Altın fiyatları yükselirken, ABD Doları bazı önemli para birimleri karşısında değer kaybetti.
Yılın son işlem gününde ABD ham petrolünün varil fiyatı da 109 dolar seviyelerinde işlem gördü.
Avro Bölgesi maliye bakanlarının hafta başında 14 saat süren toplantısında, Yunanistan’a 130 milyar avroluk ikinci kurtarma paketine yeşil ışık yakıldı.
Özel banka ve finans kuruluşları, ikinci kurtarma paketinin ön şartı olan borç indiriminde gece boyunca süren pazarlıkların ardından Atina yönetimiyle daha önce uzlaştıkları oranları revize etti.
Bankalar adına Avro Bölgesi’yle müzakereleri yürüten Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), Yunan tahvillerinin değerinde nominal yüzde 53,5 ve reel yüzde 75 indirimi kabullendi.
Yunanistan’ın bankalarla tahvil takasını 8 Mart’ta başlatarak 3 gün içinde tamamlaması bekleniyor.
Kurtarma paketi için AB ve IMF’nin hazırladığı yeni ekonomik programla Yunanistan’ın halen gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 160’ını aşan kamu borcunun 2020 yılına kadar yüzde 120,5’e indirmesi hedefleniyor.
AB Komisyonu’nun ekonomik ve parasal işlerden sorumlu Başkan Yardımcısı Olli Rehn, düzenlenen ortak basın toplantısında, uygulanacak programın denetlenmesi için AB’nin Atina’da "daimi" heyet bulunduracağını ve borç servisinin güvence altına alınması için açılacak "kayyum" hesabında 3 aylık borç ödemelerini karşılayacak kadar kaynak bulundurulacağını söyledi.
Rehn, Yunanistan’ın kurtarılması için Mayıs 2010’da devreye giren 110 milyar avroluk ilk AB-IMF paketinin başarısızlığında bu ülkedeki siyasi bölünmüşlüğün ve kurumsal yetersizliğin etkili olduğunu belirterek ikinci pakette her iki açığın üstesinden gelecek tedbirler aldıklarını ifade etti.
IMF Başkanı Christine Lagarde ise ikinci kurtarma paketine IMF’nin kayda değer miktarda katkı sağlayacağını ama oranın Mart ayının ikinci haftasında belirleneceğini bildirdi.
Avro Grubu Başkanı ve Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker, Yunanistan’a 130 milyar avroluk kurtarma paketinin başarılı olması için her türlü gayreti göstereceklerini söyledi.
Yunanistan Başbakanı Lukas Papadimos da sonuçtan "çok memnun" olduğunu belirterek, "Bugünün Yunan ekonomisi için tarihi bir gün olduğunu söylemek abartı olmaz" ifadesini kullandı.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi, "Yunanistan’ın, 130 milyar avroluk kurtarma paketi anlaşmasının başarılı olması için anlaşmanın şartlarına kusursuz olarak uyması gerektiğini" bildirdi.
Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Avro Bölgesi maliye bakanlarının Yunanistan’a 130 milyar avroluk ikinci kurtarma paketini onaylamasıyla Yunanistan’ın kredi geri ödemelerinde temerrüte düşme riskinin ortadan kalktığını söyledi.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Yunanistan’a ikinci kurtarma paketi karşılığında istenen reformları hızla uygulama çağrısı yaparak, anlaşmada belirtildiği gibi programın başarısının sıkı bir şekilde uygulanmasına ve zamanında yapılmasına bağlı olduğunu vurguladı.
Yunanistan’ın borcunun 107 milyar avroluk kısmının silinmesini sağlayacak tahvil takası anlaşmasına ilişkin kanun tasarısı Yunan parlamentosunda da onaylandı.
Öte yandan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Yunanistan’ın özel sektör kreditörleriyle tahvil takas anlaşmasının ayrıntılarının açıklanmasını takiben bu ülkenin yabancı ve yerel para cinsinden uzun vadeli kredi notunu "CCC"den "C"ye düşürdüğünü bildirdi.
Kuruluş, kredi notunu indirmesine "Yunanistan’ın yakın vadede yüksek olasılıkla temerrüte düşeceğini" gerekçe gösterdi.
Avrupa ekonomisi
ECB Başkanı Mario Draghi, belirsizlikler devam etmesine karşın Avro Bölgesi’nde düzelme işaretleri görüldüğünü vurguladı.
Draghi, finansal piyasaların daha istikrarlı olduğunu, pek çok hükümetin yapısal reform ve mali konsolidasyon konusunda kararlar aldığını, bankacılık sisteminin bir yıl öncesine göre daha az kırılgan olduğunu ve bazı tahvil piyasalarının ise toparlandığına dikkati çekti.
Draghi, Avro Bölgesi’ndeki ekonomik faaliyetlerin kademeli olarak ılımlı seviyelere ilerlediğini belirtti.
İtalya Başbakanı Mario Monti, ekonomik durgunluk devam etse bile yeni bir tasarruf planına ihtiyaç olmadığını bildirdi.
Monti, ekonomik resesyonun sürmesi, reel ekonomide iyileşme görülmemesi durumunda bile yeni bütçe önlemlerine gerek olmadığını belirterek, ihtiyat marjlarının Aralık ayında uygulamaya konan kemer sıkma tedbirlerinde yer aldığını hatırlattı.
