Son Dakika :
emlak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
emlak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

TOKİ 'affetmem' diyor

Gönderen: Unknown on 28 Şubat 2012 Salı | 09:44



TOKİ'den firmalara sicil uyarısı geldi. Puan alamayanlar bir daha iş de alamayacaklar
TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel, TOKİ ile çalışan inşaat firmalarının temsilcilerine sicil uyarısında bulundu. Karabel, İdarenin Bilkent'teki yerleşkesinde yurt çapında TOKİ ile çalışan inşaat firmaların temsilcileriyle bir araya geldi.
Karabel, Van ve Erciş depremi sonrasında yapılan ihalelere, işlerini düzgün yapan yüklenicilerin performansları dikkate alınarak, sicil durumlarına göre davet edildiğine dikkat çekerek, ''Davet işlerindeki firma seçimlerinde; iş kaliteniz, işi süresinde ve noksansız bitirmeniz, mali gücünüz ve İdaredeki uzman ve daire başkanlarımızın görüşleri dikkate alınmaktadır. Kalitesiz, kusurlu iş yapan ve haciz getiren müteahhitler, İdareyi meşgul etmesinler'' dedi.
İhaleyi aldıktan sonra kar alıp taşerona devreden yükleniciler olduğunu anımsatan Ahmet Haluk Karabel, bu yola tevessül edenlerin bir daha TOKİ'den iş alamayacaklarını söyledi. TOKİ Başkanı şöyle devam etti:
''Müteahhitlerimiz ihaleye girmeden önce mutlaka iş yerini görmeliler. İhaleyi aldıktan sonra sözleşme aşamasında zaman zaman sıkıntılarla karşılaşıyoruz. Yükleniciler ihale dosyasını iyi incelemeli, zemini araştırmalı, iklim şartlarını da göz önüne alarak tekliflerini ona göre vermeliler. Aynı bölgede, aynı fiyatlara, TOKİ'de iş yapan başarılı yükleniciler bu işi yapabiliyorlarsa, yüksek fiyat verenlerin tekliflerini ilerleyen zamanlarda gözden geçirmelerinde fayda var. Aşırı düşük teklif vermekten de kaçınmanız gerekiyor. İşi alabilmek için arkadaşlarımız fiyatları kırıp hem kendilerini hem İdareyi sıkıntıya sokabiliyorlar.''
"SÜRÜNCEME LÜKSÜ YOK"

İşlerde sürüncemede kalma lüksü olmadığını belirten Karabel, ''Bizim de müşterilere karşı belli sorumluluklarımız var. Süresinde bitmeyen işlerde, aleyhimize açılan davalar, yüklü maliyetler getirmektedir. İş alan arkadaşlarımızın tüm tarafların problemlerini ve yapacakları işleri düşünerek fiyat vermelerinde fayda var'' diye konuştu.
Bazı müteahhitlerin piyasadaki borçlarını kapamak için TOKİ'den fiyat kırıp iş almaya çalıştığını ifade eden Karabel, bu gibi durumlarda işin sonunun feshe kadar gidebildiğini ve bu güne kadar 87 yüklenicinin işinin fesh edildiğini vurguladı.
Elinde yeni işleri olanların yeniden ihaleye girmeye çalıştığını anlatan Karabel, ''İkaz ediyoruz. Yüklenici 15 gün, bir ay dayanabiliyor, sonra bir ihaleye daha giriyor, ardından bir daha giriyor. Elinde üç, dört, beş iş oluyor. Piyasa kötüye gidince İdarenin de 5 işi de sıkıntıya giriyor. İnşaatlarda yüzde 50 aşamasına gelmeden, kendinizi ispat etmeden fiyat kırıp birinci olmamanızı ve kendinizi de bizi de riske sokmamanızı istiyoruz'' uyarısında bulundu.
"İŞİN BAŞINDA OLUN"

TOKİ ile çalışmak için işin başında olmak gerektiğini dile getiren Karabel, sektördeki en iyi müteahhidin işinin başında duran, düzgün, problemsiz, kaliteli iş yapan, süresi içinde bitiren ve geçici kabule en az eksikle giren müteahhit olduğuna dikkati çekti. Alt yüklenicilerinizi de sürekli denetleyin. Yapılan işi birinci dereceden denetleme sorumluluğunuz var. Aldığınız işlerde eğitim vermeden mümkünse teknik elemanları sahaya sokmayın.
Müşavirlik olan işlerde yazışmaları müşavir kanalıyla yapmaya özen gösterilmesi gerektiğini kaydeden Karabel, müteahhitlerin yüzde 65'inde ''Ben işimi yaptım bitirdim. Bürokratik kısmı angarya'' anlayışında olduğunu ifade etti.
Karabel, şunları söyledi:
''Simav'da depreminin ardından 928 konut ve sosyal donatıları yaptık. Yükleniciler Simav'da 6 ay gibi bir sürede sorumluluklarını yerine getirdiler. Arkadaşlara huzurunuzda teşekkür ediyorum. Van ve Erciş depremi sonrasında verdiğimiz işlerde salt işlerini düzgün yapan yüklenicileri performanslarını dikkate alarak sicil puanlamasına göre davet ettik. Çağırdığımız firmalardan 49'u işi kabul etti, 16 firma işi almadı. Size iş almanıza vesile olduk diyenleri de dikkate almayın. Sizden tek isteğimiz işi süresinde ve kusursuz olarak bitirmenizdir.
Van ve Erciş'te Ağustos ayı sonuna kadar hem konutları hem de sosyal donatıları bitirmemiz gerekiyor. Kolay bir iş değil. Süre kısıtlı olduğundan maliyet de yükseliyor. Bu işi de başarabileceğimize bütün kalbimle inanıyorum. Van depremi hepimiz için önemli bir sınav. Bu sınavda inşaatları süresinde bitiremeyenler bahaneleri ne olursa olsun bizden bir daha olumlu puan alamazlar. Her yüz konutta bir kalıp ve bir kule vinç planlamanız gerekiyor. Bunu yapmamakta ısrar edenler ilerde kendileri de kaybedecek bizi de sıkıntıya sokacak. İşi hızlı yapacağız ama kaliteye de dikkat edeceğiz. Süresinde işi bitirenlere tarafımızdan ileride daha olumlu bakılacak.''


Mahkeme TOKİ'yi haksız buldu!

Gönderen: Maykıl on 27 Şubat 2012 Pazartesi | 08:08



Düzce'de konut sahiplerinin TOKİ tarafından yapılan evleriyle ilgili açtığı dava vatandaşların lehine sonuçlandı

Düzce'de Kalıcı Konutlar Esentepe Mahallesi'nde TOKİ tarafından yapılan 550 konut teslim edildikten sonra eksikliklerin giderilmemesi üzerine konut sahipleri tarafından TOKİ aleyhine açılan dava, vatandaşlar lehine sonuçlandı.

