Son Dakika :
Yerli Otomobil etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yerli Otomobil etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Özer: Türkiye yerli otomobilini yapar

Gönderen: Unknown on 1 Mart 2012 Perşembe | 11:07


Özer AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın yerli otomobil konusuna çok önem verdiğini belirterek, ''2023 yılında yani Cumhuriyetin 100. yılında ülkenin belli hedefleri var. Şimdi ihracatı 500 milyara çıkarmak, Türkiye'yi en büyük 10 ekonomi arasına getirmek gibi. Ben kişisel olarak yerli otomobilin başarılacağına inanıyorum'' dedi.

Özer, Türkiye'nin 2023 hedefleri kapsamında ciddi hedefler edindiğine dikkati çekerek, otomotiv sektöründe 75 milyar dolar ihracat hedefinin çok önemli olduğunu anlattı.

Bunun için otomotiv ihracatının 3 katına çıkarılması gerektiğine işaret eden Özer, ''Bunu yeni yatırım olmadan yapmak biraz zor. Ama genel olarak bu hedeflerin tutturulacağına inanıyorum. Böyle bir ekonomi içinde Türkiye'nin bir otomobil markası olması gayet doğal. Bu olamayacak bir şey de değil'' diye konuştu.

Özer, otomobil üretiminin zor bir uğraş olmadığını ancak ''Yüzde 100 yerli olsun'' anlayışının üretim konusunu zorlaştırdığını ifade etti.

Türkiye'nin bazı otomobil parçalarını ithal etmek zorunda olduğunu anlatan Özer, şöyle devam etti:

''Yani otomobil üretmek aşırı zor bir iş değil. Sadece yorgunu yokuşa sürmemek lazım. Yüzde 100 yerli olsun gibi şeyler biraz zor. Japonya otomotivin merkezi olmasına rağmen orada üretilen yüzde yüz Japon mudur, hiç alakası yok. Önemli olan markanın Türk olmasıdır. Markanın, şirketin, hatta ortakların Türk olması önemli. Ondan sonra bazı parçaları değişik yerlerden getirip yaparsınız. Her şeyin Türkiye'de bulamazsınız ki.''

Özer, yerli otomobil konusuna sıcak baktığını belirterek kendi üretimlerinin büyük çoğunluğunun da yerli olduğunu savundu.

Toyota Verso'nun son derece yerli olduğunu ifade eden Özer, ''Otomobil konusunda yüzde 69 pazarın ithal olması hoş bir durum değil. Şu anda bizim ürettiğimiz Verso modelinin hacmi olarak yüzde 86'sı yerli. Burada mesela motoru Polonya'dan getiriyoruz. Onu mecburen ithal etmek zorundayız. Ama onun dışında parasal olarak ta yüzde 54 civarında yerli. Bu arabanın çoğunluğu yerli yani'' ifadesini kulandı.

-''Model çeşitliliğini artırmak çok önemli''-

Yerli otomobil üretimi konusunda model çeşitliliğinin olmasının önemine dikkati çeken Özer, bu şekilde üretilen otomobillerin rahatlıkla satılacağını dile getirdi.

Özer, otomobilin pazarlamasının üretiminden daha önemli olduğuna vurgu yaparak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Burada en düşündürücü konu, üretim değil pazarlamadır. Yeni bir marka kurup onun dağıtımını yapıp, toplum da bunun kabulünü sağlayıp bunu satabilmek. Yani kaliteli bir araç üretip bunu pazarlamak lazım. Yerli otomobilde model çeşitliliğini artırmak çok önemli. Yani şimdi bir tane araba ürettik. Eskiden Anadol üretip satıyorduk çünkü seçenek yoktu. Yani o yüzden herkes alıyordu. Almak zorundaydı yani.''

Geçmiş yıllarda tek tip üretilen araçların satıldığını anlatan Özer, model çeşitliliğinin artmasıyla birlikte insanların tek tip almaktan vazgeçtiğini söyledi.