Planda yer verilen gelecek yıllara ilişkin büyüme tahminlerinin çok düşük olduğunu, borçlanma maliyetlerinin ise çok yüksek olduğunu ifade eden Monti, o dönemden bu yana borçlanma faiz oranlarının gerilediğine dikkati çekti.
Monti ayrıca, bütçe hedeflerini yakalamak üzere gerekli önlemleri aldıklarını ve almaya devam ettiklerini vurgulayarak, ülkesinin ekonomik büyümeye ihtiyacı olduğunun altını çizdi.
Fransa meclisi, Avro Bölgesi içinde bütçe disiplinini güçlendirecek yeni hükümetlerarası anlaşmaya onay verdi.
Aralık ayında düzenlenen AB zirvesinde İngiltere dışındaki 26 üye, bütçe disiplinini güçlendirecek yeni hükümetlerarası anlaşmayı imzalamayı kabul etmişti.
İngiltere dışındaki ülkelerin taraf olacağı yeni anlaşmanın 1 Mart’ta imzalanması ve gelecek yıl yürürlüğe girmesi hedefleniyor.
Anlaşmayla bütçe disiplininden taviz veren ülkeler yarı otomatik yaptırımlara hedef olacak.
Öte yandan AB Komisyonu, bu yıl Avro Bölgesi için yüzde 0,5 büyüme hedefini revize ederek yüzde 0,3 küçülme beklediğini duyurdu.
AB Komisyonu’nun ara dönem ekonomik tahminler raporunda, 2012 yılında 27 üyeli AB’nin ise sıfır büyüme gerçekleştireceği öngörüldü.
Rapora göre bu yıl Yunanistan yüzde 4,4, Portekiz yüzde 3,3, İtalya yüzde 1,3, İspanya yüzde 1, Hollanda yüzde 0,9, Kıbrıs Rum kesimi yüzde 0,5, Belçika, Macaristan ve Slovenya yüzde 0,1 küçülecek.
Çek Cumhuriyeti’nin AB ortalamasıyla uyumlu şekilde yılı sıfır büyümeyle kapatacağı tahmin edilen raporda Fransa’nın yüzde 0,4, Almanya ve İngiltere’nin yüzde 0,6, Romanya’nın yüzde 0,7 ve Polonya’nın yüzde 2,5 büyüyeceği tahmin edildi.
IMF’nin kaynaklarının artırılması tartışmaları
G20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanları, bugün ve yarın Meksika’da düzenleyecekleri toplantıda Avro Bölgesi borç krizi, küresel ekonomi üzerinde etkileri ve krizin çözümüne katkı sağlamak üzere Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) kaynaklarının artırılması konularını ele alacak.
Çin, Japonya ve Brezilya gibi ülkeler, Avro Bölgesi borç krizinin çözümünde IMF’nin kaynaklarının artırılmasından önce bölgenin kendi güvenlik duvarını güçlendirmesinden yana tavır sergiliyor.
Japonya Maliye Bakanı Jun Azumi, Fonun kaynaklarının artırılması konusunda söz konusu toplantıda anlaşma sağlamanın düşük bir ihtimal olduğunu belirterek, G20 ülkeleri arasında konuyla ilgili tam olarak anlaşma sağlanamadığı ve katkı miktarına ilişkin kesin rakam üzerinde karar verebilecek noktada olmadıklarına dikkati çekti.
Ancak Japonya Maliye Bakanlığı yetkilileri, hükümetin IMF’ye aktarılacak ek kaynağın miktarını belirlemeye çalıştığına işaret ederek, bunun maksimum 50 milyar dolar olabileceğini vurguladı.
Yetkili, nihai rakamın hafta sonu Meksika’da düzenlenecek G20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanları toplantısına kadar netleşmesinin mümkün olmadığını da ifade etti.
Brezilyalı üst düzey bir yetkili de Fonun kaynaklarının artırılması için Avrupa’nın güvenlik duvarının yeterliliğinden emin olmaları gerektiğini vurgulayarak, konuyla ilgili karar için Mart ayında düzenlenecek AB liderler zirvesinden çıkacak kararın beklendiğini belirtti.
Öte yandan Çin Merkez Bankası, zorunlu karşılık oranlarını 50 baz puan (yüzde 0,50) düşürdü.
Böylece bankaların tutması gereken karşılık oranları yüzde 21’den yüzde 20,5’e çekilmiş oldu.
Çin ekonomisinde, Avro Bölgesi’ndeki borç krizinden olumsuz etkilenen ihracat nedeniyle yavaşlama işaretleri görülüyor.
Japonya’nın dış ticaret açığı, Ocak ayında 18,7 milyar dolarla (1,48 trilyon yen) rekor düzeye ulaştı.
Japonya Maliye Bakanlığının verilerine göre, ülkede dış ticaret açığı geçen ay zayıf küresel talep, güçlü yen ve petrol ithalatındaki artış nedeniyle rekor düzeye ulaştı.
Japonya’nın ihracatı Ocak’ta geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,3 azalırken, ithalatı yüzde 9,8 arttı.
Ülke böylece geçen ay 18,7 milyar dolar dış ticaret açığı vermiş oldu.
İran hafta başında Fransa ve İngiltere’ye yönelik petrol ihracatını durdurma kararı aldığını açıkladı.