Düzce 1.Asliye Hukuk Mahkemesi, Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile Düzce Barosu Avukatlarından Yıldıray Sayar'ın, teknik şart ve gereklere uygun olarak yapılmayan inşaat ev çevre düzenlemesi maddesine istinaden TOKİ aleyhine açtığı davada karar verildi. Mahkeme TOKİ'yi haksız buldu. Mahkeme, 20.12.2011tarihinde vermiş olduğu kararla ile Düzce ili Merkez ilçesi Esentepe Mahallesi kalıcı konutlar mevkii B28 D.2 sayılı bağımsız bölümdeki teknik bilirkişinin 23.06.2011 tarihli raporunda belirtilen dairenin, zemin kaplamalarının sökülmesi, şap ve grobetonunun kırılarak kaldırılması temel içi dolgunun boşaltılması, temel içerisine teknik şartnamelere uygun izalosyon yapılması, boşaltılan gereksiz dolgu yerine ocak taşı veya doğal taş ile stabilize dolgu yapılması dolgu üzerine grobeton atılması, grobeton üzerine kalorifer ve sıhhi tesisat borularının revizyon yapıldıktan sonra şap atılması, şap üzerine zemin kaplamalarının yapılması, duvarlardaki boya ve sıvaların kazınarak yeniden sıva ve boya yapılması, istinaf duvarlarına tahliye deliklerinin açılması, ahşap parke yapılması, altı gözlü gardırop yapılması, çalışma masası yapılması, mutfak dolabı MDF'si, dolap arkaları, gömme dolap kasası, halı döşenmesi ve seramik döşenmesinin yapılması işlerinin davalı tarafından teknik şartnameye uygun olarak yapılmasına, söz konusu eksiklikler tamamlanmaması halinde 22 bin 947 lira olan yapılması gereken iş bedelinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verdi.

İtiraz yolunun açık bırakıldığı dava sonrası, Tüketici lehine kazanılan bu davanın diğer Toplu Konut ve site inşaatlarında yaşanan sıkıntıların giderilmesi noktasında emsal oluşturacağı ifade edildi.

Müteahhitlerin sorumluluğu artıyor!



Yeni yılla birlikte, yapı sektöründe, inşaat kalitesini arttırmak için yetki belgeli ustalarla çalışmak zorunlu hale getirildi

Van depremi yapı güvenilirliğini bir kez daha gündeme getirdiVe hükümet bu konuda bir adım daha attı.

Müteahhitlere ve inşaat ustalarına yetki belgesi zorunlu hale geldi.
Uygulamanın amacı, yapı sektöründeki kaliteyi arttırmak ve afet durumunda can kayıplarını en aza indirmek.

Peki Okul, Apartman ya da Site İnşaa Ederken Tek Amaç Yapı Güvenilirliği mi Olmalı ?
Uzmanlar yerleşim yeri ya da bina inşa ederken şehirlerin güzel çehrelerinin de unutulmaması gerektiğini belirtiyor, estetiğe vurgu yapıyor.
KTÜ İnşalat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Basri Ertaş bu konuya şu sözlerle açıklık getiriyor:

"Asıl amaç depreme dayanıklı bina yapmaktan da öteye çevreye uyumlu , sağlıklı güvenli ve insanların yaşayabileceği mekanlar yapmak üretmek mesele odur. Yoksa depreme dayanıklı olmak mesele değildir... Dolayısıyla yapılan binanın çevreye uyumlu olması gerekiyor, ekonomik olması lazım güvenli olması lazım ve estetik olması lazım "

Bakandan 2B'ler için indirim müjdesi



2B arazilerinde, rayiç bedelin yüzde 70'i üzerinden bir değerleme olacağını belirten Maliye Bakanı Şimşek,peşin ödemelerde yüzde 20 indirim yapılacağını söyledi

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2B taslağının temel parametrelerini açıklarken, 2B arazilerinde taksitli satışlarda, farklı bir düzenleme öngörüldüğünü söyledi. Taslakta, peşin ödemenin avantajlı hale getirildiğini vurgulayan Şimşek, 2B arazilerinin, hak sahiplerine 6 aylık bir süreçte satışının öngörüldüğünü de kaydetti.

Şimşek, 2B arazilerinde, rayiç bedelin yüzde 70'i üzerinden bir değerleme olacağını açıkladı. Şimşek, peşin ödemelerde, yüzde 20 indirim yapılacağını da bildirdi.

Bakan Şimşek, taslağın yakın bir zamanda Meclise sevk edileceğini belirterek, ''Meclisimiz onaylarsa, inşallah uygulama 2012 yılı içinde tamamlanmış olacak'' dedi.

Gelir Vergisi Kanun Taslağına ilişkin soru üzerine de Şimşek, taslak çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Bakan Şimşek, yılın ilk çeyreğinde taslakla ilgili her kesimden görüş almış olunacağını belirterek, ilk çeyrekte tasarının Meclise sevk edilmiş olacağını da bildirdi.

''Henüz kaba bir taslak'' diyen Şimşek, taslağın belli bir noktaya gelmesinin ardından kamuoyu ile paylaşılacağını ifade etti.

Bakan Şimşek, Gelir Vergisi Kanun Taslağı ile ilgili haberlerin hatırlatılması üzerine de, ''Şu anda nereden buldun gündemimizde yok'' dedi.

ENFLASYON İLK ÇEYREK YÜKSEK KALACAK

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyonun, yılın ilk çeyreğinde yüksek kalmaya devam edeceğini belirterek, enflasyon rakamlarının ikinci yarıdan itibaren, özellikle son çeyrekte, tekrar Merkez Bankası'nın hedefleriyle paralel bir noktaya geleceğini söyledi.

ŞİRKETLER, HESAPLARINI İYİ YAPAMADI

Özelleştirmelerin gerçekleştirildiğini kaydeden Şimşek, şöyle devam etti: ''Fakat maalesef geçtiğimiz yıl şirketler, hesaplarını iyi yapamadılar. Global ekonomik şartlarda da hızlı bir değişim yaşandı. Birçok firma bizim arzulamadığımız bir çerçevede, teminatlarını yakmak durumunda kaldı. Biz teminatları nakde çevirmektense, bu reformun tamamlanmasını tabii ki tercih ederdik, ediyoruz.

Gelinen noktada yine de şu anda elektrik dağıtım şirketlerinin yarısından fazlası özel sektör tarafından işletiliyor. Bu bir başarıdır.''

SÜRECİN SONUNA GELDİĞİMİZDE TAKVİMİ AÇIKLARIZ

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, önümüzdeki dönemde gerek üretim, gerekse dağıtım şirketlerinin hisse devri konusunda çalışmalara devam edileceğini bildirdi.

Öncelikle süreçlerin tamamlanması gerektiğini kaydeden Şimşek, sürecin bazı bölgeler için tamamlandığını bazı bölgelerde ise tamamlanmadığını söyledi. Şimşek, söz konusu elektrik dağıtım bölgelerinde önce birincilere, sonra ikincilere, sonra varsa üçüncü, dördüncü ve beşincilere gidileceğini kaydederek, ''Dolayısıyla bu süreç bazı bölgeler için devam ediyor. Sürecin sonuna geldiğimizde bir takvim açıklayacağız'' dedi.

Bakan Şimşek, süreci biten bazı bölgeler için değerlendirme noktasında bulunulduğunu da belirterek, devri gerçekleşmeyen elektrik dağıtım bölgelerinde bu yıl ihaleye çıkılacağını bildirdi.

Metrekareyi abartana ceza yağacak



Konutta metrekareyi usule aykırı olarak abartılı gösterenlere ceza geliyor

Konutta beyan edilen tapudaki metrekare ile fiili durumun farklılık göstermesi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı harekete geçirdi. Bakanlık yetkililerinden edinilen bilgiye göre, konutta brüt ve net metrekare tanımları yeniden belirlenecek.