Özer, Türkiye'de otomotiv sektörünün yüzde 69'unun ithal olduğunu belirterek, ''Bu insanların çeşitliliğe önem verdiğini gösterir. Yani asker mantığıyla tek tip araba koyarsanız, satarsınız ama ona ihtiyacı olanlara satarsınız. Üretimi çeşitlendirirseniz değişik kesimlere de satarsınız. Yani birden fazla modelin olması o yönüyle iyi. Yerli aracı satmak çok kolay. Kapatın gümrükleri herkes almak zorunda. Böyle olunca bütün pazar yerli olur ve marka da üretilir. Ama zorlamayla olur ve bir süre sonra yürümemeye başlar'' dedi.

-''Türkiye'nin ekonomik durumu gayet pozitif''-

Avrupa'da yaşanan ekonomik krizi de değerlendiren Özer, bu krizin geçici olmadığını ve yaşanan sıkıntıların daha da büyüyeceğini aktardı.

Özer, krizin şu anda çok ciddi boyutlara ulaştığına dikkati çekerek, ''Ben bu krizin öyle çok çabuk çözüleceğine inanmıyorum. Tabi bizi de çok etkiliyor. Çünkü biz üretimimizin yüzde 90'ını ihraç ediyoruz. İhraç ettiğimiz ülkelerin yüzde 90'ı da Avrupa. Onun da üretim sayımızda düşüşe etkisi var'' diye konuştu.

Yaşanan krizin kendi otomobil satışlarını da etkileyeceğini söyleyen Özer, bu doğrultuda ihracat yaptıkları Avrupa ülkesinin sayısını artırmaya amaçladıklarını ifade etti.

Özer, bu şekilde krizden fayda sağlanabileceğine dikkat çekerek, ''İhracat yaptığımız bölgeleri genişletmeye çalışıyoruz. Böylelikle Avrupa'daki küçülmeyi yeni pazarlarla şirketimize yeni pazar olarak yansıtma gayretindeyiz. Avrupa'daki kriz kısa süreli değil. Avrupa önümüzdeki dönemde zorlanmaya devam edecek. Çünkü bir ülkede katma değer yaratmıyorsanız. İnsanlarınız çok çalışmıyorsa sorun yaşarsınız'' ifadesini kullandı.

Türkiye'de ise ekonominin iyi yönde ilerlediğini vurgulayan Özer, büyüme hedefinin gerçekleşeceğini dile getirdi.

Özer, Türk insanının çalışkanlığıyla bunu hak ettiğini belirterek, konuşmasını şu şekilde tamamladı:

''Türkiye'nin ekonomik durumu gayet pozitif. Çünkü Türkiye sadece Avrupa'ya bağımlı olmaktan, yüzünü sadece o tarafa dönmekten kurtuldu. Dünyadaki diğer ülkelerin varlığından da haberdar oldu. İşte Orta Doğu, Orta Asya, Afrika, Rusya, Uzak Doğu, her tarafta Türk insanı yeni iş yapmak için çalışıyor. Ben insanımızın isteği ve çalışkanlığına çok inanıyorum. Türkiye'nin Avrupa karşısında başarılı olması hiç sürpriz değil. Çünkü insanımız çalışkan.''
AA

Halk Yerli Otomobile İsim Buldu

Gönderen: Maykıl on 27 Şubat 2012 Pazartesi | 09:20



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başlattığı yerli otomobil seferberliğine halk da sahip çıktı. Başbakan'ın yerli otomobille ilgili açıklamalarından sonra Başbakanlık ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na yüzlerce mail geldi. Maillerde halk yerli otomobille ilgili düşüncelerini Başbakan Erdoğan ve bakanlık yetkililerine iletti. Mailler arasında destek vermeye ve yardım etmeye hazır olduğunu iletenler kadar isim önerisinde bulunanlar da var.

