defa yemeğe çıkıyorsunuz, hesap geldiği anda kredi kartını masaya koyuyor. Sonrasında bir gece kulübüne geçiyorsunuz ve yine aynı şey yaşanıyor. Bu, zaman zaman nezaket gösterisi gibi görülse de, sizinle konuşmadan bu şekilde davranan birinin yeterince olgunlaşmamış olduğunu düşünebilirsiniz.

Eğer ödemelerini nakit olarak yapmayı tercih ediyorsa, bundan özgürlüğüne düşkün biri olduğunu çıkarabilirsiniz.


Olay Haberler

olayhaberler.com

Diğer Haberler

Spor

Copyright © 2012. Fiber Haber - All Rights Reserved. Blogger tarafından desteklenmektedir.
 
Copyright © 2012. Fiber Haber - Tüm Hakları Saklıdır
Powered by Blogger | Sitemap | Ping | Olay Haber | Spor