Ortak mahallerin de metrekarede gösterildiği ve vatandaşların yanıltıldığını ifade eden yetkililer, Bakanlığın yanlış bilgilendirme konusunda çalışması bulunduğunu, İmar Kanunu ve Yapı Denetim Kanunu içinde bu konunun da dikkate alınacağını belirtti.

Konunun İmar Kanunu'nun 42. maddesinin içine dercedileceğini, usule aykırı olarak metrekareleri abartılı gösterenler hakkında cezai müeyyide getirme durumu bulunduğunu vurgulayan yetkililer, ''Fiili durum ile tapudaki aynı olacak. Brüt ve net metrekare tanımları daha açık belirlenecek. Usule aykırı olarak abartılı gösterenler hakkında cezai müeyyide getirme durumu var. Brütün, 'kat içinde kullanılan faydalı alan olarak' değerlendirilmesi düşünülüyor'' ifadelerini kullandı.

Yetkililer, bu çalışmanın Emlak Vergisi Kanunu ve Belediye Gelirleri Kanunu ile birlikte değerlendirileceğini kaydetti.

METREKARE TARİFLERİ KAFA KARIŞTIRIYOR

Konutta farklı farklı kriterlerin baz alındığı metrekare tarifleri tüketicinin de kafasını karıştırıyor.

Brüt metrekare tariflerinde, apartman holünden, asansör boşluklarına, oda bölmelerinden, merdiven ve kat sahanlıklarına, otopark alanlarına kadar pek çok alan bu tarifin içine girebiliyor. Bu nedenle konutlarda net metrekare ile brüt metrekare arasındaki fark yüzde 44'lere kadar çıkabiliyor.

Sektör temsilcileri de bu konuda çeşitli çözüm önerilerinde bulunmuştu.

Garanti Koza Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ahmet Murat Binark Türk Standardları Enstitüsü'nün (TSE) konut metrekare tarifi yapması gerektiğini belirtirken, İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Genel Başkanı Nazmi Durbakayım da konut planlarının müşterinin anlayabileceği, görebileceği açık bir şekilde yazmak ve net metrekarenin esas alınması gerektiğini vurgulamıştı.

Fiyapı Yönetim Kurulu Başkanı Fikret İnan ise brüt rakamın bir katın ölçüsü üzerinde yapılacak daire sayısına bölünerek bulunacağını ifade ederek, ''Örneğin 440 metrekare bir kata 4 adet daire yapıldığında, bunu 110 metrekare brüt olarak hesaplayabilirsiniz. Net rakam ise merdivenler asansörler koridorlar ve duvar kalınlıklarını düştükten sonra kalan rakamdır. Brüt metrekare ile net metrekare arasındaki farkın yüzde 25 civarında olması gerekir'' ifadesini kullanmıştı.

Ev sahipleri dikkat



Maliye Bakanlığı, kira vergilerinin toplanması için yeni bir sistem geliştirdi. Vergi kaçıranlara ise ağır yaptırımlar yolda...

2011 yılında elde edilen kira gelirleri için vergiden istisna olacak tutar 2 bin 800 lira olarak belirlendi. Bu tutar yıllık kira bedelinden düşüldükten sonra kalan meblağ üzerinden vergi ödenecek.

Örneğin aylık 500 lira kira geliri olan 6 bin liralık yıllık kazancın 3 bin 200 lirası için vergi verecek.

Maliye, kira gelirini eksik beyan edenlerin peşine düştü. Mart 2012'de geçen yıla ilişkin verilecek kira beyannamelerini vatandaşın yerine Gelir İdaresi Başkanlığı otomatik olarak dolduracak. Bankacılık sisteminden bilgileri alan İdare, ev sahiplerine vergilerini ödemeleri için mektup gönderecek. Mükellef, İdare'nin internet sitesi veya vergi dairesine gittiğinde ne kadar vergi ödeyeceğini görecek. Sistemde herhangi bir yanlışlık yoksa taraflar karşılıklı onay verecek. Maliye'nin uzun süredir üzerinde çalıştığı tebliğin çıkmasıyla 1 Mart 2012'den itibaren yaklaşık 1 milyon gayrimenkul sahibi otomatik olarak kira gelirinin vergisini ödeyecek.

BEYANNAME VERMEYENLER YANDI

Zaman'ın haberine göre, beyanname vermeyen veya eksik bildirenler hem istisna tutarından yararlanamayacak hem de idari para cezası alacak. Gayrimenkul niteliğinde olan mal ve haklardan elde edilen bu gelirler için beyanname verilmemesi veya gelirin düşük gösterilerek istisna tutarının altında kalınmasının önüne geçilmesi hedefleniyor. 2011 yılında elde edilen kira gelirleri için istisna tutarı 2 bin 800 lira. Yıllık bu miktarın altında kira geliri elde edenler herhangi bir vergi ödemiyor. Bu miktarın aşılması halinde ise 2 bin 800 liradan çıkarılarak aradaki kısmın vergisi ödeniyor. Örneğin aylık 500 TL geliri olan bir mükellefin yıllık kazancı 6 bin lira ise istisna tutarı düşüldükten sonra 3 bin 200 lirası için Gelir Vergisi ödeyecek. Yüzde 15'ten başlayan oran gelir dilimi arttıkça yükseliyor. Kira geliri elde eden mükelleflerin doğru beyanda bulunmasının önemli olduğuna dikkat çeken Maliye, kaynakları beyan etmemelerinin ev sahiplerinin aleyhine olacağını kaydetti. Beyanda bulunmayanların banka veya tapudan alınan bilgilerle tespit edilmesinin kolay olduğuna dikkat çeken üst düzey bir yetkili, bu kişilerin istisnadan yararlanmamasının yanı sıra cezai yaptırımla karşı karşıya kalabileceğine dikkat çekti.

EKSİK BEYAN TESPİT EDİLDİ

Maliye Bakanlığı, kira gelirlerinin doğru olarak vergilendirilmesi için dört yıl önce 500 liranın üzerindeki kira gelirlerinin banka veya PTT aracılığı ile tahsil edilmesi uygulamasını başlatmıştı. Kira bilgileri, kira geliri beyanları ile karşılaştırıldığında gelirini banka aracılığı ile tahsil ettiği halde, kirasını devlete beyan etmeyen on binlerce ev sahibinin bulunduğu tespit edildi. Yine aynı şekilde, kira gelirlerini bankalar üzerinden tahsil eden binlerce ev sahibinin de, kira gelirlerini eksik beyan ederek, düşük vergi ödediği belirlendi. Gelir İdaresi Başkanlığı verilerine göre gayrimenkul sermaye iradı mükelleflerinin sayısı 1 milyonu aştı. 2011 başında 971 bin olan GMSİ mükellefi sayısı Kasım 2011'de 1 milyon 43 bin oldu. Uzmanlar Maliye Bakanlığı'nın kira gelirinin vergilendirilmesine ilişkin tebliğinin ardından bu sayısının artabileceği tespitinde bulunuyor.

Artık tapu almak çok kolay!



Meclis'ten geçecek olan 'Mülkiyet bilgi Bankası' bakın hangi kolaylıkları getirecek

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden geçecek 'Mülkiyet Bilgi Bankası' sayesinde gayrimenkulün bulunduğu yere gidilmeksizin Türkiye'nin her yerinden tapu işlemleri yapılabilecek.