Ortadoğu'da yok satar

Vatandaşlar gönderdikleri maillerde yerli otomobile Başbakan'ın isminin verilmesini önerdi. Bir vatandaştan gelen mailde, "Arabanın markasını Tayyip yapın, Kuzey Afrika, Ortadoğu'da yok satsın. Yeni yerli arabayı, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da pazarlayıp, cari fazlaya ulaşırız. Pazar da hazır. Üretim yeri de Diyarbakır olsun, böylece terör sorunu da çözülür" denildi. Bir başka vatandaş ise elindeki tüm imkânı yerli otomobil için seferber edeceğini belirterek, "İran'ın bile kendi markasıyla aracı varken bizlerin böyle durması, oturması anlamsız. 50 bin TL sermayem var bu paramla desteğe hazırım, yeter ki yapalım. Ben de hiç ücret almadan çalışmaya hazırım" dedi.

Gurbetçi işçi desteğe hazır

Avrupa'da otomobil şirketlerinde çalışan işçiler de mail gönderenler arasındaydı. Bir işçi mailinde "Arkadaşlarım ile görüştüm. Biz motor yapamaz mıyız diye sordum. Bize imkân sunulursa niye yapamayalım dediler. Madem yerli diyoruz, mesela kalbini de (motoru ve şanzımanı) biz yapalım. İstenirse biz geliriz" dedi.

TOKİ'deki gibi taksitli olsun

Yerli otoyu sabırsızlıkla beklediğini söyleyen bir başka vatandaş ise mailinde "Kendi ülkemin aracına binmeyi gönülden istiyorum. TOKİ'de yaptığınız gibi bir uygulamayla yani makul taksitlendirme yönteminizle bu otomobillerin satışını yaparsanız bir işçi olarak sevinirim" dedi.

Yerli araba için kaynak önerisi getiren bir başka vatandaş da aracın özelliklerini sunan bir reklam yapılmasını ve alıcıların önden 5 bin TL ödeme yapmasını, bu parayla da yerli otomobil yapımında kaynak oluşturabileceğini söyledi.

Nihat Ergün: Enflasyon Değil Durgunluk Tehlikeli!

Gönderen: Maykıl on 25 Şubat 2012 Cumartesi | 02:13



Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye ekonomisi için enflasyondan ziyade ''durgunluğun'' büyük bir tehlike olabileceğine dikkati çekerek, ''Türkiye ekonomisinin durgunluğa girmemesi lazım'' dedi.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Nihat Ergün, CNBC-e televizyonunda katıldığı bir programda soruları yanıtladı.

Ocak ayında otomotiv üretiminde ve ihracatında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 22'ler civarındaki düşüşü, Avrupa'daki gelişmeler ve içeride kredi kullanımındaki yavaşlama göz önüne alındığı zaman doğal karşılamak gerektiğini kaydeden Ergün, ''Yılın toplamına bakmak lazım.

Sadece Ocak ayı bize bu konuda tek başına açıklayıcı bir rakam olarak gelmemeli'' dedi.

2011 yılının otomotiv sektörü için rekorların gerçekleştiği bir yıl olduğunu kaydeden Ergün, sadece otomobilde iç pazarda 600 bin rakamının yakalandığını, toplamda 900 bin, üretimde ise 1 milyon 200 bin rakamını aşan bir noktaya gelindiğini hatırlattı.

Ergün, ''Ben bu istikametin korunacağını, belki biraz yavaşlamayla korunacağını düşünüyorum'' diye konuştu.

2012 yılında yüksek bir enflasyon beklentileri bulunmadığını dile getiren Ergün, 2011'de enflasyon üzerinde etkili olan vergi ve kur artışı gibi unsurların bu yıl büyük çapta ortadan kalkmış olacağını, bunun da enflasyon rakamlarına yansıyacağını söyledi.

Ergün, ''Bu yıl Ağustos, Eylül, Ekim aylarına geldiğimizde baz etkisi de ortadan kalkmış olacak ve enflasyonda yine yüzde 6,5 gibi bir rakamı yakalama imkanına sahip olacağız'' dedi.

''Asıl tehlike durgunluk''

Türkiye ekonomisi için enflasyondan ziyade ''durgunluğun'' büyük bir tehlike olabileceğine dikkati çeken Ergün, ''Türkiye ekonomisinin durgunluğa girmemesi lazım.

Bazı küçük enflasyonist hareketler göze alınabilir, ama durgunluk Türkiye ekonomisi için içinde fazla risk barındıran bir unsurdur'' diye konuştu.