AK Parti İzmir Milletvekili Çevre ve Şehircilik Komisyonu Katip Üyesi, Bayındırlık İmar Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Üyesi Aydın Şengül, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yeni adıyla birlikte yeniden yapılandığını ifade etti. Şengül, "Mülkiyet Bilgi Bankası hizmet talebinde bulunanların beklentilerini her yönüyle karşılayabilecek. Ayrıca Gayrimenkulün bulunduğu yere gidilmeksizin Türkiye'nin her yerinden tüm tapu işlemleri sistem üzerinden kolayca yapılabilecek. Teklif çok yakında Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)'ne gelecek. Yasal düzenlemeyle Mülkiyet Bilgi Bankası kurulacak." dedi.

Yılda yaklaşık 20 milyon kişiye tapu hizmeti verildiğini açıklayan Şengül, Mülkiyet Bilgi Bankası sayesinde birçok bürokratik işlemlerin sona ereceğini de vurguladı. Türkiye genelinde kadastro çalışmalarının yüzde 99'luk bölümünün tamamlandığını ifade eden Şengül, "Sorunları olan 337 yer dışında Türkiye'nin tesis kadastrosu tamamlandı. Türkiye gelinde 2003 yılına kadar tamamlanan tesis kadastrosu 39 bin 317 iken, 2003-2011 yılları arasında 12 bin 782'nin tamamlandı ve yüzde 99 luk orana ulaşıldı." dedi.

Milyarları havaya savuruyoruz!



Yalıtımsızlıktan 14.5 milyar TL'yi havaya savuruyoruz

Küresel ısınmayla birlikte büyük ölçüde artış gösteren mevsim değişiklikleri, çevre sorunları, enerji kaynaklarının hızla tükenmesi ve bunun sonucu olarak enerji maliyetlerinin hızla artması hayatımızı olumsuz yönde etkiliyor.

Yalıtımsızlıktan 14.5 milyar TL'yi havaya savuruyoruz

Bu para ile 16 milyon aile doyabilir, 19 milyon çocuk okuyabilir Bu sorunların en önemlilerinden biri de yalıtımsızlık. Bugün ülkemizdeki 18 milyon konutun yaklaşık yüzde 90’ı yalıtımsız. Yalıtımsızlık sebebiyle israf edilen enerji ise yılda ortalama 14.5 milyar TL’yi buluyor. Türkiye’nin en köklü yalıtım devlerinden Dow Bina Çözümleri, ülkemizde yalıtımsız konutlar nedeniyle çöpe giden paranın aslında nelere ilaç olabileceğine dikkat çekmek amacıyla bazı hesaplamalar yaptı. İşte, ortaya çıkan çarpıcı sonuçlar…

Enerji israf etmek yerine 2 milyar 900 milyon fidan dikebiliriz

Isı yalıtımının başlı başına küresel ısınma ve çevre kirliliği ile mücadelede çok önemli bir faktör olduğunu belirten Dow Bina Çözümleri Satış Müdürü Gökhun Kurt, havaya savrulan 14.5 milyar TL ile 2 milyar 900 milyon fidan dikilerek çevreye büyük bir katkı sağlanabileceğini açıkladı. Kurt, ısı yalıtımı ile fosil yakıt tüketimi ve dolayısıyla atmosfere salınan sera gazlarının yarı yarıya azaldığını söyledi.

Çöpe giden bu para ile 16 milyon 292 bin aileyi doyurabiliriz

Dört kişilik bir ailenin minimum aylık gıda harcamasının 890 TL olduğundan yola çıkan Gökhun Kurt, yine israf edilen bu bütçe ile 16 milyon 292 bin ailenin aylık gıda harcamasının karşılanabileceğini belirtti. Türkiye İstatistik Kurumu’nun araştırmasına göre, ülkemizde 12 milyon 97 bin kişinin yoksulluk sınırında yaşadığını hatırlatan Kurt, bu rakamın göz ardı edilemeyecek kadar önemli olduğunu vurguladı.

Havaya savrulan parayla 19 milyon 300 bin öğrenci okutabilir

Tüm binaların ısı yalıtımlı olmasıyla sağlanacak tasarrufun, ülkemizin en büyük sorunlarından biri olan eğitimsizliğe de çare olabileceğini ifade eden Kurt, yalıtımsızlık nedeniyle boşa harcanan para ile 19 milyon 300 bin öğrencinin yıllık okul masrafının karşılanabileceğini söyledi.

Isı yalıtımı uygulamalarının artması için finansal teşvik şart!

Örnekler elbette çoğaltılabilir, yalıtımla elde edilecek tasarruf birçok soruna çözüm olabilir. Ancak bu birkaç örnek bile gösteriyor ki, ısı yalıtımı Türkiye’nin öncelikli gündem maddeleri arasında yer almalı. Gökhun Kurt, tüketicilerin mevcut binalara daha kolay yalıtım yaptırılabilmesi için yalıtım ürünlerindeki KDV’nin indirilmesi ve devlet destekli, düşük faizli kredilerin sağlanması gerektiğinin altını çiziyor. Bu teşviklerin aynı zamanda tüketicilerin ucuz olduğu için merdiven altı ürünleri tercih etmesinin de önüne geçerek ısı yalıtımı uygulamalarındaki kaliteyi artıracağını belirten Kurt, kaliteli ısı yalıtımı uygulamaları sayesinde ise hem tüketicilerin hem ülkenin hem de çevrenin büyük kazançlar sağlayacağını söylüyor.

İstanbul'da yeşil zirve!



'Uluslararası Yeşil Binalar Zirvesi' 20-21 Şubat'ta İstanbul'da gerçekleştirilecek.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın desteğiyle Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilecek zirveyle ilgili Swissotel'de düzenlenen basın toplantısında konuşan Dernek Başkanı Haluk Sur, doğayla ilgili yapıların ''sürdürülebilir, ekolojik, yeşil, çevre dostu'' gibi pek çok isim altında insanların karşısına çıktığını dile getirdi.

Sur, ''Yeşil bina, yapının arazi seçiminden başlayarak yaşam döngüsü çerçevesinde değerlendirildiği, bütüncül bir anlayışla ve sosyal, çevresel sorumluluk anlayışıyla tasarlandığı, iklim verilerine ve o yere özgü koşullara uygun, ihtiyacı kadar tüketen, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmiş, doğal ve atık üretmeyen malzemelerin kullanıldığı, katılımı teşvik eden, ekosistemlere duyarlı yapılar olarak tarif edilebilir'' dedi.

Dünya genelinde yeşil binaların gittikçe önem kazandığına dikkati çeken Sur, yeşil bina yapımının veya var olan binaların yeşile döndürülmesinin ülke ekonomisinin yanı sıra ekolojik hayata da büyük getirileri olacağını ifade etti.
ABD'de 130 milyon konut yapımının sadece yüzde 1'inin yeşile dönüştürülmesinde ortaya çıkan pazar hacminin 50-60 milyar dolar olduğunu anlatan Sur, krizden çıkışın reçetesinin yeşil teknolojiler olduğunu kaydetti.

Haluk Sur, şöyle devam etti:
''Amerika'da yeşil bina olarak dizayn edilen yapıların yüzdesi 14'lere kadar çıktı. Mevcut binaların da dönüştürülmesiyle bu rakam daha da fazla artacak. Yeşil olarak sıfır bina yapmanın yanı sıra var olan binalar da artık yeşile dönüştürülüyor. Türkiye'de şu an 'Yeşil Bina Sertifikası'na 22 tane bina sahip. 70 adet de müracaat var. Düzenleyeceğimiz zirveye Dünya Yeşil Binalar Konseyi ve ABD Yeşil Binalar Konseyi Başkanı Rick Fedrizzi'nin yanı sıra İngiltere, İsveç ve Almanya gibi büyük ülkelerin yeşil binalar konseyinden alanında uzman kişiler konuşmacı olarak konuk olacak. Yeşil bina yapımı, var olan binaların yeşile dönüştürülmesi, yeşil binalarda yaşam, iş modeli olarak çevreci inşaat malzemeleri gibi konularda sunumlar yapılacak.''

ULUSLARARASI YEŞİL BİNALAR ZİRVESİ

Toplantıda verilen bilgiye göre, Türkiye'de ilk kez gerçekleştirilecek zirve 20-21 Şubat tarihlerinde Swissotel'de düzenlenecek.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın açılış konuşmasını yapması, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın ise ikinci gününe katılması beklenen zirvede, alanında tanınmış 30'u aşkın uzman, konuşmacı olarak yer alacak.

Zirvenin ilk gününde ''Bölgesel Yeşil Bİna Konseylerinde Yaklaşımlar'', ''Enerji verimliliği Finansmanı ve Çözümler İçin Teknik Yaklaşımlar'' ve ''Çevreci Politikalar ve Yeşil Ekonomi'', ikinci gününde ise ''Varolan Binaların Yeşil Bİnalar Dönüştürülmesi'', ''Yeşil Binalarda Yaşam ve Geleceğin Şehirleri'' ve ''İş Modeli Olarak Çevreci İnşaat Malzemeleri'' başlıklı oturumlar gerçekleştirilecek.

Köprü ihalesinde sona yaklaşıldı



Üçüncü köprü ihalesinde hayal kırıklığı yaşansa da Çanakkale Boğazı'na yapılacak köprü ihalesinde sona yaklaşıldı

2011 yılında ihaleye çıkılması planlanan köprünün ÇED raporundan muaf olamaması, ihalenin 2012'ye sarkmasına neden olmuştu. Tekirdağ-Çanakkale-Balıkesir Otoyol Projesi'nin en önemli parçalarından biri olan köprünün 1.5 milyar dolara mal olması planlanıyor.

Büyük merakla beklenen 3. Boğaz köprüsü ihalesinde hayal kırıklığı yapansa da ulaştırma sektörünün üçüncü büyük boyutlu yatırımı olan Çanakkale Boğaz'ı Köprü Geçiş Projesi de sessiz ve derinden ilerliyor. Karayolları Genel Müdürlüğü, Çanakkale Köprüsü ve 370 kilometrelik otoyolun, yap-işlet-devret (YID) yöntemiyle ihale edilmesi için Yüksek Planlama Kurulu'na (YPK) başvurmuştu. Ancak ÇED raporu için bekleyen ihalenin 2012'nin başında gerçekleştirilmesi bekleniyor.

Otoyol projesinin toplam maliyetinin 6 milyar TL düzeyinde olduğu belirtilirken, proje kapsamında Çanakkale'ye 2 bin 800 metre uzunluğunda bir asma köprü inşa edilecek. Çanakkale'nin de iki yakasını köprüyle bir araya getirecek projede ihale aşamasına gelindi. Ulaştırma Bakanlığına bağlı Karayolları Genel Müdürlüğü, proje kapsamında çıkılacak ihaleyle ilgili 'izin' almak üzere Yüksek Planlama Kurulu'na (YPK) başvurdu.

DÜNYA DÖRDÜNCÜSÜ OLACAK

Dünyanın en uzun 4'üncü asma köprüsü olacak yeni köprünün direklerden sonraki bölümleriyle birlikte toplam uzunluğu 2 bin 800 metre olacak. Bağlantı yollarının da eklenmesiyle köprü projesinin toplam uzunluğu 3 bin 860 metreye çıkacak. Üç gidiş üç geliş olmak üzere toplam altı şerit olarak inşa edilecek köprü, 370 kilometre uzunluğunda olacak.

Tekirdağ-Çanakkale-Balıkesir Otoyol Projesi'nin en önemli parçalarından birini oluşturuyor. Maliyeti yaklaşık 6 milyar TL olarak tespit edilen otoyol projesi içinde yer alacak Çanakkale Köprüsü'nün maliyetinin ise 1.5 milyar TL civarında olması bekleniyor.

Çanakkale Köprüsü, Tekirdağ-Çanakkale-Balıkesir Otoyolu Projesi ile birlikte yap-işlet-devret modeli ile ihale edilecek. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Aralık ayı başında Gelibolu-Keşan duble yolunun açılış töreninde yaptığı konuşmada hedeflerinin Çanakkale Boğaz Köprüsü'nü 2023 yılına kadar yapmak olduğunu söylemişti.

Gelibolu-Keşan Korudağ arasındaki 44 kilometrelik duble yol sathi kaplama olarak ulaşıma açılırken, yaklaşık 34 milyon TL harcanarak yapılan yolun sıcak asfalt çalışmasının ise 2012 yılında tamamlanması planlanıyor.

ARAZİLER DEĞERLENDİRİLDİ

Köprü güzergahının Sütlüce (Gelibolu)-Şekerkaya (Lapseki) olarak değiştirilmesi bölgedeki arazilerin değerlenmesine neden oldu. Sütlüce ve Şekerkaya'da arazi fiyatlarının 3-5 katı arttığı belirtiliyor. Çanakkale Emlakçılar Dayanışma Derneği Başkanı Lütfi Dara, Çanakkale Merkez-Lapseki arasındaki arazilerin yüzde 50 oranında değerlendiğini söylüyor. Çanakkale köprüsünün Çanakkalelilerin gündeminden düştüğüne işaret eden Dara, "Köprü söylentilerinin başladığı dönemde bir heyecan yaratılmıştı ama şimdi halkın gündeminden düştü.Köprünün bağlantı yollarının Çanakkale kent merkezinden geçmeyecek olması da esnafta heyecan yaratmıyor. Şu anda köprü Çanakkalelilerin gündeminde değil" diyor.


Gelibolu'da emlakçilik yapan Dondurmacılar Emlak Ofisi'nin sahibi Burhan Dondurmacı, Keşan-Eceabat arasındaki yola sınırı olan arazilerin dönümünün bundan iki yıl öncesine kadar 5-15 bin TL arasında satılırken bugün 25-50 bin TL arasında değişen fiyatlardan satıldığını söylüyor.

Bölgede arazi fiyatlarının köprü haberlerinin gündeme gelmesiyle 3-5 misli arttığına işaret eden Dondurmacı, "Özellikle Südüce Köyü'nün tersane yeri ilan edilmesiyle birlikte bölgede arazi bulmak güçleşti. Köprü haberleriyle birlikte de arazi sahipleri arazilerini tutmayı tercih ediyorlar" diyor.