Bakan Ergün, bu nedenle Merkez Bankasının durgunluk konusunu da dikkate alan bir politika izlemesinde fayda bulunduğunu söyledi.

Türkiye'de faiz oranlarının hala yüksek olduğunu düşündüğünü de kaydeden Ergün, şöyle konuştu:

''Bir ekonomik aktivite için faizin daha düşük seviyelerde seyretmesi uygun olur. Ama bunu gerçekleştirmek için zaman ne zamandır?

Hangi şartlar bunu gerçekleştirmeye müsaittir?

Merkez Bankası bu seviyelerdeki indirimleri hangi şartlar altında gerçekleştirebilecektir?

Bu bir hesaba kitaba dayanır, bir duygusal yaklaşıma dayanmaz ya da birisi böyle arzu ediyor diye Merkez Bankası böyle bir karar alamaz.

Alırsanız, alırsınız ama bir gün bu kararı uygulama fırsatınız olur, ertesi gün 3 kat, 5 kat, 10 kat birden artırmak durumunda kalırsınız ki bu ne hükümete güven bırakır ne Merkez Bankasına güven bırakır.''

Ergün, bugün itibariyle 1,75'lik dolar kurunun piyasanın satın aldığı bir rakam gibi göründüğünü, kurda büyük kırılmaların kimse tarafından beklenmemesi gerektiğini ve gereken tedbirlerin zamanında alındığını vurguladı.

Teşvik paketiyle ilgili çalışmaların tamamlandığını kaydeden Ergün, paketin 10 güne kadar açıklanacağını ifade etti.

Yerli otomobil


Yerli otomobil konusuna da değinen Ergün, Koç grubuyla henüz bir araya gelmediklerini, fakat hem Koç grubunun hem de Oyak grubunun teşvik sistemini beklediğini söyledi.

Ergün, şöyle devam etti:

''Yani hem Oyak hem de Koç Grubu, ister Ford'a, ister Fiat'a, isterse Renault'a şunu söyleyebilmesi lazım; 'şimdiye kadar yaptığımız işlerde siz bir numaraydınız, marka, teknoloji, tasarım, karar hepsi size aitti, biz partner olarak bulunduk.

Şimdi yeni bir şey yapacağız, bu yeni şeyde tasarım, teknoloji, karar, marka bize ait olacak, siz partner olacaksınız'.

Bu teklifi yapabilmesi lazım. Yoksa biz otomobille ilgili birçok parçayı zaten üretiyoruz, tasarım da yapabiliriz, markalaşma da yapabiliriz, ama ana sanayinin bu adımı atabilmesi icap eder. Ortaklarına bunu rahatça söylemeliler, başarılı da olacaklardır.''

TÜSİAD'ın 4+4+4 eleştirisi

TÜSİAD'ın 4 4 4 konusundaki açıklamalarını değerlendiren Ergün, ''TÜSİAD görüş bildirme konusunda demek ki bazı çekingenliklerini atmış görünüyor.

Çünkü Anayasa ile ilgili referandum sürecinde biraz daha farklı bir yaklaşım sergilemişlerdi, yani 'biz tarafsız bir kuruluşuz, böyle konularda görüş bildirmeyiz' diye'' dedi.

Hükümetin buradaki temel yaklaşımının eğitim süresini 12 yıla çıkarmak olduğunu, bunun gözden kaçırılmaması gerektiğini vurgulayan Ergün, ''Türkiye'de eğitim süresi 12 yıla çıkarılıyor, zorunlu eğitimin süresi 12 yıla çıkarılıyor.

Herkes bundan sonra 12 yıllık bir eğitimden geçecek'' diye konuştu.


Olay Haberler

olayhaberler.com

Diğer Haberler

Spor

Copyright © 2012. Fiber Haber - All Rights Reserved. Blogger tarafından desteklenmektedir.
 
Copyright © 2012. Fiber Haber - Tüm Hakları Saklıdır
Powered by Blogger | Sitemap | Ping | Olay Haber | Spor