Köprünün güzergahı üzerinde yer alması planlanan Lapseki'de de arazi fiyatlarında yükselme gözlemleniyor. Gür Emlak'ın sahibi Nihat Gür, otoyol güzergahında yer alan Lapseki-Çan-Biga gibi ilçeler ve köylerinde arazı fiyatlarının 2-3 katı arttığını söylüyor.

Köprü söylentilerinin ardından bir müddet arazi fiyatlarında değişim yaşanmadığına işaret eden Gür, "Bahsettiğimiz güzergahta bundan iki yıl önce dönümü 400 lira ile 10 bin lira arasında değişen arazilerin şu anda fiyatları 800 lira ile 25 bin lira arasında değişiyor. Bölgemizde fiyatlar çok fazla artmadı. Gelibolu'da artışlar bölgemize oranla çok daha yüksek" diyor.

Ev sahipleri bu habere dikkat!



Ev sahipleri için Maliye kira gelirlerini içeren otomatik beyannameler hazırladı. Gelirini beyan etmeyen ev sahiplerini Bakan Şimşek uyardı

Şimşek, "'4 evi olan 140 bin kişiye 'ödemeniz gereken vergi şudur diye mektup gönderdik. Şimdi iki evi olana gidiyoruz. Beyan vermeyenleri 5 yıl geriye kadar inceleriz' dedi.

Marttan itibaren kira vergisinde yeni bir sisteme geçileceğini açıklayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 'beyanda bulunmayanlar yakalanırsa sonuçları ağır olur' uyarısı yaptı.

Habertürk gazetesindeki habere göre, Maliye Bakanı Şimşek sistemin nasıl işleyeceğini şu sözlerle dile getirdi: 'Bankalardan, sigorta şirketlerinden, tapudan gelen bilgileri dikkate alarak veri ambarı oluşturduk. Kira geliri olan herkese vergi beyannamelerini doldurup, göndereceğiz. Vatandaş, bilgileri doğru bulursa onaylayacak. Beyanname doldurmakla uğraşmayacak.'

140 BİN KİŞİYE MEKTUP GÖNDERİLDİ

Şimşek, mükelleflere mektup gönderimine ilk başta 4 ve üzeri dairesi olanlara başladıklarını söyledi. Bu durumdaki yaklaşık 140 bin kişiye gönderilen mektupta 'Şu adreslerde daireniz var. Kira geliri elde ettiğinizi biliyoruz. Beyanda bulunursanız ceza ödemezsiniz' içerikli yazı bulunduğunu kaydeden Şimşek 'Mektubu alan herkes, olumlu yanıt verdi. Şimdi bunu 2 eve olana indirdik. Şubatta teste başlayıp, martta mektup göndermeye başlayacağız' dedi

VERGİYİ ARTIRMIYOR TABANA YAYIYORUZ

TÜRKİYE'de vergilerin nispeten yüksek olduğunu kaydeden Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 'Vergiyi artırmıyor, tabana yayıyoruz. Vergi tabana yayıldıkça bunlarda düzelme olur. Vergi indirmediğimiz alan yok. Gelir vergisi ve kurumlar vergisinin toplamı Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın yüzde 6'sına yükseldi. Bu oran AB ortalaması olan yüzde 13'e ulaşmasını amaçlıyoruz. Örneğin 2002'de 100 liralık benzinin 70 lirası vergiydi. Şimdi 100 liralık benzinin 59 lirası vergiye gidiyor' dedi.

İstanbul Avrupa'nın zirvesinde



Avrupa için her yıl açıklanan "gayrimenkul yatırımı için en iyi şehirler listesi"nin 2012 yıldızı İstanbul oldu.

Amerikan merkezli araştırma kuruluşları Pricewaterhouse (PwC) ve Urban Land Insttitute (ULI),Avrupa bölgesindeki 27 metropol şehri gayrimenkul yatırımları açısından incelediği "Gayrimenkulde gelişen trendler Avrupa 2012 Avrupa" raporunu yayınladı.

Avrupa'nın önde gelen 600'den fazla gayrimenkul profesyoneli ile görüşülerek yapılan anket sonucu İstanbul, geçen yıl olduğu gibi 2012 yılı için de yatırım yapılacak şehirler arasında birinci sıraya yerleşti.

EN SON SIRADA YUNANİSTAN VAR
Gelecekteki kalkınma potansiyeli açısından geçen yıl Münih'in ardından ikinci sırada olan İstanbul, bu yıl ilk sıraya yükseldi. Böylece Avrupa Bölgesi'ndeki 27 şehir arasında yatırım, getiri ve gelecekteki potansiyeli açısından bütün kategorilerde, rakiplerine fark atarak İstanbul en üst sırada yer aldı. İstanbul'un tüm kategorilerde başı çektiği listede tüm sıralamalarda en sona borç krizi içindeki Yunanistan'ın başkenti Atina yerleşti.

Araştırmaya katılan gayrimenkul profesyonelleri, bu yıl puan verdikleri 27 Avrupa şehrinden yalnızca 7'sinde yatırım artışı bekliyor. Bu kategorinin ilk sırasında yer alan İstanbul'u sırasıyla Münih, Varşova, Berlin, Stockholm, Paris ve Hamburg izliyor. Yeni yatırımlar açısından ise yine liste birincisi olan İstanbul'u, Münih, Varşova, Berlin, Stockholm, Hamburg ve Moskova izledi. Potansiyel yatırım açısından ise birinci sırada İstanbul gelirken bu alanda iyi diğer iki şehir ise Zürih ve Moskova oldu. Bu üç kategoride de Yunanistan'ın başkenti Atina son sırada yer aldı. Hatta birçok profesyonelin son sıralardaki şehirler için puan vermeye dahi gerek duymadığı belirtildi.

BEKLENTİ LİSTESİNDE İLK SIRADA
Kiralar, sermaye değerleri açısından yapılan kalkınma beklentisi sıralamasında ise geçen yıl birinci olan Münih ikinci sıraya düşerken, geçen yılın ikincisi İstanbul, 2012 beklenti listesinde ilk sıraya çıktı. Kiralara göre yapılan yatırım sıralamasında da İstanbul birinci oldu. Sermaye değerlerine ilişkin sıralamada ise 27 şehir arasında sadece İstanbul ve ardından gelen Münih'te artış beklentisi hakim oldu.

PwC Türkiye gayrimenkul sektörü lideri Ersun Bayraktaroğlu, bu yıl iyimser bir Avrupa Raporu ortaya çıkmadığını, yatırımcı için 2012 yılının güvenli limanlarda kalma yılı olacağını söyledi. Bayraktaroğlu, "Avrupa için ciddi bir belirsizlik söz konusu. İstanbul ise geçen yıl olduğu gibi bu yıl da birinciliğini koruyor ve Türkiye, kendi iç finansman sorunlarını çözmüş Avrupalı gayrimenkul yatırımcıları için Avrupa'da orta ve uzun vadedeki tek yatırım seçeneği olmaya devam ediyor." dedi.

Kirada evi olanlar dikkat!



Maliye Bakanlığı, 1 milyon 200 bin ev sahibine mektup göndermeye başladı

Maliye Bakanlığı, 1 milyon 200 bin ev sahibine mektup göndermeye başladı. 1 Mart'tan itibaren kira beyannameleri elektronik ortamda doldurulacak. 'Ben anlamam diyenler' herhangi bir vergi dairesinden yardım alabilecek. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Biz beyannameleri doldurduk, siz onaylayın, diyoruz. Ancak esas olan mükellefin beyanıdır. Mükellef, verilere bakar, hesabımızı inceler; doğru ise onaylar. Değilse düzeltir" dedi.

Bakan Şimşek, Gelir İdaresi Başkanlığında hazırlanan 'Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sisteminin' tanıtımı dolayısıyla bir basın toplantısı yaptı. "Amacımız vatandaşların kira beyannamesi verirken işini kolaylaştırmak, beyanname verme maliyetini en aza indirmek, elektronik ortamda beyannameleri alabilmek, vergiyi tabana yaymak" dedi. Yeni sistemle kira beyannamesi veren vatandaşların, bu yükümlülüklerini 7 gün 24 saat internet ortamında yerine getirebileceklerini vurguladı.

DOĞRU DEĞİLSE, DÜZELTİN!

Beyannamelerin Maliye tarafından doldurulmasının nihai bir durum olmadığını belirten Şimşek, "Esas olan mükellefin beyanıdır" dedi. Şimşek, yeni sistemle, mükellefe 'kira beyannamenizi biz hazırladık, siz onaylayın' dediklerini ancak beyanın esas olduğunu vurguladı.

Yeni sistemde ne değişti?

Verileri veri ambarından derleyip, bilgileri kullanarak beyannameyi doldurup mükellefe göndermenin hiçbir şekilde nihai bir durum olmadığının altını çizen Şimşek, "Beyanname esastır. Mükellefimiz verilere bakar, doğruysa onaylar, değilse doğrulatır" dedi.

Kayıt dışı ile mücadelenin çok önemli bir hedef olduğunu belirten Şimşek, "Daha önce 750 binin biraz üzerinde mükellefe mektup göndereceğimizi açıklamıştık. Fakat Gelir İdaremizin tapudan, posta idaresinden, bankalardan son aldığı veriler çerçevesinde, 1 milyon 200 bin mükellefimize mektup gönderilmeye başlandı. Gelir İdaresi Başkanlığı, mektup gönderiyor, bunun içinde önceden hazırlanmış bilgi seti de var" diye konuştu.

Beyannamelerde doğrulama işlemi 1-25 Mart tarihleri arasında yapılabilecek. Bilgi ve yardım için 444 0 189 Vergi İletişim Merkezi'nden yardım alınabilecek.

400 BİN YENİ MÜKELLEF

Soruları da yanıtlayan Şimşek, 2010 yılı sonu itibariyle kira beyannamesi veren mükellef sayısının 827 bin 829; gayrımenkul sayısının da 1 milyon 919 bin olduğunu belirtti. Beyan edilen kira gelirinin ise 12 milyar 856 milyon TL olduğunu söyledi. 1.9 milyon adet gayrı menkulün 1.5 milyonunun mesken; 394 bininin işyeri; 12 binin de diğer türde olduğunu söyledi.

Şimşek'in, 1.2 milyon mükellefe mektup gittiğini belirtmesi, Maliye'nin hiç beyanname vermemiş yaklaşık 400 bin kişiyi tespit ettiği anlamına geliyor. Zaten Bakan Şimşek, 1.2 milyon kişi içinde mükellefiyeti ilk kez ihdas edilenler de bulunduğunu belirtmesine karşın bunların sayısını vermedi.

TAPU İLE HAZİRAN SONUNDA BAŞLIYORUZ

Tapu idaresi ile elektronik ortamda veri alışverişine henüz başlamadıklarını belirten Şimşek, Haziran sonu itibariyle tam bir entegrasyon olacağını söyledi. Bununla birlikte verginin tabana yayılması anlamında daha önemli mesafeler kat edeceklerini vurguladı.

MALİ MÜŞAVİRLER KUSURA BAKMASIN

Önümüzdeki dönemde, Gelir İdaresi Başkanlığının kolaylaştırıcı yeni adımlar atacağını ifade eden Şimşek, "Beyanname vermenin maliyetlerini düşürmeye devam edeceğiz. Muhasebeci, mali müşavir arkadaşlar kusura bakmasınlar, biz özellikle küçük mükelleflerimize, küçük ölçekli işletmelerimize, bireysel mükelleflere hizmet odaklı çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.

Eskiden mükellefe ilişkin verilerin, vergi incelemeleri için kullanıldığını anımsatan Şimşek, "Şimdi elimizdeki veriler, mükelleflerimizin yükümlülüklerini yerine getirmede yardımcı olmak için kullanılıyor" diye konuştu.

BÜTÇE 1.7 MİLYAR FAZLA VERDİ

Bakan Şimşek, bir soru üzerine Ocak ayı bütçe gerçekleşme sonuçlarını da açıkladı. Buna göre geçen yıl Ocak ayında 1 milyar fazla veren bütçe; bu yıl yüzde 73.1'lik artışla 1.7 milyar TL fazla verdi.

Bütçe performansının güçlü bir şekilde devam ettiğini belirten Şimşek, faiz dışı fazlanın geçen yıl 4.8 milyar lira iken bu yıl 7.1 milyara çıktığını anlattı. Bütçe gelirlerinin yüzde 19.5 artışla 28.1 milyar; giderlerinin yüzde 17.1 artışla 26.3 milyar olduğunu söyledi. Vergi gelirlerinin ise 18 milyardan 23.5 milyara ulaştığını belirtti.

İnşaat sektöründe büyüme tam gaz



Yapı Endüstri Merkezi Genel Müdürü Barış Onay, yapı sektörünün 2011 yılının 3. çeyreğinde yüzde 12,7 büyüdüğünü açıkladı.

Onay, Yapı Endüstri Merkezi'nde düzenlenen toplantıda Türk Yapı Sektörü 2011 Raporu hakkında bilgi verirken sektörün 2011 3. çeyrek verilerine göre yüzde 12,7 büyüdüğünü, ancak Türkiye'nin en fazla ihracat yaptığı AB ülkelerinin aynı süre içinde yüzde 1,5'luk bir büyüme kaydettiğini belirtti.

Barış Onay, ''Türk yapı sektörü 2011 yılını 10'un biraz üzerinde çift haneli büyüme ile kapatacak. Fakat büyüme eğrisi yavaşlıyor. 2012'de yüzde 4-7 arasında bir büyüme öngörüyoruz'' dedi.

Türkiye ekonomisinin 2000'den 2011 3. çeyreğine kadar gelen veri setine göre Türkiye'nin 2009 ve 2001 krizleri dışında ortalama yüzde 6'lar düzeyinde büyüdüğünü, ancak bu büyümenin 2011 yılında dünyanın genel trendinden kopuk derecede yükseldiğine işaret eden Onay, Türkiye'nin 2012'de yüzde 2,2 ile yüzde 4 arasında büyümesinin öngörüldüğünü kaydetti.

Onay, ''Türkiye hızlı bir yavaşlama göstermek zorunda. Çünkü bu tür büyüklüklerle büyümesi mümkün değil. Türkiye'nin büyümesinin normalize olması gerekiyor. Önümüzdeki 6 ayda Türkiye'nin büyüme hızında yavaşlama öngörebiliriz'' diye konuştu.

Onay, Türkiye'nin büyümesinde en önemli iki etkenden birinin imalat sanayi kapasite kullanım oranı olduğunu, bu oran arttıkça işsizliğin de hemen aşağı indiğini belirtti.

Türkiye'nin cari açığının kriz dönemlerinde kapandığını, ülke ne zaman büyümeye başlarsa o zaman cari açığın da yükseldiğine işaret eden Onay, Türkiye'nin üretim modelinde bir yanlışlık olduğunu, daha fazla üreterek cari açığın kapatılamayacağını, şu anda alınması düşünülen önlemlerin de bunu ortadan kaldıracak kadar büyük etki yaratmayacağını savundu.

Onay, özel sektörün kendi üretim modelini değiştirerek cari açığı ortadan kaldırabileceğini, özel sektördeki üretim döngülerinin modernize edilmesi ve değiştirilmesi, katma değeri yüksek üretim modeline yönelinmesi gerektiğini kaydetti.

YÜZDE 60 ÖZEL SEKTÖRDEN

Türk yapı sektörünün büyümesi ile Türkiye'nin büyümesi arasındaki marjın kapandığını ve bunun iyiye işaret olduğunu belirten Onay, ''Türkiye'nin 2012 yılı için öngörülen büyüme bandı yüzde 2-4 arasında. Yapı sektöründeki büyüme de 4-7 bandı arasında olacak'' diye konuştu.

Türkiye inşaat sektörünün GSYİH'ya katılma payının yüzde 5,7 olduğunu, inşaat yatırımlarına bakıldığında Türkiye'de 2011 3. çeyrek sonu itibariyle kamunun 12 milyar 531 milyon, özel sektörün ise 17 milyar 913 milyon lira inşaat yatırımı yaptığını belirten Önay, ''Yatırımların yüzde 60'ını özel sektör yapıyor'' dedi.

İNŞAATLARIN YÜZDE 80'İ KONUT

Yapı Endüstri Merkezi Genel Müdürü Barış Onay, yapı ruhsatlarına göre bina sayılarına bakıldığında da toplam alınan ruhsat sayısının 67 bin 75 olduğunu, 57 bin 173'ünün ise konut olduğunu belirterek, ''Yapılan inşaatın yüzde 80'e yakını konut. Türkiye'deki 2011 3. çeyrek itibariyle satılan konut sayısı 101 bin 754'' dedi.

Konut kredileri hacmi 2009 yılında 42,6 milyar lira iken 2011'de 69,3 milyar liraya ulaştığını, faiz oranının ise aynı dönemde 0,9'dan 1,29'a yükseldiğini dile getiren Onay, konut kredi faizleri yüzde 1'in altında kaldığı sürece vatandaşın konut almaya meyilli olduğunu söyledi.

Onay, Türkiye'de kimsenin cebindeki para ile ev araba almadığını, banka kredisi ile aldıklarını, o yüzden de konutların değerinin yukarı doğru çıktığını kaydetti.

10 ÜLKE LİSTE BAŞI

Türkiye'nin yurt dışı müteahhitlik hizmetleri hakkında da bilgi veren Onay, Türk müteahhitlerin aldıkları projelerin yüzde 42,4'ünü BDT ülkelerinden, yüzde 30'unun Ortadoğu'dan, yüzde 19,3'ünü de Afrika ülkelerinden olduğunu belirtti.

Onay, bugüne kadar en çok proje alınmış ilk 10 ülkenin Rusya, Libya, Türkmenistan, Kazakistan Irak, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Katar, Romanya ve Cezayir olduğunu bildirdi.

Toplam 167 ülkeyi kapsayan demokrasi endeksinde Türkiye 89 sırada iken, Türkiye'nin en çok proje aldığı ülkelerden Rusya'nın 107, Libya'nın 158, Türkmenistan'ın 165, Kazakistan'ın 132, Irak'ın 111, Suudi Arabistan'ın 160, BAE'nin 122, Katar'ın 137, Romanya'nın 56 ve Cezayir'in 125. sırada yer aldığına işaret eden Onay, Arap Baharı olarak adlandırılan gelişmeler sonucunda Türk müteahhitlerinin özellikle Libya'da paralarının kaldığını hatırlattı.

Onay, yapı sektörünün Türkiye'nin ihracat açısından gurur duyması gereken bir sektör olduğunu, sektörün 2011 yılında 19 milyar 730 milyon dolar ihracat yapmasına karşın ithalat oranının 8 milyar 772 milyon dolar olduğunu söyledi.

Konut satışları hızla artıyor



TÜİK'in 2011 yılı dördüncü dönemi konut satış istatistikleri açıklandı

2011 yılı dördüncü döneminde (Ekim-Kasım-Aralık) yaklaşık 119 bin konut satış sonucu el değiştirdi.

TÜİK'in 2011 yılı dördüncü dönemi konut satış istatistiklerine göre, Türkiye genelinde bir önceki döneme göre yüzde 16,82 oranında artışla 118 bin 867 konut satıldı.

Söz konusu dönemde, konut satışlarında bir önceki döneme göre en yüksek artış yüzde 31,12 oranı ile İstanbul (TR10) bölgesinde gerçekleşti. Bir önceki döneme göre yüksek artış gösteren diğer bölgeler sırasıyla, yüzde 30,79 ile Erzurum, Erzincan, Bayburt (TRA1), yüzde 29,96 ile Mardin, Batman, Şırnak, Siirt (TRC3), yüzde 29,21 ile Antalya, Isparta, Burdur (TR61) ve yüzde 25,06 ile İzmir (TR31) bölgeleri oldu.

Aynı dönemde konut satışlarında bölge düzeyinde bir önceki döneme göre azalış gösteren bölgeler ise sırasıyla, yüzde -14,13 ile Van, Muş, Bitlis, Hakkari (TRB2), yüzde -3,50 ile Zonguldak, Karabük, Bartın (TR81) ve yüzde -0,33 ile Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Kırşehir (TR71) bölgelerinde gerçekleşti.

YÜZDE 21'LİK ARTIŞ

2011 yılı dördüncü döneminde, konut satışlarında bir önceki yılın aynı dönemine göre ise yüzde 21,89 oranında artış gerçekleşti.

En çok artış gösteren bölgeler sırasıyla, yüzde 93,07 oranıyla Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova (TR42), yüzde 36,70 oranıyla Tekirdağ, Edirne, Kırklareli (TR21), yüzde 36,47 oranıyla Erzurum, Erzincan, Bayburt (TRA1), yüzde 35,85 oranıyla Mardin, Batman, Şırnak, Siirt (TRC3) ve yüzde 34,14 oranıyla Antalya, Isparta, Burdur (TR61) bölgeleri oldu.

2011 yılı dördüncü döneminde 4 dönemlik ortalamalara göre değişimlere bakıldığında Türkiye genelinde yüzde 17,25 oranında artış gerçekleşti. Konut satışlarında 4 dönemlik ortalamalara göre tüm bölgelerde artış meydana geldi. Değişim oranlarına bakıldığında en yüksek artış gösteren bölge yüzde 95,77 oranıyla Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan (TRA2) bölgesi oldu.

Olay Haberler

olayhaberler.com

Diğer Haberler

Spor

Copyright © 2012. Fiber Haber - All Rights Reserved. Blogger tarafından desteklenmektedir.
 
Copyright © 2012. Fiber Haber - Tüm Hakları Saklıdır
Powered by Blogger | Sitemap | Ping | Olay Haber | Spor